Erzurum'a gelen Gürcistan Kültür, Anıt Koruma ve Spor Bakanlığından Ivane Gremelashvili, Giorgi Kıkadze, Elgoja Tsıklavri ve Omer Kukuladze'den oluşan teknik heyet, Uzundere ilçesi Çamlıyamaç Köyü'nde bulunan Öşvank Kilisesinde incelemelerde bulundu. Tarihçeye göre Gürcistan'da bulunan Bagrat Tapınağı ve Erzurum'da bulunan Öşvank Kilisesinin aynı dönemde aynı şahıs tarafından yaptırıldığı ve bu yüzden iki tarihi yerinde aynı mimariye sahip olduğu belirtildi.
//15 GÜN UZUNDERE’DE KALACAKLAR
Öşvank Kilisesinde 15 gün inceleme yapacak olan heyetin döndükten sonra Gürcistandaki Bagrat Tapınağının tadilatını yapacakları belirtildi. Öşvank Kilisesi'nin Gürciler için çok büyük önemi olduğunu ifade eden heyet, "Hristiyan Gürcüler her yıl gruplar halinde Öşvank Kilisesi'ni ziyaret ederek hacı oluyor." dediler.
//ÖŞVANK KİLİSESİ:
Erzurum Uzundere ilçesi, Çamlıyamaç Köyü’nde bulunan Öşvank Kilisesi üzerindeki kitabesinden öğrenildiğine göre; Bagratlı Hanedanlığı zamanında III. Adenese tarafından 961 yılında yapımına başlanmış, Magistras Bagrat tarafından 966 yılında da tamamlanmıştır. Kilisenin mimarı Öşklü Grigor Usta’dır. Hristiyan Gürcülerince önemli olan ve her yıl yerli ve yabancı turistlerin ziyaret ettiği bu kilise ile ilgili olarak halk arasında, “İşhanın nakışı, Vank'ın bakışı, Haho'nun oturağı” sözü yaygın bir deyiş haline gelmiştir. Öşvank Kilisesi iki renkli taş bezemeleri ve kabartma figürleri ile ünlüdür. Haç planlı olan bu kilisenin dıştan transetli olmasına karşılık içeride apsidlerin oluşturduğu üç dilimli bir bölüm ve onun devamı olan uzun bir kol kilisenin planını tamamlamaktadır. Haç planlı kilisenin kısa ucunda apsidi ile iki yandaki neflerden oluşmaktadır. Bu bölümleri dört büyük konsol ve sütunlar taşımaktadır. Sütunların kaideleri bitkisel, arabesk ve çam kozağı motifleri ile bezenmiştir. Kilisenin üstü payeler üzerine oturan merkezi bir kubbe ile örtülmüştür. Kubbe kasnağında on iki pencere bulunmaktadır. Apsidin karşı duvarında ortada bir büyük, yanlarda da birer küçük kemerli pencere bulunmaktadır. Pencerelerin dış yüzleri kabartma silmelerle sınırlanmıştır. Sivri kemerli ve ince uzun olan bu pencereler Gotik üslubu yansıtmaktadır. Bu pencerelerin iç yüzlerinde Azizlerin renkli freskleri bulunmakta olup, bunlar günümüze çok harap durumda gelebilmiştir. Apsidin üstü yıkılmış olan kilisenin ön cephesindeki portaldeki ilave bölüme ait sütunlardan birisi günümüze gelememiş ve onun yerine bir ağaç kütüğü konulmuştur. Ayrıca yapı içerisinde duvarların ve kemerlerin bazı taşları yerinden sökülmüştür. Bu arada içerideki figürlerden bazıları yurtdışına kaçırılmak üzere yerlerinden sökülmüş, ancak söken kişiler yakalanmıştır. Günümüzde haç planının uzun kolunun üstü bütünüyle açıktır. Haçın uzun kollarının yüzlerinde düzgün kesme taşlardan örülmüş yuvarlak kemerli nişler bulunmaktadır. Bunların üzerindeki ikinci katta da yine yuvarlak kemerli birer pencere açılmıştır. Kilisenin müştemilatından hamam, yatakhane, vaftizhane, rahip evleri ve mutfak gibi bölümler bugün harap durumdadır. Kilisenin üst örtüsü XI.yüzyılın başlarında Bizanslılar döneminde onarılmıştır."