Yozgat’ın Sorgun ilçesindeki toplu açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz, bayrağımız, vatanımız, devletimiz saldırı altındayken; ‘hadi yavrum git, ya gazi ol, ya şehit’ diyerek evlatlarını vazifeye gönderen tüm annelerin ellerinden öpüyorum. Şehitlerimiz, tarihe altın harflerle kazınan bir mücadelenin sembolü olarak anılacaktır” dedi.
Sorgun Kent Meydanı’ndaki açılış töreninde halka hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale Savaşı’nın sembol ismi Kınalı Hasan’ın hemşehrilerine gönül dolusu selamlarını ilettiğini söyledi. Yozgat’ta önemli ve kökleri eskilere dayanan bir kına kültürü olduğunu bildiğini ve bunların içinde üç durumda yakılan kınanın ayrı yeri olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birincisi; kurbanlık koça kına yakılır ki hak yoluna adandığı belli olsun. İkincisi; gelin olup evden çıkan kıza kına yakılır ki erine, evine, çocuklarına bağlılığının nişanesi olsun. Üçüncüsü de; askere giden delikanlıya kına yakılır ki gerektiğinde vatanı uğruna kurban olsun” dedi.
“BUGÜN DE YOZGAT’TA KINALI HASANLAR EKSİK DEĞİLDİR”
Vatandaşların “Şehitler ölmez vatan bölünmez” sesleri üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Evet, şehitler ölmez, ‘Allah yolunda ölenlere, öldürülenlere ölüler demeyiniz. Onlar diridirler lakin siz bilemezsiniz.’ Evet, Kınalı Hasan 100 yıl öncesinin o puslu günlerinde anaların vatanları uğruna hayatını feda etsin diye gönderdikleri yüzbinlerce evladımızdan biridir.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünde Yozgat’ta kınalı Hasanların eksik olmadığını söyledi.
Geçen yıl Temmuz ayından bu yana gerçekleşen terör eylemlerinde Yozgat’ın şehadet mertebesine ulaşan 7’si polis, 3’ü asker olmak üzere 10 evladını toprağa verdiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yozgatlı polislerimiz Nuri Yazanel’i, Savaş Akyol’u, Haydar Çetin’i, Adem Cankurtaran’ı, Muzaffer Tufaner’i, Gökhan Osman Karaduman’ı, Yozgatlı astsubay ve uzman askerlerimiz Mehmet Koçak’ı, Nusret Atmaca’yı, Bekir Şimşek’i rahmetle anıyorum” diye konuştu.
“TEREDDÜT GÖSTERMEDEN VATAN HİZMETİNE KOŞAN TÜM EVLATLARIMIZIN ALINLARINDAN ÖPÜYORUM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cuma namazını Sorgun’da kılma arzusunda olduğunu, ancak dün Şefaatli ilçesinden polis memuru Osman Belkaya’yı Şırnak’ta şehit verdiklerini belirterek, “Şehidimizin cenaze namazına katılabilmek, ailesine başsağlığı dileyebilmek için Cuma namazını Şefaatli’de kıldık. Buradan bir kez daha Osman Belkaya evladımıza, Osman’ımıza, tüm şehitlerimizin ailelerine, sevdiklerine ve milletimize başsağlığı diliyorum” şeklinde konuştu.
TERÖRLE MÜCADELE
Temmuz ayından bu yana terörle mücadele sırasında ülke genelinde verilen şehit sayısının 300’ü geçtiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Tabii teröristlerin yurt içinde ve yurt dışında verdikleri kayıplar bunun en az 10 katı. Şehitlerimizin kanını yerde bırakmadık, bırakmayacağız. Her birinin acısını her an yüreğimizde hissetmekten de kendimizi alamıyoruz. Milletimiz, bayrağımız, vatanımız, devletimiz saldırı altındayken; ‘hadi yavrum git, ya gazi ol, ya şehit’ diyerek evlatlarını vazifeye gönderen tüm annelerin ellerinden öpüyorum. Annelerin ayaklarının altı niye öpülür, neden? Rabbim cenneti niye annelerin ayaklarının altına serdi? İşte bunun için. Bak babaların ayakları altında değil. ‘El-cennetü tahte-akdâmi'l-ümmehât.’ ‘Cennet annelerin ayakları altındadır.’ Öyleyse annelerin kıymeti farklı. Onun için de ölürsem şehit, kalırsam gaziyim diyerek tereddüt göstermeden vatan hizmetine koşan tüm evlatlarımızın alınlarından öpüyorum.”
