ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
MİT'ten Sincar’da nokta operasyon
MİT'ten Sincar’da nokta operasyon
Muşlu ailelerin evlat nöbeti devam ediyor
Muşlu ailelerin evlat nöbeti devam ediyor
 K.Makedonya Liginde Erzurumspor damgası
 K.Makedonya Liginde Erzurumspor damgası
Vali Çiftçi’ye OTP brifingi verildi
Vali Çiftçi’ye OTP brifingi verildi
Erzurum Maarif Kongresi’ne rekor katılım
Erzurum Maarif Kongresi’ne rekor katılım
HABERLER>KÜLTÜR-SANAT
30 Mart 2010 Salı - 02:45

Erbay, Uşaklıgil’in hakkını savundu

SAMET ÖZÜNAL/GHA/ Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erdoğan Erbay, “Televizyonda dizi olarak gösterilen ‘Aşk-ı Memnu’ isimli yapımda hiçbir değer yargısı gözetilmemiştir.” dedi.

Erbay, Uşaklıgil’in hakkını savundu

Televizyonlarda izlenme rekorları kıran “Aşk-ı Memnu” adlı diziye, Doç. Dr. Erdoğan Erbay tarafından eleştirel bir bakış getirildi. Halit Ziya Uşaklıgil’in, Aşk-ı Memnu adlı romanından uyarlanan televizyon dizisinde, yazar Uşaklıgil’in, neredeyse bir magazin yazarı gibi takdim edildiğini ileri sürdü.
//DİZİDEKİ HATALAR VE ROMAN GERÇEĞİ
Aşk-ı Memnu adlı romanın yazarı olan Uşaklıgil’in, 65’inci ölüm yıldönümü dolayısıyla bir açıklamada bulunan Erdoğan Erbay, yazarın hem hayat ve eserlerini anlattı, hem de kendisine şöhreti kazandıran Aşk-ı Memnu adlı esere dikkat çekti. Halit Ziya Uşaklıgil’in, Tanzimat sonrası edebiyat tarihi tasnif edilirken, Servet-i Fünan diye adlandırılan, yeni Türk edebiyatının ikinci adımını oluşturan ve bu adımın romandaki en önemli temsilcilerinden olduğunu anlatan Doç. Dr. Erdoğan Erbay, “Elbette Halit Ziya, roman türünün dışında da eserler vermiş isimlerdendir. Mesela; hikâyeler, mensur şiirler, hem telif, hem de uyarlanmış tiyatro eserleri, antolojiler, Batı edebiyatına dair çeşitli araştırmalar yayınlamış bir ediptir. Ayrıca sanat ve edebiyat meselelerine dair kanaatlerini dikkatlere sunan eserler ortaya koymuş, bir takım dergi ve gazeteler etrafında da Batılı anlamda gelişecek olan edebiyatımız için var olunacak bir meydanın açılması çerçevesinde öncülük yapmış şahsiyetlerdendir.” diye konuştu.  
//HALİT ZİYA’YA HAKSIZLIK YAPILIYOR
Halit Ziya’nın; Mai ve Siyah, Aşk-ı Memnu, Kırık Hayatlar, Ferdi ve Şürekâsı gibi romanlar, Kırk Yıl ve Saray ve Ötesi gibi hatıra kitaplarıyla hâlâ yaşamaya devam ettiğini anlatan Erbay, Uşaklıgil’in, roman ve romana dair meseleleri modern anlamda belirli bir yapıya kavuşturan yazar kadrosundan birisi olduğunu kaydetti. Doç. Dr. Erbay, “Halit Ziya'nın hayat ve eserlerine ilişkin bu kısa girişin ardından, sözü, onun hayatta iken hiçbir zaman ve zeminde yakalayamadığı, yakalamayı da asla tahmin edemeyeceği, 65 yıl sonra yakaladığı çağdaş şöhretine getirmek istiyorum. Bu şöhret, Halit Ziya'nın değil, Aşk-ı Memnu romanındır.” dedi.
