SAMET ÖZÜNAL(GHA) – Ziraat Mühendisleri Odası Erzurum Şube Başkanı Okan Demir, Nişasta Bazlı Şeker (NBŞ) kotasının düşürülmesi çağrısında bulundu. Demir, “NBŞ yüzünden hem sağlığımız, hem de ekonomimiz darbe yiyor.” dedi.
DEMİR’İN AÇIKLAMASI
Nişasta Bazlı Şeker kotasına bir tepki de, Ziraat Mühendisleri Odası Erzurum Şube Başkanı Okan Demir’den geldi. NBŞ kotasının düşürülmesi çağrısında bulunan Demir, bu gidişle hem insan sağlığının, hem de ülke ekonomisinin yara alacağını dile getirdi.
Şeker Kurumu’nun göreve başlamasından sonra şeker pancarı üretiminin 12,4 milyon tona kadar gerilediğini, 2010 yılında ise üretimin 17 milyon ton olarak gerçekleştiğini kaydeden Okan Demir, pancarın faydalarını şöyle sıraladı: “Ülkemizde şeker fabrikaları kurulu kapasitelerinin oldukça altında çalıştırılmaktadır. Bu gerilemeye paralel olarak şeker pancarı üretici sayısı da 2003 yılında 460 binden 2008 yılında 209 bin kişiye gerilemiştir. Üretimi sınırlandırılan şeker pancarı tarımının oldukça fazla yararı bulunmaktadır. Şeker pancarı ekonomiye sağladığı katkı bakımından endüstri bitkileri içinde ikinci sırada yer almaktadır. Dolayısıyla çiftçiye de en çok kazandıran ürünlerden biridir. Münavebede kendinden sonra ekilen bitkiye verimli bir tarla bırakır; hububatta yüzde 20’lik verim artışı sağlar. Münavebe bitkisi olması dolayısıyla polikültür tarımın yerleşmesini sağlamıştır. Yarattığı yük hacmiyle taşımacılık sektörü için büyük bir pazar oluşturur. Pancar ekiminin ileri teknoloji gerektirmesi, üreticilerin bilgi ve görgü düzeyini arttırmıştır; modern tekniklerin tarıma girmesini sağlamıştır. Ülkemizde gerçek anlamda ilk kooperatifleşme şeker pancarı üretimi sayesinde gerçekleşmiştir. Pancar tarlası aynı büyüklükteki ormana göre üç kat fazla oksijen sağlar. Pancar tarımı buğdaya göre 13, mısıra göre 8, ayçiçeğine göre 5 kat daha fazla istihdam sağlar. Bu yönüyle kırsal alandan kentlere göçü önler. Yan ürünleri olan pancar posası ve melas ile pancarın baş ve yaprak kısmı hayvan yemi olarak kullanılmaktadır. Şeker pancarı ve sanayi ülkemizde yılda yaklaşık 3 milyar dolar katma değer yaratmaktadır. Şeker fabrikaları bulundukları birçok ilde tek sanayi tesisleridir. Şeker fabrikaları 20 binden fazla insana istihdam sağlarken, 6 NBŞ fabrikası sadece bin kişiyi istihdam etmektedir. Şeker fabrikaları, kuruldukları illere tiyatroların gelmesine de aracılık etmişlerdir. Mısırdan elde edilen NBŞ, ülkemizde son günlerde insan sağlığına olumsuz etkileri yönüyle tartışmaların merkezine oturmuştur. 27 üye ülkeye sahip AB‘de ortalama 700 ile 800 bin ton NBŞ üretilirken, Türkiye tek başına her yıl bu miktarın yarısına yakın miktarda NBŞ üretmektedir.”
//NİŞASTA BAZLI ŞEKER (NBŞ) YÜZÜNDEN TÜRKİYE’NİN UĞRADIĞI KAYIP…
AB’nin en büyük şeker pancarı üreticileri Fransa ve İngiltere şekerini tamamıyla pancardan üretirken, Almanya’da NBŞ kotasının yüzde 2,5, Polonya‘da ise yüzde 3,9 olduğunu anlatan Okan Demir, “Türkiye, Fransa ve Almanya‘nın ardından Avrupa‘nın üçüncü en büyük şeker pancarı üreticisi konumunda olup NBŞ kotası genellikle yüzde 15 olarak kullanılmaktadır.
Türkiye şeker pancarını tamamıyla kendi iç üretimiyle karşılamakta, mısırı ise hemen her yıl 500 bin - 1 milyon ton civarında dışarıdan almaktadır. Şeker pancarı tarımı ve sanayinin ülke ekonomisi ile sosyal ve kültürel hayata katkıları yanında şeker pancarı üretiminde kendimize yeterlilik, mısır üretiminde ise yetersizliğimiz göz önüne alındığında mantığın ve aklın seçmesi gereken yol şeker pancarı ile şeker ihtiyacımızın karşılanmasıdır. AB, bilimin yanında aklını ve mantığını kullanarak şeker üretimini gerçekleştirmektedir. Bu nedenledir ki Türkiye 17 milyon ton şeker pancarı üretir fabrikalarını tam kapasite çalıştırmazken Fransa 35 milyon ton, Almanya 26 milyon ton şeker pancarı üretmektedir. Şekerimizi üretme kararımızı verirken dışarıdan aldığımız mısırın GDO‘lu olma ihtimalinin çok yüksek ve NBŞ elde edilmesinde nişastanın parçalanması sırasında kullanılan enzimlerin yurt dışından alındığını, ayrıca genetiği değiştirilmiş bakterilerden elde edildiğini de göz ardı etmemek gerekir. GDO‘ların insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri her platformda bağımsız bilim insanlarınca dile getirilmektedir. Bunun yanında NBŞ‘lerin insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri konusunda Sağlık Bakanlığı harekete geçmiş ve "Bilim Kurulu"nu konuyu incelemek üzere toplamıştır. Özetle, akıl ve mantıkla desteklenmesi olanaksız olan fruktoz kotası artırımları bir yandan toplum sağlığını olumsuz yönde etkilerken diğer yandan da ülkemizde önemli bir geçim kaynağı olan şeker pancarı tarımının geriletilmesi anlamına da gelmiş olacaktır. Bir tarım ve endüstri kolu olmanın yanı sıra kurulduğu yörelere önemli bir kültür aşısı da yapan şeker endüstrisinin zayıflatılarak ortadan kaldırılması ülkemiz insanın sağlığına da, ekonomisine de zarar vermiş olacaktır.” diye konuştu.