Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başbakanlık Çankaya Köşkü'ndeki İstihdam, Sanayi Yatırımı ve Üretimi Destekleme Paketi'ne ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Dün açıklamayı planladıkları paketi, yaşanan gelişmeler dolayısıyla bugüne aldıklarını anımsatan Davutoğlu, ülkelerin kalkınmalarında hukuk düzeninin temel teşkil ettiğini vurguladı.
HUKUK DÜZENİ
Hukuk düzeninin, nihayetinde temel insan hak ve özgürlüklerinin, ekonomik yatırımları da ilgilendiren ekonomik özgürlüklerin ve bu özgürlüklerin hayata geçirilmesini sağlayan kamu düzeninin, dolayısıyla güvenlik ortamının temin edilmesine bağlı olduğunu dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti: "Dolayısıyla demokrasi, hukuk düzeni ve ekonomik kalkınma birbirlerinin mütemmim cüzleridir. Birinin olmadığı yerde diğerinin bulunması mümkün değil. Hukuk düzenimize dönük yapılan saldırı aslında Türkiye'de istikrara, istikrarla birlikte Türkiye'nin 12 yıl içinde başarmış olduğu büyük ekonomik hamlesine dönük de bir saldırıdır. Dün de çok açık görüldüğü gibi milletimiz bu saldırılar karşısında birliğini, beraberliğini muhafaza etmiş, teröre karşı toplumsal direncimizin ne kadar güçlü olduğu bir kez daha ortaya konulmuştur. Dünya bir taraftan uluslararası terörle güvenlik sorunları yaşarken diğer taraftan bir ekonomik kriz sürecinden geçmekte. Bunu hepimiz görüyoruz. Türkiye'de de terör saldırıları ihtimali ile ekonomik hayat arasında, kamu düzeni ile ekonomik kalkınma arasındaki irtibatı sağlayan, koruyacak olan temel saik demokrasinin güçlendirilmesi, hukuk düzeninin tahkim edilmesi ve güven ve istikrarın temin edilmesidir. 7 Haziran seçimlerine giden süreçte en önemli husus bu konuda Türkiye'de 12 yılda sağlanan güven istikrar ortamının korunması, muhafaza edilmesidir. Bu çerçevede hükümetimiz bir taraftan Türkiye'de özgürlük ve güvenlik alanlarının korunmasını temin ederek, diğer taraftan da bunların hem sonucu hem de altyapısını oluşturan ekonomik kalkınmayı ve bu kalkınma yolunda atılacak adımları tam bir bütünlük içinde ortaya koymaktadır."
EKONOMİK KRİZ VE AVRUPA
Özellikle Avrupa'daki ekonomik krizin gösterdiği çok açık bir gerçek olduğuna işaret eden Davutoğlu, istihdamı önceleyen, üretime dönük, sanayi yatırımlarının ve reel sektörün güçlü olduğu ekonomilerin konjonktürel krizlere daha dirençli olduklarını belirtti. Hizmet ağırlıklı ya da üretim boyutu zayıf ekonomik yapıların ise komşu bazı ülkelerde görüldüğü gibi bunlara dayanmasının çok güç olduğuna değinen Davutoğlu, şöyle konuştu: "Türkiye'nin en önemli özelliklerinden birisi Türk ekonomisinin son 12 yılda yaptığımız reformlarla çok güçlü bir üretim üssü haline gelmiş olmasıdır. Şu anda Türk ekonomisi, Orta Avrupa'da Almanya, Fransa, İtalya hattından Hindistan, Çin hattına kadar olan bölgeyi bir ekonomik havza olarak değerlendirirseniz Asya'nın, Afrika ve Avrupa'nın bu hat dışındaki en büyük üretim üssüdür. Bu üretim üssü niteliğini de korumaya kararlıyız. Bu çerçevede önemli adımlar attık. 62. Hükümet olarak da temel hedefimiz, Türkiye'nin üretim alanında yapısal bir değişim yaşayarak, yüksek teknoloji yoğunluklu üretime geçiş altyapısını kurmak, insan dokumuzu da bu çerçevede niteliksel bir değişime yöneltmek şeklinde olmuştu."
