YTL enflasyonist baskıyı azalttı
Erzurum Merkez Bankası Müdürü İbrahim Selami Yürek, YTL’nin enflasyonist baskıları azalttığını belirterek, 2006 yılından itibaren fiyat etiketlerinin YTL olarak gösterilmesinin zorunlu olduğunu ifade etti.
Erzurum Merkez Bankası Müdürü İbrahim Selami Yürek YTL’nin ekonomi politikası üzerindeki etkilerini değerlendirdi.
Fiyat yuvarlamaları konusunun benzer bir operasyon yaşanan euro bölgesinde en çok tartışılan konulardan biri olduğunu belirten Yürek, “Euro bölgesinde operasyonun, genel fiyat düzeyi üzerinde hissedilir derecede artırıcı bir etki yapmadığı görülmektedir. Ancak, euroya geçiş sürecinde 12 farklı dönüşüm kurunun kullanılması ve günlük hayatta daha sık tüketilen mal ve hizmet fiyatlarında artış olması, yuvarlama etkisini ön plana çıkarmıştır. Tüketiciler değerlendirmelerinde, olağandışı ve dışsal faktörlerden kaynaklanan bu artışları euro dönüşümü ile ilişkilendirmişlerdir. Avrupa Merkez Bankası, münferit birtakım mal ve hizmetlerdeki fiyat artışlarının genele mal edilmemesi ve diğer faktörlerden kaynaklanan fiyat artışlarının euro ile ilişkilendirilmemesi konusunda uyarılar yapmıştır.Avrupa İstatistik Kurumu’nun 12 ülkede yaptığı araştırmalarda 2002 yılının ilk 6 ayında bu etkinin genel tüketici fiyat endeksinde yüzde 0.2’yi geçmediği tespit edilmiştir. Tüm bunlarla birlikte, euroya geçilen yıl olan 2002 yılında yüzde 2.2 olan euro bölgesindeki enflasyon oranı 2001 yılındaki yüzde 2.5’luk enflasyondan düşüktür” dedi.
ÜLKEMİZDEKİ DÖNÜŞÜM SADECE SIFIR ATMAYA DAYALI
Ülkemizdeki operasyon euroya geçişteki küsuratlı dönüşüm kurlarından farklı olarak sadece sıfır atmaya dayalı bir operasyon olduğunu belirten Yürek, “Fiyat karşılaştırmaları daha kolay yapılabilmektedir. Ayrıca, fiyat yuvarlamaları, yüksek enflasyon ortamında tedavülden kaldırılan kupürlerin ve madeni para kullanım alışkanlığının yitirilmesinin etkisiyle ülkemizde zaten mevcut olan bir etkidir. Düşük enflasyon ortamında yapılacak bu operasyon, mevcut etkinin azalmasını ve ekonomik aktörlerin kuruşun hesabını yapmasını sağlamıştır.
Nitekim, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) 2004 Ocak ve Şubat aylarında sırasıyla yüzde 0,66 ve yüzde 0,52 iken, 2005 yılının aynı aylarında sırasıyla yüzde 0,55 ve yüzde 0,02 olarak gerçekleşmiştir. Yıllık olarak incelendiğinde, TÜFE 2004 Ocak ve Şubat aylarında sırasıyla yüzde 16,2 ve yüzde 14,3; 2005 yılının aynı aylarında ise sırasıyla yüzde 9,2 ve yüzde 8,7 olarak gerçekleşmiştir. Dolayısıyla, operasyonun enflasyon üzerinde artırıcı bir etkisinin olmadığı, hatta enflasyondaki düşme trendinin devam ettiği görülmektedir” dedi.
FİYAT ARTIŞLARI SINIRLANMAKTADIR
Etiket ve tarife listelerinin ayrı ayrı gösteriliyor olmasının fiyat artışını sınırladığını belirten Yürek, “Ayrıca, etiket ve tarife listelerinin 1 Ocak _ 31 Aralık 2005 tarihleri arasında, TL ve YTL üzerinden ayrı ayrı gösteriliyor olması, yuvarlama kaynaklı fiyat artışlarını sınırlamaktadır. Hatta, birçok alışveriş merkezinde 2004 Ekim ayında başlatılan etiketlerde çift fiyat gösterimi uygulamasında bazı marketlerde fiyatların yukarı değil tam tersine aşağıya yuvarlandığı görülmüştür. Özellikle rekabet yoğun sektörlerde böyle bir gelişme operasyonun başından itibaren beklenmekteydi.Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın Ankara’da yaptığı bir araştırmada; 79 firmada incelenen 1.867 adet ürünün 186’sının fiyatında düşüş, 185’inin fiyatında artış ve 1.496’sının fiyatında bir değişiklik olmadığı tespit edilmiştir. YTL uygulaması ve KDV indiriminden ziyade dönemsel arz ve serbest piyasa koşullarının fiyatları büyük ölçüde etkilediği gözlenmiştir. Ayrıca, fiyat yuvarlaması konusunda bilgi eksikliğinden kaynaklanan bazı problemlerin olduğu gözlenerek bu konuda bilgilendirme yapılmıştır.
Sonuç olarak, düşük düzeyde gerçekleşen fiyat yuvarlamaları süreklilik arz etmemiş; uygulamanın enflasyonist etkisinden ziyade, enflasyonun tek haneli rakamlara indirilmesindeki kararlılık ön plana çıkmıştır” diye konuştu.
BANKNOT KULLANIMI KONUSUNDA UYARILAR
Dolaşımda bulunan banknot kalitesinin artırılması amacıyla önerilerde de bulunan Yürek, “Banknotların yıpratılmaması için gerekli dikkat ve özenin gösterilmesi, banknotların üzerine yazı yazılmaması, buruşturulmaması, delinmemesi ve yırtılmaması, banknot işleme sistemlerinin çalışmalarının olumsuz yönde etkilenmemesi için yırtılmış banknotların naylon bantlarla yapıştırılmaması,cüzdan kullanma alışkanlığının edinilmesi gerekiyor. Vatandaşlarımızın ellerine geçen eskimiş ve yıpranmış banknotları T.C. Merkez Bankası şubeleri veya bankacılık sistemi aracığıyla değiştirmeleri gerekmektedir. Yazıları okunmayacak şekilde kirlenmiş, yıkanmış, boyanmış, yanmış, yırtılmış veya sair sebeplerle eskiyip yıpranmış, değeri belirlenebilen tam banknotlar ile yüzeyindeki eksiklik yüzde 50’den az olan banknotlar, yazılı değeri üzerinden başa baş olarak; tek parçadan ibaret olmak kaydıyla yüzeyindeki eksiklik yüzde 50 olan banknotlar yazılı değerinin yarısı üzerinden yenileriyle değiştirilebilir. Yüzeyinin yarısından fazlası eksik olan banknotlar ise değiştirilmemektedir. Eskimiş, yıpranmış veya kısmen fiziki parça kaybına uğramış banknotların, doğrudan T.C. Merkez Bankası şubeleri, T.C. Ziraat Bankası veya diğer Banka ve Özel Finans Kurumlarının şubeleri aracılığıyla değiştirilmesi mümkündür” diye konuştu.