ERZURUM gazetesi
Bir yaşındaki oğulları Kerem Can ellerinden alınan Faysal ve Filiz Yalçın çiftinin feryatları yankı buldu. Anne ve baba, bakıcı ailenin yanında kalan Kerem Can'ı artık her gün görebilecekler.
Bir yaşındaki oğulları Kerem Can ellerinden alınan Faysal ve Filiz Yalçın çiftinin feryatları yankı buldu. Bochum Gençlik Dairesi anne ve babanın, bakıcı ailenin yanında kalan Kerem Can'ı her gün görebilmesine izin verdi. Gençlik Dairesi bu kararı bakıcı ailenin Kerem Can'ın son derece huzursuz olduğunu, sürekli ağladığını ve psikolojisinin bozulduğunu bildirmesi üzerine aldı. Bir buçuk aydır bakıcı ailede kalan Kerem Can'ı ailesi şimdiye kadar haftada iki gün görebiliyordu. Bochum Aile Mahkemesi de Yalçın ailesi ile Gençlik Dairesi arasında 3 Mart'ta görülecek davanın tarihini 17 Şubat'a aldı. Mahkemenin duruşmayı erkene almasında Hattingen Rehabilitasyon Merkezi'nin bu sürecin uzamasının Kerem Can'ın sağlık durumunu olumsuz etkileyebileceği yönündeki raporu etkili oldu. Gelişmelerin kendilerini sevindirdiğini belirten baba Faysal Yalçın, "Umarız yapılan bu yanlıştan kısa sürede dönülür ve oğlumuz Kerem Can bize iade edilir. Çocuğumuzu her gün görebilmek güzel. Bunun yanı sıra çocuk çok huzursuz olursa, günün her saatinde bakıcı aile bizi arayarak herhangi bir yerde görüşüp, çocuğumuzu teselli edebileceğimizi söyledi" diye konuştu.
KEREM CAN NEDEN BAKICI AİLEYE VERİLMİŞTİ?
Almanya'nın Bochum kentinde yaşayan Erzurumlu Faysal ve Filiz Yalçın çiftininin bir yaşındaki çocukları Kerem Can, 23 Aralık 2010 tarihinde evde Oyun oynarken kafasının üzerine düştü. Aile, bir süre ağladıktan sonra uyumaya başlayan ve boynunu tutmakta zorluk çeken Kerem Can'ı Gelsenkirchen'deki hastaneye götürdü. Hastanede çocuğun beyin kanaması geçirdiği tespit edildi. Bunun üzerine Kerem Can ambulans helikopterle Essen'deki kliniğe götürüldü. Burada ameliyat edilen çocuk iki hafta hastanede kaldıktan sonra Hattingen'e küre gönderildi. Gençlik Dairesi kürde babasıyla birlikte kalan Kerem Can'ı alarak Alman bir bakıcı aileye verdi. Çünkü doktor raporlarında çocuğun düşerek bu şekilde yaralanmasının mümkün olmadığı, itilmiş olabileceği belirtiliyordu.