ONLARA ÖLÜ DEMEYİN, HİÇ ŞÜPHESİZ ONLAR DİRİDİRLER
Kur’an-ı Kerim’de şehitler için; “Onlara ölü demeyin, hiç şüphesiz onlar diridirler” buyruğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kınalı Hasan’ı ve onun yolundan gidenler 100 yıl sonra bile gıptayla yâd ediliyorsa, bugünkü şehitlerin de aynı şekilde tarihe altın harflerle kazınan bir mücadelenin sembolü olarak anılacağının altını çizdi.
“BİZİ BÖLEMEYECEKLER”
“Türkiye; bizim bir Rabia’mız var, Rabia’mız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun birincisi; tek millet, biz tek milletiz, Türk’üyle, Kürt’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Roman’ıyla, Gürcü’süyle, Abhaza’sıyla, Boşnak’ıyla tek millet, 79 milyon tek millet. Bizi bölmek isteyenler, o ayrımcılar buna muvaffak olamayacaklar, çünkü biz yaratılanı Yaratandan ötürü sevdik, onun için bizi bölemeyecekler. Biz kimseyi makamından, mevkiinden, parasından, pulundan dolayı sevmiyoruz ki, bizi Yaratan onları da yarattığı için seviyoruz; farkımız o” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikincisinin ise tek bayrak olduğunu vurguladı. Türk Bayrağı’nı göstererek, “Bundan başka bayrağımız var mı?” diye halka soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sevgili Sorgunlular, sevgili Yozgat; bu bayrak niye kırmızı? Çünkü rengini şehidimizin kanından alıyor da onun için. Dünyada eşi, benzeri yok; oradaki anlamı farklı. Hilal, neden? O da bağımsızlık mücadelesinin ifadesi. Ama bakın bir de orada ne var? Yıldız, o yıldız bilin ki her şehit bir yıldızdır. ‘Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.’ İşte onun için ne diyoruz? Tek vatan diyoruz” diye konuştu.
“SADECE RABBİMİZE KULLUK EDERİZ”
780 bin kilometrekareyle tek vatan olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazı zavallılar çıkmış operasyon yapmak istiyorlar. Ya siz ne zannediyorsunuz bu toprakları, ne zannediyorsunuz? Bu topraklar kuru bir toprak değildir, burada şehitlerimizin kanı vardır, onunla yoğrularak tek vatan olmuştur; farkımız budur. Ve dördüncüsü; işte Rabia, tek devlet. Devlet içinde devlet yok, ne paralel devlet, ne de bu ayrımcılar. Pensilvanya’dan beddualar sallıyor, ne oldu, hangisi tutuyor? Tutmaz ya, tutmaz. Samimi değilsin, dürüst değilsin, bu toplumu, bu milleti, bu ümmeti parçaladın ve iflah olmayacaksın. Bu devletin içerisinde, bu milletin içerisinde temenni ederim ki yanlış istikamette gidenler de bu yanlışlarından vazgeçerler, bilmiyorlar, hala işin hakikatini bilmiyorlar. Bizim Allah’tan başka ubudiyet görevini yerine getireceğimiz bir güç yoktur. Biz sadece Rabbimize kulluk ederiz, kula kulluk etmeyiz, bunun böyle bilinmesi lazım. Ama bakıyorsunuz o dediyse doğrudur, o söylediyse doğrudur mantığıyla hareket edenler var” şeklinde konuştu.
