Şehirlerin de hafızası vardır.. Unutmazlar..
Dokularına işlerler yaşadıklarını..
Bazen Şeker Fabrikası, bazen Atatürk Üniversitesi, bazen…
Ve kendilerine bakanla görenleri
Ve kendilerine yükselenlerle, kendilerinden yükselenleri ifşa ederler..
Doku doku….eser eser…
Ve şehirler unutmaz.
Ve şehirler..
Bir genel seçim arifesindeyiz yine…
Partilerde aday yoğunluğu yaşanıyor..
Herkes kendince ve her parti bünyesince iddialı..
6 milletvekili için halk sandığa gidecek 12 Haziran’da..
Erzurum’un 4 yıllık geleceği adına, umutlar, beklentiler oy olup sandığa atılacak..
Ve sonra..
Halkın hafızası, şehrin hafızasıyla birleştiğinde hizmetin nabzı; halkın hafızası şehrin hafızasından uzaklaştıkça sükutun nabzı atacak..
Sayılı günler gelip geçecek..
Ne ki Erzurum hatırlayacak..
Ve Erzurum hep aynı çağrıyı yapacak adaylara…
Şehrin vicdanını, halkın irfanını, Erzurum’un ruhunu aziz kılacaksan gel…
Yoksulun sızısını, yetimin acısını sezebileceksen gel..
Erzurum gerçeğini görebileceksen gel..
Göç muammasını çözebileceksen gel..
Erzurum’a kalkınma destanı yazabileceksen gel..
Yapacağın işlerle halkın yüzüne bakabileceksen gel..
Erzurum’da bir dadaş vakuru içinde, alnın açık yüzün ak gezebileceksen gel..
Dadaşlık üslubunu, Alvarlıca yaşatıp, Nene Hatun ruhunu yüce tutacaksan gel..
Halkın beklentilerini, nefsinin önüne koyabileceksen gel..
Hak divanında bir gün, aldığın vekaletin hesabını dümdüzce verebileceksen gel..
Esnaftan memuruna, işsizden çalışana, emekliden duluna, her Erzurumluyu özünden çok seveceksen gel…
Meclis’te Palandöken gibi duracaksan gel..
Ve hülasa..
Bu halka, bu mübarek şehre..
Ve Hizmet edebileceksen gel…
Ve duruşunla Erzurum olabileceksen gel…