Osmanlı döneminde en az tavla ve satranç kadar popüler bir zeka oyunu olan Mangala yeniden yaygınlaşıyor.
Erzincan Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Merkezinde Mangala tanıtımları aralıksız olarak devam ediyor.Erzincan Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Merkezi tarafından Türk Zeka oyunu mangala tanıtımları aralıksız olarak devam ediyor.
//OYUN İLGİ TOPLUYOR
Gençlik Merkezi üyesi gençlere öğretilen oyun oldukça beğeni topluyor. Erzincan Gençlik ve Spor İl Müdürü Atanur Köseoğlu, amaçlarının gençlerin boş zamanını faydalı bir şekilde değerlendirmelerini sağlamak olduğunu kaydetti. Osmanlı döneminde en az tavla ve satranç kadar popüler bir zeka oyunu daha vardı. Mangala adı verilen oyun bugün yeniden yaygınlaşıyor. Osmanlı’nın zeka oyunu mangala popüler oldu. Orta Asya’da çobanlar tarafından geliştirildiği kabul edilen mangala zeka ve stratejiye dayanıyor. Oyunu tekrar gündeme taşıyan Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri Daire Başkanlığı, oyunun tanıtımı ve geliştirilmesi için 81 ilin Gençlik Merkezine oyunu gönderdi. Oyun ile ilgili Türkiye genelini kapsayanda bir turnuva yapıldı. Yapılan Turnuvaya Erzincan İl üçüncüsü Doğukan Yurdagel katıldı ve Türkiye 16’ncısı oldu.
//GENÇLER MANGALAYI SEVDİ
Erzincan Gençlik Merkezinde tanıtımları devam eden Mangala oyunu çok kısa süre içerisinde geniş kitlelere ulaştı. Erzincan Gençlik Merkezi üyeleri mangalaya büyük ilgi gösterirken, mangala oyunu zaman zaman bilgisayar ve internetin önüne geçti. İlk başlarda sadece internet kullanımı yapan üyeler daha sonra kendilerini mangala oyununa kaptırarak, internetten uzaklaştılar.
Gençlik Merkezinin gençler için hizmet verdiğini ifade eden Gençlik ve Spor İl Müdürü Atanur Köseoğlu, “Gençlik Merkezine üye olan gençlerimiz boş zamanlarını faydalı bir şekilde geçirmeleri, zararlı alışkanlıklardan uzak kalmaları için çalışmalar yürütüyoruz. Güvenli internetin bulunduğu Gençlik Merkezi internet evinde Gençler hem ders çalışabiliyor hemde güvenli internet kullanmanın keyfini yaşıyorlar. Mangala, Satranç gibi oyunlar oynayan gençler kendi gelişimlerine katkı sağlıyorlar. Açılan Bağlama, Gitar, halk oyunları, resim, İngilizce, bilgisayar kurslarında gençlerin eğitimine katkı sağlanıyor. Spor gerekli ama bazen de zekanın spora ihtiyacı vardır. Türk Zeka ve Strateji oyunu olan mangala işte bu anlamda gençlerimiz için bulunmaz bir fırsat. Gençlik Merkezimizde görevli 3 Gençlik çalışanımız ve onlarca gönüllü üyemiz bu oyunu çok iyi bilmekte ve gençlere aktarmaktadırlar. Gençler arasında hızla yaygınlaşan oyun ile ilgili düzenlenen Türkiye Şampiyonasında Erzincan birçok büyük şehri geride bırakarak Türkiye 16. olmuştur. Amacımız Gençlerimizin sağlıklı bireyler olarak yetişmelerini sağlamaktır. Bunu bir yandan sportif faaliyetlerle bir yandan da kültürel faaliyetlerle sağlayacağız” dedi.