Aşk-ı Memnu romanının, Batılılaşma sürecinin en kırılgan noktasını teşkil eden, 19. asrın sonunda yazıldığını vurgulayan Doç. Dr. Erdoğan Erbay, romanın, yıllardır devam eden Batılılaşma sürecinin, Osmanlı kimliğinde, dolayısıyla Osmanlı memleketinde, artık varlığını ispata mecal bulduğu devrin romanı olduğunu ifade etti. Erbay, “Bu nedenledir ki, Aşk-ı Memnu, temel Osmanlı kimliği ile iğreti Batılı kimliğin karşı karşıya geldiği, ancak Batılı değerler sistemi içerisine dâhil hayat tarzının galibiyeti ile sonuçlanan karşılaşmanın romanıdır.” ifadelerini kullandı. 
“EDEBİ ESERLER VE MESAJLARI”
Halit Ziya’nın, 19. asrın sonunda, İstanbul'un eğlence ve mesire yerlerinde gördüğü aileleri yazdığını ifade ettiğini hatırlatan Doç. Dr. Erbay, “Uşaklıgil'in Aşk-ı Memnu romanındaki kıymet hükümleri, bugün için aynı şekilde geçerli olamaz, şeklinde olmamalıdır. Her edebi eser, yazarının muhayyilesindeki teşekkülü bir yana, yazarının da teneffüs ettiği bir takım sosyal, siyasi ve tarihi oluşumların toplamından ibarettir. Bu durum ise, edebe eserleri tarihi bir belge statüsüne taşımasa da, vücut buldukları devrin hem öncesi, hem de sonrası için, gündelik hayatın teferruatına aynalık edebilme görevinden alıkoymaz. Bu bağlamda düşünüldüğünde, Aşk-ı memnu romanı, bir metin olarak hemen her zaman, kitap olarak okuyucunun, film veya senaryo olarak seyircinin, malzeme olarak televizyon ekranlarının "metaı" sıfatını hâiz olacaktır.” diye konuştu.
“ESERE  BÜYÜK HAKSIZLIK EDİLMEKTEDİR”
Diğer taraftan, her eserin zamanın seçiciliğinden kurtulduktan sonra, kalma hakkını elde etmişse, değişiklik ve farklılıklara da uğrayacağını dile getiren Erbay, “Ancak böyle bir değişiklik ve farklılığın bir takım ölçüleri olmalıdır. Halit Ziya, 1940'lı yıllarda kendi eserlerini sadeleştirmek üzere yola çıktığında bile, romanları meydana getirdiği devrin, ruh halinin ve anlatmak istediklerinin büyük bir kısmının ortadan kalkacağını düşünerek küçük bir kısım değişikliklerin dışında, dil ve üslûbuna dokunmamıştır. Hâl böyle iken, Aşk-ı Memnu romanı dizi olarak ekrana taşınırken, ne dil, ne üslup, ne fikir, ne devir, ne yozlaşma, kısacası, hiçbir değer yargısı gözetilmemiştir. Romanın bir misyonu varsa eğer, Aşk-ı Memnu bütün kıymet hükümlerinden arındırılarak seyircinin önüne konulmakta ve Halit Ziya, sanki ekranda görülen magazin yazarı gibi takdim edilmekte, esere ve yazarına haksızlık edilmektedir. Zira okumayı çok sevmeyen bir toplumun önüne, üzerinde istenildiği kadar oynanmış bir yapımın konulması, seyirlik hayatı tercih eden insanımızın muhayyilesinde boşlukların daha da çoğalmasını sağlayacaktır.” şeklinde konuştu.
 