11 AYAKLI TEDBİR
Başbakan Davutoğlu, açıklayacakları 11 ayaklı tedbir paketi ile üretimi, istihdamı teşvik edeceklerini, sanayi yatırımlarının ve reel sektörün üretim imkanlarını geliştirecek bazı önemli adımlar atacaklarını bildirdi. Davutoğlu, Başbakanlık Çankaya Köşkü'ndeki İstihdam, Sanayi Yatırımı ve Üretimi Destekleme Paketi'ne ilişkin basın toplantısında, atılan adımların hem gelir dağılımını düzeltecek hem de piyasadaki talebi artırarak üretimi teşvik edecek nitelik taşıdığını belirtti.
EMEKLİLERE MÜJDE
Bin 100 liranın altında emekli aylığı alanlara 100 lira seyyanen zam yapılacağını anlatan Davutoğlu, "Uygulamada ise bin liranın altında olan her bir emekli aylığına 100 lira zam yapıyoruz, bin liranın üstüne geçen aylıklarda da bin 100 liraya tamamlıyoruz. Bu, yaklaşık 4 milyar liralık katkının 5 milyon emekli vatandaşımıza aktarılması anlamına geliyor. Emeklilerimizin hayat standardının düzeltilmesi yönünde son derece önemli bir adım" diye konuştu. Emekli olup ticaret faaliyetinde bulunan 630 bin emekli için de sosyal güvenlik destek primi olarak yüzde 15'lik kesintinin yüzde 10'a çekildiğini ifade eden Davutoğlu, aylıklara ortalama 50 liralık artış getirildiğini belirtti. Davutoğlu, 570 binin üzerinde vatandaşın faydalandığı 145 lira olan 65 yaş aylığını, yüzde 37'lik artışla 200 liraya çıkardıklarını, söz konusu kişilere yaklaşık 342 milyon liralık kaynak aktarımının söz konusu olacağını kaydetti.
İŞBAŞI EĞİTİM PROGRAMINDA ÇALIŞACAK KURSİYERLERE ASGARİ ÜCRET ÖDENECEK
Özel sektör işyerlerinde 6 ay süreyle İşbaşı Eğitim Programında çalışacak kursiyerlere İŞKUR tarafından net asgari ücret ödeneceğini vurgulayan Davutoğlu, yani bir işverenin yeni bir işçi alımı için planlama yaptığında 6 aylık iş başı eğitim programı esnasında ücretlerin asgari ücret olarak İŞKUR tarafından ödeneceğini, bunun işverenlerin istihdama tevşik edilmesi yanında ciddi bir mesleki eğitim desteği olduğunu kaydetti. Bunun işçilerin niteliğini değiştirecek dev bir adım olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, şöyle konuştu: "6 ay boyunca işverene hiçbir maliyet bu anlamda yüklenmeyecek şekilde asgari ücret İŞKUR tarafından ödenecek. İşverenin kursiyerler için yaptığı harcamalar, vergi matrahından düşürülebilecek. Yani işveren, kursiyerler için harcama yapıyor bu da vergi matrahından düşürülecek. İşbaşı Eğitim Programı sonrası kursiyerler aynı işkolunda işe alınırsa yani otomotiv sektörü, ayakkabıcılık sektöründe 6 ay eğitim alındı bu sürede ücret, asgari ücret olarak İŞKUR tarafından ödenecek, 6 ay sonra o işyerinde işe alınırsa imalat sektöründe 42 ay takriben 3,5 yıl, diğer sektörlerde ise 30 ay boyunca 2,5 yıl SGK işveren primi İŞKUR tarafından ödenecek. Yani toplamda 4 yıllık destek sağlanmış oluyor imalat sektöründe. 6 ayı eğitim olarak doğrudan İŞKUR tarafından asgari ücret şeklinde dönem dönem, 3,5 yılda SGK işveren priminin İŞKUR tarafından ödendiği dönem... Böyle bir geçiş sağlıyoruz. Önce bütünüyle İŞKUR ödüyor 6 ay, sonra 3,5 yıl SGK işveren primi ödeniyor. 4 yıllık bir destek sağlanıyor. Diğer sektörler de ise bu 6 ay artı 2,5 yıl şeklinde. 2015 Temmuz ayına kadar işbaşı eğitimine başlanmış olması halinde ilave 6 ay daha desteklerden faydalanılacak. Yani önümüzde aylarda yılın ilk yarısında istihdama daha da teşvik etmek için temmuza kadar bu işbaşı eğitimi başlanırsa, işbaşı eğitim için verilecek destek 6 ay değil 1 yıl olacak."