//MANGALAYI TÜRK ÇOBANLARI GELİŞTİRDİ
Orta Asya’da Türk çobanları tarafından geliştirdiği kabul edilen mangalanın diğer oyunlardan farkı dağdaki çobandan 70 yaşındaki bilgine, saraydaki hanım sultandan altı yaşındaki çocuğa her yaştan ve kültürden insanın oynayabilmesi. Bir başka özelliği ise bu oyunun toprağa karşılıklı altı çukur açıldıktan sonra etraftan toplanacak küçük çakıllarla bile oynanabiliyor olması. Öz Türkçe’de oyunun adı ise dokuz kumalak. Kumalak, keçi ve koyunların tezeklerine deniliyor. Hareket ettirmek anlamına gelen mangalaya Anadolu’da farklı isimler verilmiş; kuyu ve güç oyunu ise en yaygın kullanılanları. Mangalaya güç oyunu denmesinin sebebi ise zeka ve stratejiye dayalı bir oyun olması. Zaten Türkler oyunda kullanılan her bir taşa asker, çukurlara otağ adını vermiş.
//TAŞLARI HAZİNEYE TOPLAYAN KAZANIYOR
Mangala tahtası karşılıklı altışar çukurdan oluşuyor. Oyuncuların kazandığı taşları koyması için iki tane de yanlara büyük çukur açılıyor. Buraya hazine deniyor. Oyun 48 taşla oynanıyor. Her çukura dört tane taş konuluyor. Taşlar hazineye toplanmaya çalışılıyor. İlk oyuncu istediği çukurdan dört adet taşı alıyor ve birini aldığı çukura bırakarak sağ tarafa doğru (saat yönünün tersine) dağıtmaya başlıyor. Başladığı çukura taş koymak, Türklerin baba ocağını terk etmeme geleneğinden geliyor. Oyuncunun elindeki son taş hazinesine denk gelirse oyuncu bir kez daha oynama hakkını elde ediyor. Oyuncunun elindeki son taş, rakip tarafın herhangi bir çukurundaki taşların sayısını çift yaparsa oyuncu, o çukurdaki tüm taşları alarak kendi hazinesine koyuyor. Çift yapma kuralı ise Türk inanç ve devlet sistemi tarihinde ikili anlayışı sembolize ediyor. Oyunculardan herhangi birinin sırasındaki taşlar bittiğinde oyun sona eriyor. Taş sayısı 25 ve daha fazla olanlar kazanıyor.
//MANGALA'NIN GEÇMİŞİ GÖKTÜRKLERE UZANIYOR
Mangala Türk zeka ve strateji oyunu ile ilgili tarihi araştırmalar, oyunun Sakalar, Hunlar ve Göktürkler döneminde oynandığını göstermektedir. Günümüzde pek çok Türk halkı tarafından unutulan bu oyun, konargöçer bozkır hayatını son yüzyıllara kadar devam ettiren Kazak, Kırgız, Türkmen ve Altay gibi bazı Türk halkları arasında günümüze kadar gelmiştir. Türkler yerleşik hayata geçip, şehirlerde yaşamaya başladıktan sonra da bu oyunu oynamaya devam etmişlerdir. Nitekim Karahanlılar, Selçuklular ve nihayet Osmanlıların da Mangala adıyla oyunu devam ettirdiğini görüyoruz. Bunu XVI. yüzyıla ait Osmanlı minyatürlerinden de izlemek mümkündür.
//İŞTE MANGALADA GREKLİ OLANLAR
Kurnazlık: Oyunun stratejisini planlamak ve oyun kurallarını kendi çıkarları doğrultusunda kullanabilmek.
Uyanıklık: Karşısındakinin kurnazlığına karşı savunma ve önlem.
Önceden görme: Hazırladığı oyun manevrasına karşı rakibinin tepkisini kestirebilme yeteneği.
Esneklik: Beklenmedik durumlarda hemen tepki gösterebilme yeteneği.
Direnme: Tüm şaşırtmalara karşın, kendi planını sonuna dek sürdürebilme yeteneği.
Sağgörü: Oyunda rakibinden plan ve gücünü gizleyebilme yeteneği.
Bellek: Hasmının sağgörüsüne karşın, onun durumunu ve gücünü ne denli saklarsa saklasın kestirebilme yeteneği.
Mangala’nın çağdaşı olduğu diğer oyunlardan farkı , dağdaki çobandan, 70 yaşında ki bilgine, İstanbul’da sarayda ki hanım sultandan 6 yaşında ki çocuğa kadar her yaştan ve kültürden insanın oynayabilmesidir.