 
 
Kur’an Eğitimi ve Yaz Kur’an Kursları
YORUMLAR
Toplam 7 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
DİLEK 3 Kasım 2010 Çarşamba 14:22

İlk olarak Sayın hocam Erdoğan Erbay'ın roman ve adı geçen diziyle ilgili tüm düşüncelerine katılıyorum. Maalesef son zamanlarda pek gözde olan bu tür diziler, güya kaynak edindikleri eserlerden çok uzaklaşıyorlar. Senaryoyu uzatmak, daha fazla izlenme rekorları kırmak amaçlanıyor. Hal böyle olunca da olan edebi esere oluyor. Okumayan insanlar romanı da böyle tasavvur ediyorlar. eserle benzerlik gösteren kısımlar; romanın adı ve karakter isimleri kalıyor. Bu sebeple roman yazarına büyük haksızlık yapılıyor. Gelelim ejder tepesine... Yazdığınız cümlelerin Erdoğan Erbay ile yakından uzaktan bir alakası kesinlikle yoktur. Hocamız mesleğine ve edebiyatçılara saygısı gereği bu değerlendirmeyi yapmıştır. İnsanları tanımadan böyle ejder tepesinden atıp tutmak kolaydır tabi... Kimin nereden, ne şekilde nutuk attığını yorumunuz sayesinde çok iyi anlıyoruz. Sizi şiddetle kınıyorum. Bu tür mesnetsiz, yersiz yorumlara da yer verilmemesi gerektiğini düşünüyorum.

Yorumu oyla      6      4  
aytaç 4 Mayıs 2010 Salı 17:23

eğer gerçekten bu şehre faydamızın dokunmasını istiyosak,ve kafa tascıların düşüncelerini çürütmek istiyosak birlik beraberlik içerisinde yaşamak için şehrimizi güzel günlere taşımak için 2.devlet üniversitesinin şehrimizin doğusunun kalkınması için bir bütün düşünsek en uygun yer ağır bakım,vakıflar arazisi, hazine arazisi ve firdevs oğlu kışlasının yeri toplamı 6000'dekara tekabül eder. ve üniversite için erzurum'da en sağlam zemine sahiptir. mecidiye tabyaları ve aziziye tabyaları rektörlük binası olarak görmek daha mantıklıdır. bütün erzurum'da aklıselim insanları bu konuda bu taşın altına ellerini koymalarına davet ediyoruz.... gerçekci ve dürüst hareket etmek için elimizi VİJDANIMIZA KOYMAMIZ GEREKİYOR saygılarımla... magesdere teşekkürler......

Yorumu oyla      6      4  
Berat Akil SARIKAYA 17 Nisan 2010 Cumartesi 01:23

Erzurum Gazetesi'nin kronik okurlarından birisiyim... Benim dikkatimi de çekti: 'Ejder Tepesi" rumuzuyla yorum yazan arkadaşımıza, özellikle üniversite ve akademisyenlerle ilgili olarak hemen haberde öfke ve hınç dolu bir biçimde rastlıyorum... Bir 'saltanat' edebiyatıdır, almış başını çıkıyor "ejder tepesi"ne... Bir okur olarak, kendisiyle yazdığı yorumlarda buluşabileceğim bir ortak payda arıyorum, ama yazık ki onu da bulamıyorum... Bir bildiğinin olduğunu umayım diyorum; açıkçası bu da bana çok komik geliyor...

Yorumu oyla      6      4  
Gürhan Özorhan 17 Nisan 2010 Cumartesi 00:02

Ejder tepesi rumuzlu okuyucu,önce şu saklanma işini halledin sonra birilerine laf atın.İşiniz gücünüz üniversite personeline çamur atmak,galiba sizi başarılı olmadığınız için kadroya almadılar,hıncınızı böyle iftira atarak almaya çalışıyorsunuz.Size cevap verme gereğini,o kurumdan emekli olmamdır.Lütfen Adınızı benim gibi yazarak yorum yaparsan, bir dadaş gibi daha inandırıcı olur kanaatindeyim.Hocamızı haklı eleştirisinden dolayı tebrik ediyor kendisine saygılar duyuyorum,sizide nefretle kınıyorum.İsmini soyismini yazmadan bana cevap yazarsan kaale almıyacağımın bilinmesi.