TOPLUM YARARINA ÇALIŞANLARIN SAYISI ARTIRILACAK
Davutoğlu, bugün imzalanacak kararnamede de toplum yararına çalışma kapsamında 120 bin yeni istihdam alanı oluşturulacağını söyledi.Yatırım teşvikleri bağlamında yatırımcıya daha çok vergi indirimi sağlayacaklarını bildiren Davutoğlu, 2015 ve 2016 yıllarında yatırım dönemi için vergi indiriminin artırılacağını kaydetti. Yatırım döneminin ilk aşamada teşvik edilmesinin, daha işletme üretime geçmeden yapılacak destek anlamına geldiğini belirten Davutoğlu, yatırımcıların 2015 ve 2016 yıllarında gerçekleştirecekleri yatırım harcamaları için yatırım döneminde mevcut diğer tüm faaliyetlerinden elde edecekleri tüm kazançlarına daha yüksek miktarda vergi indirimi uygulanacağını söyledi.
TEŞVİKLER
Davutoğlu, şöyle devam etti: "2015-2016 harcamaları için yatırıma katkı tutarının yatırım döneminde uygulanacak oranları birinci bölgede daha önce hiç yoktu, mevcut durumda yatırım döneminde vergi indirimi birinci bölgede yoktu şimdi yüzde 50 artırıyoruz. İkinci bölgede yüzde 10'dan yüzde 55'e, üçüncü bölgede yüzde 20'den yüzde 60'a, dördüncü bölgede yüzde 30'dan yüzde 65'e, beşinci bölgede yüzde 50'den yüzde 70'e, altıncı bölgede yüzde 80 olarak muhafaza ediyoruz. 5 milyon lira yatırım yapıldığında 4. bölgede, yatırıma katkı oranı yüzde 30'du. Bunun 450 bini yatırım döneminde, 1 milyon 50 bin lirası da işletme dönemindeydi. Yani yatırım dönemindeki oran yüzde 30 iken 5 milyon liralık yatırım için tablo bu... Ama şimdi bunu yüzde 65'e çekiyoruz. Yatırım döneminde 975 bin lira, işletme döneminde 525 bin lira. Yani yatırım döneminde daha üretime geçmeden işletme aşamasına geçmeden yapılacak desteği dördüncü bölge için yüzde 30'dan yüzde 65'e çekmiş oluyoruz. Bu yatırımlar teşvik anlamında önemli bir adım."
YATIRIMCIYA VERGİ İNDİRİMİ
Yeni yatırımcıya daha fazla destek vergi indirimi sağlayacaklarını anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"2014 yılı sonunda uygulaması sona eren vergi indirimi ve sigorta primi işveren hissesi desteğindeki yüksek oran ve süreler, 31 Aralık 2015 tarihine kadar başlanılacak yatırımlar için uygulanmaya devam edilecek. Şu anda birinci bölge için bölgesel teşvik uygulamalarında yüzde 10 olan oran yüzde 15'e, ikinci bölge için yüzde 15'den yüzde 20'ye, üçüncü bölge için yüzde 20'den yüzde 25'e, dördüncü bölge için yüzde 25'ten yüzde 30'a, beşinci bölgede yüzde 30'dan yüzde 40'a, altıncı bölgede yüzde 35'ten yüzde 50'ye çıkarıyoruz. Büyük ölçekli yatırımlarda ise bu teşvikler birinci bölgede yüzde 20'den yüzde 25'e, ikinci bölgede yüzde 25'ten yüzde 30'a, üçüncü bölgede yüzde 30'dan yüzde 35'e, dördüncü bölgede yüzde 35'ten yüzde 40'a, beşinci bölgede yüzde 40'dan yüzde 50'ye, altıncı bölgede yüzde 45'ten yüzde 60'a getirilecek."
SİGORTA DESTEĞİ
Davutoğlu, sigorta primi işveren hissesi desteğinin hem süre hem de oran itibariyle artırıldığını söyledi. Mevcut desteğin bu sene sonuna kadar yapılacak yatırımlar için birinci bölgede sıfırdan 2 yıla, 2. bölgede sıfırdan 3 yıla çıkarıldığını bildiren Davutoğlu, "3. bölgede 3 yıldan 5 yıla, 4. bölgede 5 yıldan 6 yıla, 5. bölgede 6 yıldan 7 yıla, 6. bölgede 7 yıldan 10 yıla çıkarılacak. Bunlar da yatırımcıya yatırım esnasında verilen destekler" diye konuştu.