TERÖRLE MÜCADELEDE KARARLILIK
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yollarının bir asır önce ezanı susturmamak, bayrağı indirmemek, milletin onurunu çiğnetmemek için 7 düvele karşı silahından ziyade yüreğiyle mücadele veren ecdadın yolu olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yolumuz, Sultan Alp Arslan’ın, Kılıç Arslan’ın, Osman Gazi’nin, Fatih’in, Yavuz’un, Çanakkale şehitlerinin yoludur. Kurtuluş Savaşı’mızı vererek bizler son devletimiz Türkiye Cumhuriyeti’ni armağan eden Gazi Mustafa Kemal’i, kurucu Meclisimizin tüm mensuplarını, o kutlu mücadelede yer alan tüm kahramanları tazimle yâd ediyorum. Bölgemizde yaşanan istikrarsızlığı, ortaya çıkan krizleri fırsat bilmek suretiyle Türkiye’nin birliğine, beraberliğine, bütünüyle İstiklal Marşı şairimizin Mehmet Akif Ersoy’un şu veciz şiiriyle cevap vermek istiyorum: ‘Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz. Bu yol ki Hakk yoludur, dönme bilmeyiz, yürürüz.’ Evet, kararlı bir şekilde yolumuza inşallah devam edeceğiz. ‘Düşer mi tek taşı sandın harim-i namusun, Meğerki harbe giden son nefer şehit olsun.’ Olay bu, kararlı bir şekilde yolumuza devam edeceğiz. Ve şunu iyice bilmenizi istiyorum: Terörle mücadelede son ana kadar Silahlı Kuvvetlerimizle, polisimizle, köy korucularımızla sonuna kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz.”
“YOZGAT’IN GÖNLÜMDE AYRI BİR YERİ VAR”
Yozgat’ın gönlünde ayrı ve farklı bir yeri olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için Yozgat’a her fırsatta gelmek için gayret gösterdiğini sözlerine ekledi. Yozgat ziyaretinin bu defa biraz uzadığını ve aradan bir buçuk yıl geçtiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rahmetli Neşet Ertaş gibi gayrı dayanamam ben bu hasrete deyip ilk fırsatta Yozgat’a geldik. Sorgun’a yıllar önce verilmiş sözüm var, şimdi de bu sözü inşallah yerine getiriyoruz. Gelip geçerken uğramak şeklinde değil doğrudan Sorgun’un misafiri olmaya geleceğim demiştim. İşte buradayız, Sorgunlularla beraberiz” dedi.
SORGUNLULARA SESLENİŞ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk olarak Belediye Başkanlığını ziyaret ettiğini ardından vatandaşlarla hasbihal etmek ve toplu açılış törenini gerçekleştirmek üzere Sorgun’da olduğunu kaydetti. Sorgun’un ardından Yozgat’a geçeceğini ve Bozok Üniversitesi’nin şahsına fahri doktora unvanı tevdi edeceği törene katılacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha sonra Yozgat Anadolu Kız İmam Hatip Lisesini, ardından Valiliğimizi ve Belediyemizi ziyaret edeceğim. Programımızı tamamladıktan sonra önce Ankara, ardından da İstanbul’a geçeceğim” diye konuştu.
