Türkiye bundan 10 yıl önce, büyük bir afetle karşı karşıya kaldı.
Deprem ülkesi olduğumuzu bir kez daha hatırladık ancak bunun bilançosu çok ağır oldu.
18 bini aşkın insanımız hayatını kaybetti; geride kalanların acıları ise tarifsizdi.
Türkiye, yüzölçümünün yüzde 90'ı, nüfusunun yüzde 95'i deprem riski altında olan bir ülke.
Dünyanın en aktif deprem kuşaklarından birinde yer alan Türkiye, 1900 yılından bu yana 90 büyük depremle sarsıldı. Ve resmi verilere göre 82 bin 372 kişi hayatını kaybetti.
En yıkıcısı, 1939 yılında 32 bin 962 kişinin öldüğü Erzincan depremiydi.
1942 ve 1945 yılları arasında Tokat, Samsun ve Bolu'daki depremlerde toplam 11 bin kişi can verdi. Varto'da 1966 yılında 2 bin 396, Kütahya'da 1970 yılında bin, Diyarbakır'da 1975 yılında 2 bin 385 kişi hayatını kaybetti. İzleyen yıllarda da, Van , Erzurum, Kars ve Erzincan'da yaşanan depremlerde 6 binin üzerinde vatandaşımız öldü.
VE 17 AĞUSTOS..
Ve, 17 Ağustos 1999... Gölcük merkez olmak üzere bütün Marmara sarsıldı.
7,4 büyüklüğündeki deprem 18 bini aşkın can kaybı ve 20 milyar dolar zararla, yüzyılın en büyük felaketlerinden biri olarak tarihe geçti. Deprem adeta yeraltından çıkıp kamuoyu gündemine oturdu.
Depremde bilinçlenmenin önemi büyük. Marmara depremi sonrası başlayan Mahalle Afet Gönüllüleri yapılanmasının yaygınlaşması da hayati önem taşıyor.
DEPREME HAZIRLIKLI OLMAK BİLİNCİ
Mahalle Afet Gönüllüleri (MAG) Vakfı Genel Müdürü Mustafa Elvan Cantekin, "Beş maddeden oluşan temel bilgiler ilk yardım arama kurtarma yangına müdahale afet psikolojisi ve afet bilinci konularını içeren 36 saatlik eğitim programı var...Vakfımızın 212 2965490 numaralı telini arayabilirler ve internet sitemiz var mag.org.tr başvuru yapabilirler" dedi.
Mahalle Afet Gönüllüleri şimdilik sadece Kocaeli, Yalova, İstanbul ve İzmir'de örgütlü. 74 mahallede toplam 3 bin 120 gönüllü var. Önlemler öncelikle insana dair. Ancak işin bir de maddi boyutu var. Yani deprem sonrası oluşabilecek zararınızı nasıl karşılayacaksınız.
DASK SÜRECİ
DASK Yöneticisi Okan Utkueri ise konuyla ilgili olarak şunları söyledi: "10 yıllık süreçte, şu anda geldiğimiz son noktaya baktığımızda, 3 milyon 400 bin yaklaşık konutun deprem sigortasına sahip olduğunu görüyoruz. Bu açıdan bakıldığında oldukça sevindirici. Ama toplam yaklaşık 13 milyon adet konutun zorunlu deprem sigortası kapsamına girdiğini varsayıyoruz, hesaplıyoruz. Dolayısıyla henüz yüzde 25 düzeyinde bir sigorta oranı var. Daha henüz ulaşamadığımız çok ciddi bir kitle var."