Davutoğlu, finansmana erişim, yatırım finansmanı alanının genişletilmesi ve atılacak adımlar hakkında önemli kararlar aldıklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:"Öz sermaye ile finansmana tam destek sağlanacak. TBMM'de mart ayında kabul edilen Kanun ile öz sermaye ile finansmana vergi kolaylıkları getirilmiştir. Bu paketin en önemli unsurlarından biri. Böylece, nakdi sermaye artırımı yapan şirketler için, artırılan sermayenin belli bir kısmı her yıl kurum kazancından indirilebilecek.
Bu uygulama ile şirketlerin borç yerine öz kaynak kullanımı özendiriliyor. Yani şirketler kredi almak suretiyle bankacılık sisteminden borçlanarak yaptıkları yatırımlardan çok daha avantajlı bir şekilde öz sermayelerinin artırılması suretiyle yaptıkları yatırımlarda sermaye artırımlarında teşvik edilecek. Ekonomideki atıl kaynaklar sisteme kazandırılmış olacak. Ayni varlıkların nakde dönüştürülerek şirketin sermaye yapısı güçlendirilmiş olacak. Yeni şirket kurma ve halka arz özendiriliyor. Yurtdışında bulunan sermayenin yurtiçine çekilmesi bakımından da çok özel bir imkan sağlanmış olacak. Bu şirketlerimizin sermaye yapılarını güçlendirecek, şirketlerimizin borçluluk oranlarını ve şirket borçları üzerinden doğabilecek riskleri minimize edecek. Sermaye yapıları üzerinden de krizlere dirençli, sermaye yapısı güçlü şirketlerimizin doğuşuna vesile olacak."
"TASARIM MERKEZLERİ DE AR-GE MERKEZLERİ GİBİ DESTEKLENECEK"
Başbakan Davutoğlu, yatırım mallarının ve ara malların vadeli ithalatında Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) oranının yüzde 6'dan yüzde sıfıra indirileceğini açıkladı. Böylece sanayicinin girdi maliyetinin azaltıldığına işaret eden Davutoğlu, "Bu, özellikle yatırım malları ve ara mallarının maliyeti azaltılacak bir adım. Ar-Ge ve tasarıma daha fazla destek sağlanacak. Bu faaliyetler aslında tam da niteliksel dönüşümü ortaya koyan çalışmalardır. Tasarım aşaması, katkı değer itibariyle en fazla değerin, zihinsel katkının da yapıldığı bir aşama. Bu çerçevede nihai ürün kadar, o ürüne giden bütün süreçlerdeki etkin katkıyı artıracak bir dönem. Bu çerçevede tasarım merkezleri, Ar-Ge merkezleri gibi desteklenecek. Ar-Ge ve tasarım personelinin daha esnek çalışmasına olanak sağlanacak. KOBİ'lerin siparişe dayalı Ar-Ge ve tasarım faaliyetleri desteklenecek" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, Hazine destekli kefaletin kapsamının genişletildiğini de açıklayarak, "TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Kanun ile Hazine kaynaklarından kredi garanti kurumlarına aktarılabilecek 1 milyar lira tutarındaki kaynak, 2 milyar liraya çıkarıldı. Böylelikle Kredi Garanti Fonu aracılığıyla 20 milyar lira tutarına kadar Hazine kefaleti verilebilmesinin önü açıldı. Bakanlar Kurulu Kararı ile Hazine destekli kefalet sisteminden yararlanabileceklerin kapsamı genişletilmiş ve kapsama imalatçı KOBİ'ler ile kadın girişimciler de ilave edildi" diye konuştu.
"İMALATÇI KOBİ VE KADIN GİRİŞİMCİLERE İLAVE DESTEK"
Ahmet Davutoğlu, imalatçı KOBİ'lere ve kadın girişimcilere ilave destekler vereceklerini duyurarak, özellikle KOBİ'lerin güçlendirilmesi ve kadın girişimcilerin iş hayatındaki paylarının artırılması için özel tedbirler alınacağını kaydetti. Davutoğlu, şunları kaydetti:"İmalatçı KOBİ'ler bağlamında mevcut durumda her bir KOBİ için 1,5 milyon lira ve her bir risk gurubu için 2 milyon lira olan kefalet limiti, imalat sektöründe faaliyet gösteren KOBİ'lerin yatırım kredileri için 2,5 milyon liraya, her bir risk grubundaki imalatçı KOBİ'ler için ise 3 milyon liraya çıkarıldı.