YOZGAT’A YAPILAN YATIRIMLAR
Yozgat’a giderken eli boş gitmek istemediklerini, tamamlanan hizmetlerin toplu açılışını yapmak ve yeni müjdeleri Yozgat Sorgun’dan duyurmak istediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bugün burada toplam yatırım tutarı 321 milyon lira olan 30 kalemde 74 ayrı projenin açılışını gerçekleştiriyoruz. Eğitimde son 3 yılda şehrimize kazandırılan toplam 354 adet dersliğin, 500 öğrenci kapasiteli pansiyonun, 1 spor salonunun, 574 yataklı öğrenci yurdunun açılışlarını resmen buradan yapıyoruz. Bozok Üniversitemizin Rektörlük Hizmet Binası, Mühendislik Fakültesi, Mimarlık Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Tarım ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Akdağmadeni Sağlık Yüksekokulu, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, arıtma tesisi, teknopark binalarının resmi açılışlarını da bugün gerçekleştiriyoruz. Ayrıca, TESKOM Sarıkaya Fizik ve Rehabilitasyon Yüksekokulu YÖK’te Genel Kurul’da onaylandı, bunu da bu vesileyle duyurmak istiyorum. TOKİ 585 konut, ticaret merkezi, cami, altyapı ve çevre düzenlemesi projelerini tamamladı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın çeşitli içme suyu projelerini, parkları, İl Hizmet Binasını, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız İl Müdürlüğü ve Sosyal Güvenlik Merkezi Hizmet Binasını, Kültür ve Turizm Bakanlığımız iki ayrı restorasyon çalışmasını, ÇEDAŞ 7 ayrı elektrik altyapı projesini, Orman ve Su İşleri Bakanlığımız yol yapımı, ağaçlandırma ve toprak muhafazası projelerini hayata geçirdi; bunların da açılışlarını bugün buradan yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
“ESER VE HİZMETLERİN YOZGAT’A HAYIRLI OLMASINI DİLİYORUM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sorgun’un doğu yönündeki ulaşımı bakımından çok önemli bir kavşak olan ve 24 milyon liralık yatırım bedelli Çekerek yol ayrımı köprüsünün açılışını da bugün yaptıklarının müjdesini verdi. Akdağmadeni, Şefaatli belediyesinin sebze halini, hizmet binasını, mezbaha, aile yaşam merkezi gibi eserlerin açılışını da yine bugün buradan gerçekleştirdiklerini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Tüm bu eser ve hizmetlerin Yozgat’ımıza hayırlı olmasını Allah’tan diliyorum. Bu eserlerin şehrimize kazandırılmasında emeği geçen bakanlıklarımızı, kurumlarımızı, yüklenici firmalarımızı tebrik ediyorum. Yozgat’ın ülkemizin en çok göç veren şehirlerinden biri olduğunu biliyorum. Göçü önlemenin yolu nedir? İnsanların hayatlarını burada devam ettirecek işleri bulabilmelerini sağlamak. Onunla birlikte hayat kalitelerini yükseltecek hizmetleri gerçekleştirmektir. Eskiden ülkemizde her iş gibi yatırım da sadece kimden beklenirdi? Devletten. Devlet elbette temel altyapı yatırımlarını yapmakla, temel hizmetleri getirmekle mükelleftir. Nitekim geçtiğimiz 13 yılda Türkiye’nin 81 vilayeti gibi Yozgat da bu bakımdan çok büyük hizmetlere ulaştı. Eğitimde 2 bine yakın derslik yaptık. Bozok Üniversitesi’ni biz kurduk biz. Aralık ayında bin yatak kapasiteli, önümüzdeki yıl bin 50 öğrenci kapasiteli iki yeni yurdu daha hizmete alarak Bozok Üniversitesini tercih eden evlatlarımızın barınma sorunlarını büyük ölçüde çözüyoruz.” 2017 yılında hizmete girecek olan 475 yatak kapasiteli şehir hastanesinin ve 250 yatak kapasiteli Sorgun Devlet Hastanesi’nin dahi başlı başına bir devrim olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha ilçelerdeki diğer hastaneleri, sağlık evlerini, ağız ve diş sağlığı merkezlerini, toplum sağlığı merkezlerini, diğer hizmetleri saymıyorum” diye konuştu.
YOZGAT’A HAVALİMANI PROJESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplu konutta Yozgat’a 6 bin 60 konut projesiyle başladıklarını, bunların 5 bin 224’ünün teslim edildiğini ve kalanların inşasının da süratle devam ettiğine dikkat çekti. 2002 yılında Yozgat’ın tamamında 44 kilometre bölünmüş yol olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün ise Yozgat’ta 374 kilometre bölünmüş yol olduğunu söyledi. Bölünmüş yolların kalitesiyle ilgili sorunların olduğunu bildiğini ve bu konuda ciddi bir çalışma yürütüldüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların da peyderpey çözüleceğini belirterek, “Ayrıca pek çok güzergâhta değerli kardeşlerim; 340 milyon liralık yatırımla yeni yol çalışmaları devam ediyor. Yozgat’ın ulaşım altyapısı için bugüne kadar yaklaşık 2,5 katrilyon lira harcandı” dedi.