Yorumu oyla      6      4  
murat ertaş 16 Nisan 2010 Cuma 19:57

Duyarlılığından ötürü Erdoğan Hocamızı saygılar gönderiyorum.

Yorumu oyla      6      4  
Ali Avcı. 16 Nisan 2010 Cuma 19:14

Ejder Tepesi adı ile yorum yapan yorumcunun bu yorumu neden yazdığını anlayamadım, hoca bu yorumu hak edecek ne söylemiş onu da anlamadım. bence hocanın söyledikleri doğru edebiyatımızın yapı taşları olan edebi eserler toplumu dejenere etmeye çalışan kişilerin aleti oluyor ve en azından alet oalarak kullanıldığı dönemde tam anlamıyla anlaşılamıyor. bu durumda da edebiyatla ilgili bir insanın edebi bir değere sahip çıkmasından doğal birşey yokdur diye düşünüyorum.

Yorumu oyla      6      4  
ejder tepesi 30 Mart 2010 Salı 12:01

He ya ! Uzaktan kumanda ile seni dinleyecek lerini mi sandın? Siz sadece o amfilerden nutuk atın.Öyle boş konuşacağına, varsa gücün 'O Romanı' günün şartlarına uyarla onu versinler.Tabii ki öyle bir gücünüz yok.Siz sadece, hayali işlerle uğraşın, bol bol nutuk atın.Karşınızda, amfilerdeki öğrenciler var sanıyorsunuz,onun için zaman zaman,böyle nu tuklar atıyor,dejarş oluyorsunuz.O saltanat duvarlarının arkasında, saltanat hayatını bı rakın, halkla bütünleşin, halkla kaynaşın,bu sorunları rahatlıkla aşar ve sözünüzü dinlete bilirsiniz. Yoksa o fil dişi kulelerinde, o astronomik hayatla başarılı olamazsınız.Hal kın seviyesine inip bu halkı anlamanız lazım. Hoca Efendi. Yoksa saltanatla bu işler olmu yor.

Yorumu oyla      6      4  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Türk Halk Müziğinde Erzurum Damgası
Amasya’da yapılan Türk Halk Müziği Ses Yarışması ve Halk oyunları yarışmasında ...
GSF’den “ilk ateşi yaksınlar” prömiyeri
SAMET ÖZÜNAL/GHA/Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları ...
Erzurum “Atatürk Şehri”
SAMET ÖZÜNAL/GHA/Cumhuriyet’in kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, ...
 
“Benim canım sefa geldin..”
AYHAN TÜRKEZ/İHA/Vali Öztürk, bir süredir rahatsızlığı sebebiyle evinde ...
Yüzüncü Yıl’da ‘Alkır’ damgası
İHA/VAN/Merve Yeğin'in TRT Erzurum Radyosu sanatçısı Raci Alkır'la yaptığı ...
Erzurum birinci oldu, arbede çıktı
COŞKUN MENEK ERZİNCAN (İHA) – Erzincan'da düzenlenen Halkoyunları Grup ...
 
Gürcü Heyet, Uzundere'de
AHMET AKBUĞA (İHA) - Gürcistan'da bulunan Bagrat Tapınağı'nın tadilatını ...
Sakarya’da 12 Mart coşkusu
METİN DEMİR/SAKARYA (İHA) – Erzurum'un düşman işgalinden kurtuluşunun ...
ERBİRDER, Erzurum’u tanıttı
MURAT ÇANKAYA (İHA) - İstanbul Erzurumlular Birleşim Derneği yönetimi ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Prof. Dr. Fatih Alper gibi derman olacaksın !
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Örnek İnsan Ömer Daştan ve…
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Dadaşların kar üstünde cirit dansı
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
İş Yapma Ayrı Sahiplenme Ayrı İştir Ve Erzurumspor
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Kayyım uygulaması milletin ortak talebidir
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Onurun 41. Yılı
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva