//HALK KÜTÜPHANELERİNNİ ÖNEMİ
İnsanın, yaşamının her aşamasında öğrenme olgusuyla karşılaştığını kaydeden Yılmaz, yine insanın, öğrendiği ve öğrendiklerini uyguladığı sürece kendisini ve çevresini yenileyebilme ve değiştirebilme yeteneğine sahip olduğunu vurguladı. Araştırma Görevlisi Malik Yılmaz, “Öğrenme dürtüsü çoğunlukla bir gereksinim şeklinde kendini göstermekte ve insanın öğrenmeye yönelik çeşitli davranışlar sergilemesine neden olmaktadır. İnsanın, var olan ve ortaya çıkabilecek sosyal, kültürel, bilimsel, ekonomik ve teknolojik yeniliklerden ve değişimlerden haberdar olabilmesi ve bilgi toplumunun nimetlerinden yararlanabilmesi için onun etkin bir öğrenme isteğine ve becerisine sahip olmasına da bağlıdır.” diye konuştu.
//YILMAZ, KÜTÜPHANELERİN İŞLEVLERİNİ ANLATTI
Öğrenmenin, çok boyutlu ve karmaşık bir psikolojik süreç olduğunu kaydeden Malik Yılmaz, insanın, yaşamı boyunca her an öğrenme eylemiyle iç içe olduğunu belirterek, bu eylemin, görme, duyma ve başkalarının deneyimlerinden yararlanarak yerine getirildiğini ifade etti. Basılı ve enformasyon kaynaklarının, insanın yeni bilgi ve enformasyon elde etmesine katkı sağlama açısından önemli bir yer tuttuklarını aktaran Yılmaz, “Bu bağlamda barındırdığı ve hizmete sunduğu basılı ve elektronik enformasyon kaynaklarıyla halk kütüphaneleri de, her kesimden bireylerin öğrenmesine önemli katkılar sağlayabilmektedir.” şeklinde konuştu.
Bilgi merkezi türlerinden olan halk kütüphanelerinin, ırk, dil, din, cinsiyet, yaş ve sosyal statü gibi farkları gözetmeksizin toplumun tüm bireylerine enformasyon hizmeti sunan kurumlar olduklarını vurgulayan Araştırma Görevlisi Malik Yılmaz, “Halk kütüphaneleri, herkese enformasyon hizmeti sunması ve herkesin enformasyon haklarından eşit olarak yararlanması şeklinde açıklanacak geleneksel misyonunu, kütüphane içi hizmetler ve ödünç verme yoluyla gerçekleştirdiği gibi, gezici kütüphane hizmetleri de verilebilmektedir.” dedi.
//“KÜTÜPHANELER, BİLGİ VE ÇEŞİTLİLİĞE BİR GEÇİT TEŞKİL EDERLER”
Halk kütüphanelerinin, kendilerine özgü bir kültüre sahip olduklarını dile getiren Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü Araştırma Görevlisi Malik Yılmaz, onların aynı zamanda vatandaşlara ait ve iyi vakit geçirilen yerler olduğunu ifade etti. Yılmaz, “Kütüphaneler, kaynakların ve hizmetlerin eşsiz bir karışımını sunan ve eşit şartlar altında herkese açık olan güvenli, risksiz ve destekleyici bir toplumsal yer olarak, toplumsal katılımlı bir toplum yapısına katkıda bulunmak için gerekli değerleri zaten içlerinde barındırmaktadırlar. Ayrıca kütüphaneler, bilgi ve çeşitliliğe bir geçit teşkil eder, öğrenmeyi mümkün ve değişim için katalizör rolü oynarlar. Bu nedenle bu bilgi merkezlerinden hangi yaşta olunursu olsun, tüm toplumun faydalanmasını teşvik etmekte büyük faydalar var.” ifadelerini kullandı.