AHMET TOPAL (İHA) –
Milletin anayasa konusunda verdiği mesajın tartışılamayacağını dile getiren Başbakan Erdoğan, "Milletimiz yönetimi bir daha kimseye vermek istemiyor. Söz hakkı sadece milletin olsun istiyor" diyerek, devletin hiçbir surette milletten esirgenmemesi gerektiğini kaydetti. Başbakan Erdoğan, Meclis'in milletten aldığı yetkinin hakkını vereceğini söyleyerek, "Türkiye Büyük Millet Meclisi 91 yıllık tecrübesi ile yeni bir anayasa yapma gücüne sahiptir. Yeter ki yüz yüze konuşalım" diye konuştu.
KIZILCAHAMAM KAMPI
AK Parti'nin Kızılcahamam kampının kapanışında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Beşir Atalay'a "Köstebek" diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na cevap verdi. Erdoğan, "Kaç defa içi boş dosyaları elinde salladın. Sayın Atalay için salladığın dosyayı, daha önce benim Kayseri Belediye Başkanım için de sallamıştın. Sayın Yazıcı için de sallamıştın. Gerçek ortaya çıktığı zaman da 'Bir köstebek beni aldattı' dedin. Özür dilemedin. Defalarca denediğin bu yöntemden artık vazgeç. Ya vazgeç ya da kılavuzunu değiştir. Yanlış kılavuz seçiyorsun" dedi.
AK Parti'nin Kızılcahamam'daki 18. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı sona erdi. Kampın kapanış konuşmasını yapan Erdoğan'ın konuşmasında ise en sert cümleler CHP lideri Kılıçdaroğlu'na yönelik oldu. Konuşmasına kampı değerlendirerek başlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin istişare üzerine kurulmuş bir parti olduğunu belirterek, Kızılcahamam kampının faydalı geçtiğine inandığını belirtti. 18. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda 3 gün boyunca milletvekilleri ve kurucu üyeleri ile MKYK
üyeleri ile birlikte bir şölen havasında kendilerini yenilediklerini belirten Erdoğan, kampta bazı bakan, genel başkan yardımcısı ve bazı milletvekillerinin kendi alanlarıyla ilgili sunumlar yaptığını ifade etti. Sabah 09.30'dan 13.30'a kadar bakanların da katılımıyla milletvekillerinin sorunlarını dinlediklerini belirten Erdoğan, 37 milletvekilinin kendilerine sorular yönelttiğini söyledi. "Bu aile atmosferi altında bir kez daha gördük ki, AK Parti Türkiye'ye 9 yılda kazandırdıklarına yenilerini eklemek
için durmak yok, aynen yola devam" diyen Başbakan Erdoğan, kampın gündem maddelerinden en önemlisinin "anayasa" olduğunu vurguladı. "Muasır medeniyet hedefimizin gerçekleşmesi yeni bir anayasa" diyen Başbakan Erdoğan, "Milletimizin bu beklentisini karşılamamızın tam zamanıdır" dedi.
"91 YILLIK MECLİSİMİZ ANAYASA YAPMA GÜCÜNE SAHİPTİR"
Milletin anayasa konusunda verdiği mesajın tartışılamayacağını dile getiren Erdoğan, "Milletimiz yönetimi bir daha kimseye vermek istemiyor. Söz hakkı sadece milletin olsun istiyor" diyerek, devletin hiçbir surette milletten esirgenmemesi gerektiğini kaydetti. Başbakan Erdoğan, Meclis'in milletten aldığı yetkinin hakkını vereceğini söyleyerek, "Türkiye Büyük Millet Meclisi 91 yıllık tecrübesi ile yeni bir anayasa yapma gücüne sahiptir. Yeter ki yüz yüze konuşalım" diye konuştu.
Marjinal ön kabullerle meşruiyet zemininden ayrılmamak gerektiğini söyleyen Erdoğan, millete verilen sözün yerine getirilmesi gerektiğinin altını çizdi. "Adalet mülkün temelidir" sözünü artık mahkeme duvarlarında bırakmamak gerektiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, burada mülkün devlet olduğunu, bu devletin ise millete ait olduğunu vurguladı. Bu ülkede kimsenin kiracı olmadığını söyleyen Başbakan Erdoğan, "Bu ülkede herkes ev sahibidir" diyerek, "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözünün de artık Meclis'in duvarını süsleyen bir yazı olmaktan çıkması gerektiğini dile getirdi. Konuşması sırasında AK Parti'nin bir dünya partisi olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, dünyanın neresinde bir mazlum varsa orada AK Parti'nin olduğunu söyledi. Başbakan, AK Parti milletvekillerinin de sadece bölgesinin vekili olmadığını, Türkiye'nin bir ucundan diğer ucuna kadar olan bütün bölgelerin milletvekili olduğunun altını çizdi.