Yozgat’a Havaalanı müjdesini de veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şimdi beklediğinize geliyorum, bu da havalimanı meselesi. Yozgatlı kardeşlerimin havalimanı konusundaki taleplerinde kayıtsız kalmadık. Sayın Adalet Bakanımızın takibiyle meseleyi hızlandırdık ve nihai aşamaya getirdik. Gerek Sayın Başbakan, gerek Sayın Ulaştırma Bakanımız, Adalet Bakanımızın da, milletvekillerimizin de bu talepleri karşısında ve geçtiğimiz haftalarda ilgili bakanlarımızla birlikte geldiler, son incelemeleri yapıp sizlere müjdesi verdiler. Bugün ben de Yozgat havalimanımızın hayırlı olmasını diliyorum. Yılda 2 milyon yolcu kapasiteli havalimanımız Yozgat ile Sorgun arasında Fakıbeyli Köyü yakınlarında inşa edilecek. Etüt çalışmalarının bir bölümüyle ÇED raporu tamamlandı. Kesin proje ve metraj çalışmalarının ardından bu yıl içinde yapım ihalesine çıkılması planlanıyor. Sizler adına havalimanımızın inşasının takipçisi olacağımı bilmenizi istiyorum.”
ANKARA-SİVAS HIZLI TREN HATTI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir diğer önemli ulaşım projesinin de hızlı tren olduğunu, Ankara-Sivas hızlı tren hattı projesinin inşasının da devam ettiğini anımsattı. Ankara-Sivas hızlı tren hattı projesinin toplam 7,5 milyar lira yatırım bedeli ile önemli bir proje olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Projede gecikmeler yaşandığının farkındayım. Biliyorsunuz doğumlarda bile erken doğum, geç doğum olabiliyor, burada da böyle bir durum var. Ama proje güzergâhı çok zorlu geçişleri içeriyor. Kırıkkale-Sivas kesiminde yüzde 81’lik ilerleme sağlandı. Kırıkkale-Kayaş arasının ihalesi de yapıldı. Yerköy-Sivas hattı üzerinde uzunluğu, burası çok önemli; 18 kilometreye yaklaşan tam 9 tünel bulunuyor. Sadece Akdağmadeni Tüneli 5 bin 120 metre uzunluğunda. Bu ne demek biliyor musunuz? Kardeşlerim dağları deldik dağları. Biz Ferhat’ız Ferhat. İşte Şirin, karşımızda Şirin, bizim bu millete aşkımız var dedik ya. Ve bu aşkımızın gereği için dağları deldik. Bu kolay iş değil tabii, buna rağmen çalışmalar hızla sürüyor. İnşallah 2018 yılında Sorgunlu kardeşlerim buradaki istasyondan hızlı trene binecek isterse Sivas tarafına, isterse Ankara üzerinden İstanbul’a, Konya’ya, Eskişehir’e, yapıldığında Kayseri ve Aksaray hızlı tren güzergâhları üzerinden Mersin, Antalya, velhasıl Türkiye’nin dilediği her yerine gidebilecek. Tabi böyle önemli, hayati projeler bir yerde de takdir edersiniz ki sabır istiyor. Sizlerin de gördüğü gibi inşallah, hani Ferhat diyor ya, çoğu gitti azı kaldı. Çoğu gitti azı kaldı” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hizmetlerin önemli olduğunu ancak göçün önüne geçmek için yeterli olmadığını belirterek, vatandaşların doğdukları yerde hayatlarını sürdürebilecekleri iş ve aş imkânlarını oluşturmak durumunda olduklarını kaydetti.
