GERMİYAN KONAĞI- CEMİLE GÜL SANAT GALERİSİ
Germiyanoğulları zamanında tarihinin en parlak devirlerinden birini
yaşamış olan Kütahya da, Beyliğin merkezi olması sebebiyle birçok mimari eserler inşa edilmiş, şair, edip ve fikir adamları bu şehirde toplanarak eserler kaleme almışlardır.
Bu konaklardan ikisi GERMİYAN KONAĞI adı ile restore edilmiş ve Kız meslek lisesi emekli öğretmenlerinden Cemile Gül adında bir hanım tarafından kiralanmış, bir tarafında geleneksel Kütahya yemekleri yapan şık bir restoran diğer tarafında ( ayrı kapıdan giriliyor) tek kelime ile muazzam bir sanat galerisi yapılmış.
Bu sanat galerisinde hem dışardan sipariş usulü çalışmalar var hem de hoca hanımın bu güne kadar derece almış el sanatları koleksiyonu var. Böyle bir koleksiyon ve böyle bir tanzim görmedim, Allah aşkına o tarafa yolu düşen sırf bu konakları görmek için Kütahya’ya uğrasın.
Milletvekili eşlerine muazzam motiflerle çalışılmış oda takımları insanın ağzını açıkta bırakacak güzellikte idi. El emeği olarak çok pahalı olan bu işlere sahip olabilmek için vekil olmak gerektiğini düşünüyorsunuz..
KINA GECESİ GELENEĞİ
Kütahya’da kına gecelerinde izzet ikram yok, gidenler görmüştür mutlaka tüm misafirler salona gelirken ellerinde birer tane bavulla geliyorlar. İçinde ne olduğunu merak ediyorsunuz. Çeşit çeşit renk ve desenlerle süslenmiş, çok farklı modellerde şalvar ve üzeri bluz olana takımlarla dolu bavullar. On-on beş dakikada bir hanımlar içerde soyunma odasına gidip kıyafet değiştirip salona geri dönüyorlar. Bu çok orijinal bir renk katıyor geceye. Kimsenin yemede içmede gözü yok, varsa yoksa modeller ve motifler.
ŞEHZADELER ŞEHRİ
Geçmişe bağlılığın bu derece kuvvetli olduğu Osmanlı döneminin ‘Şehzadeler Şehri’ Kütahya’da el sanatlarının bu kadar gelişmiş olmasının gerekliliğini fark ediyorsunuz. Tefe Başı, bindallı, eğrimli, çatkılı gibi isimler alan kıyafetler de bu tür atölyelerde hazırlanıyor.
2000 yılında Kütahya İl Kültür Müdürlüğünce hazırlanan Kütahya Evlerini Yaşatma Projesi, İl Genel Meclisince onaylanmış, Germiyan Sokak Rölöve- Restitüsyon- Restorasyon ve Çevre Tasarımı Projelerinin hazırlığına girişilmiş.
Merkez Pirler Mahallesi Germiyan Sokakta tescilli yedi taşınmaz İl Özel İdaresi kaynaklarından kamuya mal edilmiş, Sokak bütünlüğü içinde ele alınan projeye tescilli yapılar arasında kalan taşınmazlar da dahil edilmiştir.
Germiyan Sokağında bulunan konaklar
Germiyan Konağı
Vakıf Konağı
İrvasa Konağı
Seyhan Konağı
Şapçı Konağı
Karaca Konağı
Kurular Evi
Yılmazlar Evi
Şekerci Konağı
KÜTAHYA KONAĞI-YÖRESEL YEMEKLER RESTORANI
Burası restorasyon geçiren konaklardan birisi. Kütahya konağı, 1800'lerin sonunda Kütahya Yeşil camiyi yapan Rum ustalar tarafından yapılmış. Mimari projesini konağın baş hanımı Şerife Hanım çizmiş. Şerife hanım Demokrat parti dönemi belediye başkanı olan "sakallı" lakaplı Mehmet Özbilen'in ninesiymiş. Dönemin Kütahya milletvekili Adnan Menderes Kütahya Şeker fabrikasının açılışında 3 gece bu konakta kalmış. Zamanın belediye başkanı da bu evde oturmuş.
OSMANLI KONAĞI
19. yy Osmanlı mimarisi örneklerinden olan konak; 3 katlı, 5 odalı, cumbalı, tamamen ahşaptan yapılmış. Ev sahibinin gelen misafirin erkek veya kadın olduğunu anlaması için kapısında 2 adet orijinal kapı tokmağı bulunuyor. Konağın arkasında elma, armut, dut, ıhlamur, mürmer, erik ağaçlarının bulunduğu, dileyenlerin açık havada yemek yiyebildiği çay kahve içebildiği bahçesi var..
