Rus Şair ve Yazar Aleksander Sergeyeviç Puşkin’in, “Erzurum Yolculuğu” adlı eserindeki gravürler arasında, Erzurum’un Hasankale ilçesi de bulunuyor. Hasankale ile ilgili resim ve gravür sayısının az olmasına gerekçe olarak; gezginlerin ve sanatçıların bu yerleşim merkezinde az kalmaları ya da transit geçmiş olmaları gösterilirken, Puşkin’in “Erzurum Yolculuğu” adlı eserinde, ilçeye ait ilginç bir gravüre yer veriliyor.
//HASANKALE GRAVÜRÜ
Kime ait olduğu belli olmayan gravürde, Hasankale Çayı’nın oldukça geniş bir yatağa sahip olduğu anlaşılırken, o dönemin yapı şekillerine dair ipuçları da veriliyor. Tablolaştırılan gravürde, hakim akarsunun Hasankale Çayı olduğu görülürken, sol tarafta ise, tahrip edildiği izlenimini veren köprü kalıntıları göze çarpıyor. Akarsuyun ortasında kalan köprü ayaklarının tamamen harabe vaziyette olduklarının görüldüğü gravürde, Hasankale kaplıcalarının ilginç yapı şekilleri de dikkat çekiyor. Bacalı binaların hemen hepsinde çatıların olduğunun anlaşıldığı tabloda, çatıların ise beş sıra üstlükle kapatıldığı görülüyor. Binaların arkasındaki ağaçlık alanların kaleye hakim olduğu görülürken, tabloda ayrıca, yerleşim merkezindeki Kale de, apaçık izlenebiliyor. İki sıra halinde, tabloya göre sağ ve sol istikamette uzanan dağlar dikkat çekerken; çizimde, Hasan Dağı da görülüyor.
//RUS ORDULARI, HASANKALE’DE BEKLEMİŞ…
Rus Yazar Puşkin, “Erzurum Yolculuğu” adlı eserinde, Rus ordusundan bir kısım askerin Hasankale’de konakladığını bildirirken, askeri hareket emrinin burada beklendiği bilgisini veriyor. Bu bekleyiş süreci içerisinde Hasankale’de bazı incelemelerde bulunma fırsatı yakaladığını anlatan Puşkin, eserinde, Hasankale’deki kaplıcalarla Tiflis’teki meşhur ılıcaların karşılaştırmasını da yapıyor. Değerlendirmesinde, Hasankale’deki kaplıcaları, Tiflis’teki kaplıcalara nazaran daha basit bulduğunu ifade eden Puşkin, suyun sıcaklığını da, yine aynı şekilde nitelendiriyor. “Erzurum Yolculuğu” adlı eserinde, Hasankale’deki kaplıcalarda yüzme ve banyo yapma imkanı bulduğunu aktaran Puşkin, civar halkının, söz konusu kaplıca sularının şifalı olduğuna dair görüşlere sahip olduklarını dile getiriyor. Puşkin’in Erzurum’daki gözlemleri, tarih, sanat ve gezi edebiyatı açısından büyük önem taşırken, günümüze ışık tutması bakımından da, önemli bir kaynak olarak değerlendiriliyor.