“YOZGAT’I İSTİHDAM BAKIMINDAN DAHA CAZİP BİR ŞEHİR HALİNE GETİRMENİN ÇABASI İÇİNDEYİZ”
Yozgat’ın uzun yıllar kamu yatırımlarından mahrum kalmış bir şehir olarak altyapıyla ilgili mağduriyetlerini büyük ölçüde giderdiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Şimdi Yozgat’ı istihdam bakımından daha cazip bir şehir haline getirmenin çabası içindeyiz. Bunun için üniversitemizi yeni fakültelerle, yeni bölümlerle güçlendirmeliyiz. Hukuk fakültesinin kuruluşuyla ilgili karar Bakanlar Kurulumuzdan çok yakında çıkıyor. Üniversitemiz genişlerken Sorguna da bir Veterinerlik Fakültesi yakışır değil mi? Şu anda Sorgun’un 32 bin büyükbaş, 24 bin küçükbaş hayvan varlığı bulunuyor. Türkiye’nin en önemli hayvancılık merkezlerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Sorgun’u veterinerlik fakültesiyle de buluşturarak bu konuda marka bir ilçe haline getirmek istiyoruz. Biraz sonra üniversitede katılacağımız programda Sorgunluların bu talebini Rektörümüzle de paylaşacağım, kendisine bu yönde tavsiyelerimi ileteceğim. Yozgat’ın hayvancılık desteklerinden daha fazla yararlanabilmesi için, et hayvancılığı ve süt hayvancılığı noktasında kurumumuzun tesislerinde süt alımına en kısa sürede başlanabilmesi için de gereken bir çalışmada, her tür çalışmada yanınızdayım, sizlerle birlikteyim.”
Şehrin ikinci organize sanayi bölgesinin Yozgat-Sorgun arasında kurulduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu organize sanayi bölgesi hem havalimanıyla entegre olacak, hem de Sorgun’un hayvancılık potansiyelini daha ileriye taşıması için gereken tesislere inşallah ev sahipliği yapacak. Modernize edilen yük treni hatlarını da bu fotoğrafa ilave ettiğimizde, karşımıza Yozgat’ın, Sorgun’un göç sorununu çözmek için ihtiyacımız olan istihdam konusunda önemli bir fırsatın çıktığını görüyoruz. İnşallah termal sıcak su imkânlarıyla, maden potansiyeliyle, tarımıyla, ticaretiyle Sorgun aynı şekilde 2023 Türkiye’sinin parlayan yıldızlarından biri haline gelecektir. Türkiye’nin 2023 hedeflerini gerçekleştirmesine nasıl 7 düvelin gücü yetmeyecekse, Yozgat’ın yıldızının parlamasına da kimse engel olamayacaktır. Şimdi bunun için var mıyız daha çok mücadele etmeye? Var mıyız yüreğimizle ve bileğimizle memleketimize, ülkemize sahip çıkmaya? Var mıyız şehitlerimize, gazilerimize, ecdadımıza layık olmak için gece-gündüz çalışmaya? Allah heyecanınızı, birliğinizi, beraberliğinizi daim etsin” ifadelerini kullandı.
“HENDEKLERİ AÇANLAR BEDELİNİ ÖDÜYOR”
Ezan’ın okunması üzerine konuşmasını kesen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ezanın okunmasının ardından, “’Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli, ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.’ Bu bizim İstiklal Marşımızın adeta omurgası mı? Omurgası. Ve karşıya arkadaşlar bayağı üzerinde çalışarak enteresan bir şey yazmışlar, bütün Güneydoğu’da o güzelim sokakları, caddeleri, altyapısı olmayan yerleri devletin araç-gereçleriyle ne yaptılar? Çukurlar, hendekler kazdılar. Fakat burada enteresan bir buluşma var ‘kutile ashâbul uhdûd’ diyor, hendek sahipleri helak edildi. Şimdi de hendek sahipleri helak ediliyor mu? Bitti, bu kadar. Ne yaparlarsa yapsınlar o hendekleri açanlar, oradaki benim Kürt kardeşlerime oraları zindan edenler bunun bedelini ödüyor, ödeyecek ve sonuna kadar bu devam edecek. Çünkü biz bir şeye inanmışız, nedir o? Bak onu da güzel seçmişler, innâ fetahnâ leke fethan mubînâ, muhakkak ki biz sana açık bir fetih verdik; olay bu. İnşallah gönülleri fethede fethede geldik mi? Devam ediyor muyuz? Ve devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz dünyaya sesleniyoruz; dikkat edin diyorduk, bak yanlış yapıyorsunuz. Biz damdan düştük, biz bedel ödedik, yanlış yapıyorsunuz. Ama bunlar bölücü terör örgütünün mensuplarına Avrupa Konseyi’nin yanında çadır kurduruyorlar, oraya teröristlerin resimlerini astırıyorlar, çadıra da paçavralarını dalgalandırıyorlar. Ne oldu? Bak iki gün sonra ne oldu? Alma mazlumun ahını… Böyle. Yazık oldu o insanlara. Bu tür aciz yönetimler, işte Gaziantep’te biz yakaladık, deport ettik gönderdik, beyefendiler teröristte kalktılar gereken uygulamayı yapmayıp serbest bıraktılar. Hadi bakalım, şimdi verin hesabını” diye konuştu.
