Rahmetli Mustafa Malay'ı tanıyanlar bilir... Görev süresinin kısalığına bakmayın, "Dadaş Vali" lakabını boşuna almadı.
"Valilik makamı millete hizmet kapısıdır" derdi hep. Öyle bir kapıydı ki bu, her sabah erkenden açılır, gece geç saatlere kadar kapanmazdı.
Bir gün Yakutiye'de rastladım. Esnafla sohbet ediyor. "İzzet Bey" dedi, "vallahi bu insanların gözlerindeki ışıltı beni mest ediyor." Tipik bir bürokrat edasıyla konuşmuyordu. İçten, samimi...
Çayı sıradan Kıraathanelerde içmeyi severdi. "Burada devlet-millet kaynaşması var" derdi. Doğru söylüyordu. O masada hem vali vardı hem dadaş...
Erzurum'un çetin kışında bile sokaktaydı. "Kar kış demeden çalışacağız" diyordu. Öyle de yaptı. Kentin kalkınması için gece gündüz demeden koşturdu.
Ve o acı haber... Dadaşlar Diyarı'nın gönül valisi aramızdan ayrıldı. Erzurum'da görev yapan valiler arasında "Halkın Valisi" unvanını gerçekten hak eden bir devlet adamıydı.
"Valilik koltuğu yüksektedir ama ben hep halkın içinde olmayı tercih ederim" sözü kulağımda çınlıyor. Öyle bir iz bıraktı ki, kısa valilik dönemi bile Erzurum'un hafızasında derin izler bıraktı.
Palandöken'in zirvesinden şehre baktığında "Bu şehir bize emanet" derdi. O emanete öyle sahip çıktı ki... Şimdi Erzurum'da her esnaf, her vatandaş onu rahmetle anıyor.
Mekanı cennet olsun... Dadaşlar onu unutmayacak.