Aile 70'li yıllara kadar konakta yaşamış, daha sonra apartmanlara taşınmış, mirasçıları konağı satmış.
Restoran olarak yöresel ev yemeklerinin servis edildiği nezih bir mekânın işletmesini şahıs yapıyor. Kütahya da hiçbir konak resmi bir yerin adı altında çalışmıyor, hepsi şahıslar tarafından farklı amaçlarla kullanılıyor ve bu durumun çok iyi bir yöntem olduğunu gözlemliyorsunuz.
Sıkıcık Çorbasını, Dolamber ve Tosunum Böreklerini buralarda yemeyen bunları tattım demesin. Odalar tamamen tarihi dokuya sadık kalınarak döşenmiş, gerek yer sofraları gerek masalar size yemek yemeğe resmen davet ediyor. Yukarı katta ve terasta en çok ilgimi çeken pencere önleri ve dolapların camlı bölmelerini Folklorik Bebeklerin süslemeleriydi. Kütahya bu işi çok güzel başarmıştı.. Burada ve diğer tüm konakların odalarında yer alan dolapların kapak düğmeleri ve masa örtüleri kaymasın diye kullanılan tutaçlar bile porselenden çini motifleri ile süslenerek yapılmıştı.
ŞENGÜL HAMAMI- KÜTAHYA BELEDİYESİ- JEOLOJİ MÜZESİ
Size bir hamamın müzeye dönüştürüldüğünü gördünüz mü desem sanırım bazılarınız tebessüm edersiniz. Çünkü bizimde Yoncalıkta ki Tarihi Askeriye Hamamı restore edildi ama kapısına kilit vurulmuş bir şekilde boynu bükük gelip geçene bakıyor.
Özellikle Türkiye Yazarlar Birliği Erzurum Şubesi bu tarihi mekanı bir KÜLTÜR EVİ ne çevirmek istedi ama nerde o ufuk genişliği ki ‘olur’ diyelim de bir mekan kazanalım. Ya zaten biz Erzurumlular olarak öyle mekanlara falan da layık görülmüyoruz, hele gidin ellere bakın halkına nereleri layık görmüş neler yapmış.. ‘Erzurum’a gerek yok’ diye mi düşünülüyor acaba?
Hele gidin görün eller ne akıllar bulmuş, neler yapmış. Restorasyon sonrası 16.y.y. dan kalan bu tarihi mekan, yerel ve ulusal bazda yer altı zenginliklerimizin tanıtılması ve sergilenmesi amacıyla ŞENGÜL HAMAMI- KÜTAHYA BELEDİYESİ- JEOLOJİ MÜZESİ olarak ziyaretçilere açılmış. Adamlar Külhan deposunu kömür madenlerini temsil eden minyatür bir maden işletmesine çevirmişler. Burada yeryüzünde bulunan 105 çeşit element ve bu elementlerin oluşturduğu tüm mineraller (yaklaşık 3.500 adet) ve bunların meydanına getirdiği kayaçlar, kayaçların oluşturduğu yapıların tüm dünyada ve Kütahya da ki örneklerini toplayıp ziyaretçilerin bilgilerini sunmuşlar.
JEOLOJİ MÜZESİ
Kütahya’da ve ülkemizde ham, yeni mamul ve ürün olarak, deterjandan, mücevher taşlarına, yapı malzemelerinden uzay yakıtına kadar neler yapıldığı ve daha neler yapılabileceği sergilenmiş. Gençlere hedef gösterilmiş, yatırımcılara kaynaklar tanıtılmış.
Restorasyonun tamamlanmasından ‘Kütahya Belediyesi Jeoloji Müzesi’ olarak hizmete açılmış.
Ah hamamcı bu hamama güzellerden kim gelir
Ah ne bileyim ay efendim
Günde yüz bin can gelir
Ardında cariyesiyle, Önünde sultan gelir,
Hamam müzeyi gezdikçe Kütahya ya ait bu türküler yankılanıyor kulaklarınızda. Tüm kurnalarda Kütahya kültürüne ait eşyalar var. Havlular, hamam tasları, yöresel sabunlar, keseler, nalınlar v.s.
Gezdikçe göreceksiniz, yıkılmaya yüz tutmuş bir tarihi yapının gelecek kuşaklara aktarılması nasıl oluyormuş. Hem de bir hamamın otantik ortamında yeraltı kaynaklarının sergilenmesi, tanıtılması bir yerel yönetimin başardığı farklı bir güzellik olarak karşımıza çıkıyor. Kütahya Belediyesine ait bu orijinal eser Türkiye de ki yerel yönetimlere ait tek örnek olma özelliğini de taşıyor.’ İyi şeyler yap canımı iste’ derler ya billahi öyle..
DEVAM EDECEK