“TERÖR SADECE BELLİ BİR ÜLKENİN DEĞİL TÜM DÜNYANIN SORUNU”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör sadece belli bir ülkenin değil tüm dünyanın sorunu olduğuna dikkat çekti. “Yozgat’ı anlamayan bizi anlamaz, bizi anlamayan da Yozgat’ı anlamaz. Yozgat’ı anlamak için, mesela Yozgat türkülerini az çok bilmek lazım” dile konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yozgat türkülerini söylemek tabii o da her babayiğidin kârı değil. Bunun için ses olacak, gırtlak olacak, bilgi olacak, maharet olacak, en önemlisi de aşk olacak aşk. Ancak tüm bu vasıflara sahip bir sanatçı Yozgat türkülerini hakkıyla icra edebilir. Yozgatlı Hüzni Baba, ‘Derdimi ummana döktüm, sonra sayıştık’ dermiş. Bu söz ülkemizin şu anda karşı karşıya bulunduğu durumu gerçekten çok iyi anlatıyor. Evet, bizim derdimiz çok ve büyük, ama aynı zamanda biz de büyük ve güçlü bir milletin nesiyiz? Mensubuyuz ya. Bozok Yaylası’nın yiğit evlatları var, oldukça yiğit evlatları var. Evvel Allah kimse Türkiye’nin bileğini bükemez, sırtını da yere getiremez. Milletimiz bu şekilde yanımızda oldukça ne terör örgütü, ne şu devleti, ne bu gücü bize galebe çalabilir. Ne Türkiye yolundaki yürüyüşümüzü önümüze çıkarılan engellerin tepesine basa basa devam ettiriyoruz, devam ettireceğiz. Çünkü görüyorum ki Yozgat bizimle, Yozgat evvel Allah tüm halkıyla beraber. Sabahınan esen seher yeliyle güne başlayan Yozgatlı, benim dert çekmeye dermanım mı var der, ama memleketi için, ülkesi için, milleti için her yükün altına girmekten de çekinmez” dedi.
Türkiye’nin başı ne zaman dara düşse Yozgatlının çağrı beklemeden, hemen vazifeye koştuğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kınalı Hasan’ın annesi evladının şehadet haberini aldıktan sonra ardından şöyle bir ağıt yakmıştır, onu biliyorsunuz değil mi, biliyor musunuz? Analar siz söyleyin biz dinleyelim. Neydi o? “Bir aslan büyütüp asker eyledim. Saçları kınalı harbe yolladım. Kuzum deyip kanak gibi çağladım. Çık da gel yara mı sar komutan paşa.” Rabbimden tüm milletimizle birlikte Yozgat’ımızı, Yozgatlılarımızı korumasını temenni ediyorum. Bir kez daha açılışını yaptığımız eser ve hizmetlerin Yozgat’ımıza, ülkemize, milletimize hayırlı olmasını Allah’tan diliyorum. Bugün bize misafir ettiğiniz, bağrınıza bastığınız için siz Sorgunlu kardeşlerime de şükranlarımı sunuyorum. Sağ olun, var olun, Allah’a emanet olun” diye konuştu.