Ayrıca, diğer KOBİ'ler için 8 yıl olan maksimum vade, imalatçı KOBİ'ler için 10 yıla çıkarılmış, diğer KOBİ'ler için yüzde 75 olan kefalet oranı imalatçı KOBİ'ler için yüzde 80'e çıkarıldı.
Kadın girişimcilerin finansmana erişimlerinin kolaylaştırılması ve böylelikle kadın istihdamının artırılması amacıyla yeni bir düzenleme başlatıldı. Düzenleme ile kadın girişimcilerin 100 bin liraya kadar ve 5 yıl vadeli kullanacakları krediler için Kredi Garanti Fonu aracılığıyla yüzde 85 oranında kefalet imkanı sağlanacak."
"ATILAN ADIMLARIN BÜTÇE DİSİPLİNİNE OLUMSUZ ETKİSİ OLMAYACAK"
Başbakan Ahmet Davutoğlu, paket kapsamında KOBİ'lere teminat kolaylığı da getirildiğini kaydederek, "KOBİ'lerin finansmana erişiminin artırılması amacıyla taşınırların teminat olarak kullanılmasının önündeki engelleri kaldıracak düzenlemeler yapılacak. Şimdiye kadar taşınırların teminat olarak kullanılmaması sebebiyle sadece nakti teminatların gelebileceği bir limit var, taşınırlar teminat olarak kullanıldığında özellikle finansmana erişim bakımından son derece önemli bir imkan sağlanmış olacak. Bununla ilgili hazırlanmakta olan Kanun Tasarısı önümüzdeki dönemde TBMM'ye sevk edilecek" dedi.
Davutoğlu, bir taraftan istihdamın artırılması, diğer taraftan yatırımların teşviki, vergi indirimleri ve diğer teşviklerle, en önemlisi de finansmana erişim imkanının artırılmasına dayalı kapsamlı bir teşvik paketini, sanayici ve üreticilerin hizmetine sunduklarını belirtti.
Bunların entegre ve bütüncül bir ekonomik anlayışın yansımaları olduğuna işaret eden Davutoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:"Biz 25 Öncelikli Dönüşüm Programını ilan ederken aslında onun ayrılmaz bir parçası olarak bu paketi de beraber çalıştık. Önümüzdeki dönemde bir taraftan olabilecek konjonktürel sorunlarla etkin bir şekilde mücadele etmeyi planlayacağız, diğer taraftan ekonomimizin büyüme performansının sürdürülmesini temin edeceğiz ama en önemlisi de uzun dönemde Türk ekonomisinin, dünyanın en büyük 10 gücü arasına girebilmesi için yapısal reformlara devam edeceğiz.
Şunu da bir kez daha vurgulamak isterim, finansal yapı, mali politikalar ve kalkınma birbirini destekleyen sac ayağı niteliğindedir. Bu konuda attığımız adımların bütçe disiplinine herhangi bir olumsuz etkisi olmayacak. Bu teşvikler aksine şu aşamada bütçe disiplini içinde atılan adımlar olmanın yanında, hemen sonrasında üretim artışının getireceği vergi artışı ile birlikte bütçemizi daha da güçlendirecek bir dönemin önünü açacaktır. Bu anlamda kısa dönemli adımlarla, orta ve uzun vadeli adımları bir bütün içinde değerlendiren bir perspektifle bakıyoruz.
25 Öncelik Dönüşüm Programı ile ilgili olarak yaptığımız açıklamada, çalışmaların 3 aylık değerlendirmesini kamuoyuna sunacağımızı belirtmiştik, bu ayın ikinci yarısında, nisan sonuna doğru bu adımların ilk 3 aylık performansı konusunda bilgilendiren kapsamlı bir kamuoyu açıklaması yapacağız. Bu paketin üreticilerimize, sanayicilerimize, girişimcilerimize hayırlı olmasını diliyorum. Yeni istihdam alanları açması ve vatandaşlarımızın bereketli bir şekilde bunlardan istifade etmesini diliyorum."