"TÜRKİYE'Yİ DÜZE ÇIKARDIK"
"2002 yılında devraldığımız Türkiye her haliyle iflas etmiş bir Türkiye'ydi" diyen Başbakan Erdoğan, "Milletimizle birlikte harekete geçtik, adeta tırnaklarımızla kazıya kazıya tekrar o tepeye tırmandık. En sonunda Türkiye'yi düze çıkardık. Bundan sonra bir kar topu değiliz, artık bir çığız. Ve bu çığ artık büyüye büyüye yoluna devam edecektir" dedi.
Türkiye dünyanın onuncu büyük ülkesi olacak
Türkiye'yi dünya ülkeleri arasında ilk 10'a sokmakta kararlı olduklarını vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Türkiye tarihi, insanlarıyla, kaynaklarıyla, henüz tamamı harekete geçirilmemiş veya geçirilememiş potansiyeliyle büyük bir ülkedir. Bölgesinde lider, dünyada ağırlığı tartışılmaz bir liderdir. Avrupa'da, Amerika'daki, Brezilya'da yaşayanlar bunu biliyor. Ama bu ülkede yaşayan bazı köhne zihniyetler bunu göremiyor. Ama Türkiye büyüdükçe, onlar küçülüyor. Ülkemizin itibarı yükseldikçe, onların başı yere düşüyor. Halkın umudu büyüdükçe onlar bunalıma giriyor. Küçük düşüyorlar. Milletle aralarındaki duvarı aşamıyorlar. Asabileşiyor, zaman zaman saldırgan hale geliyorlar."
CHP’YE YÜKLENDİ
"Bu ülkenin altına senelerce korku tünelleri kazan köstebek zihniyetlere avukatlık yapanlar, yıllardır dosya işportacılığı yapanlar, siyasi geleceklerini teminat altına alamayacaklarının farkında olsun. Allah'a şükür ki, attıkları taş her defasında kendi başlarına düşüyor, yine düşecek" diyen Başbakan Erdoğan, konuşması sırasında ana muhalefet partisi CHP'ye de yüklendi. "Zaman zaman böyle muhalefete can kurban dediğim oluyor ama, üzülüyorum" diyen Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bizim muhalefet son günlerde yine kara propaganda peşinde. İsim vermeyeceğim ama zaten robot resminden siz tanıyacaksınız. Biri çıkmış siyasetin kirlendiğinden söz ediyor. Biri çıkmış siyasetin kirlendiğinden bahsediyor. Yahu insan biraz haya eder. Bunu yapan insan, bütün Türkiye'nin duyduğu kendi partisinin belediye başkanının ifadesiyle, ses kasetlerini hep beraber dinledik. 'Yamyamları doyuramıyorum' diyen kendi belediye başkanının sesini duyar da ses verir. Hani senaristin biri sana 'hafiye rolünü oynarsan başrol olursun' dedi ya, sen bu rolü benimsedin ya, kaç defa içi boş dosyaları elinde salladın. Sayın Atalay için salladığın dosyayı, daha önce benim Kayseri Belediye Başkanım için de sallamıştın. Sayın Yazıcı için de sallamıştın. Gerçek ortaya çıktığı zaman da 'bir köstebek beni aldattı' dedin. Özür dilemedin. Defalarca denediğin bu yöntemden artık vazgeç. Ya vazgeç ya da kılavuzunu değiştir. Yanlış kılavuz seçiyorsun."
BAKAN YARDIMCILIĞI
Konuşması sırasında bakan yardımcılığı konusuna da değinen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şunları söyledi: "Burada bir konuyu tabi özel olarak vurgulamam lazım. Bizlere birçok yazılı sorunlar iletildi. Bakan yardımcılığı kurumunu sadece bunların takibi ve çözümü için tesis ettik. Rahat rahat benim her milletvekili arkadaşım, siyasetin içinde olan her kardeşim, vatandaşım bakan yardımcılarına ulaşacaklar. Bakan yardımcıları tek çalışmayacak, yanlarında yine olanlar olacak. Milletvekili arkadaşlarım hem kendi dilinde sıkıntıları minimize etsin, eğer partiden geliyorsa parti oradaki çalışmaları minimize etsin diye böyle bir kurumu tesis ettik ve inşallah bundan beklediğimizi de Allah'ın izniyle alacağız. Şu anda bana verdiklerinizi ben bakan arkadaşlarımıza, bakan yardımcısı arkadaşlarımıza göndereceğim."
Başbakan Erdoğan, kampın kapanış konuşmasının ardından kampın yapıldığı otelden ayrılmadı. Bakanlar otelden ayrılırken, Merkez Yönetim Kurulu üyeleri Başbakan Erdoğan başkanlığında kampın yapıldığı otelde toplantıya başladı.