Başbakan Davutoğlu, "Konut kredilerinde mecburi olarak yatırılan yüzde 25 peşinatı biriktirmek için açılan her hesaba, devlet yüzde 15-20 nispetinde katkıda bulunacak. 'Ben konut almak için para biriktiriyorum' diyen bir vatandaş, bankada bir hesapta para biriktirmeye başlarsa konut aldığı anda hesapta ne kadar biriktirmişse devlet ona yüzde 15 katkıda bulunacak" dedi.
YAPISAL DÖNÜŞÜM
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara Palas'ta düzenlediği basın toplantısında ekonomide yapısal dönüşüm programının son bölümünü açıkladı. Bugün sekiz alanda dönüşüm programının açıklanacağını belirten Davutoğlu, "Bunun takibi kesinlikle bir şekilde kağıt üzerinde kalacak bir çalışma değil. Takip izleme mekanizmalarımız da devreye girdi. 3 ayda bir bürokratik, 6 ayda bir Bakanlar Kurulu'yla takip. Bu reform paketleri Ankara'da kaldığı zaman hasıl olmuyor. Kalkınma Bakanlığı'nın koordinasyonuyla önemli merkezlerimizde (koordinasyon merkezleri) bu programlarını anlatacak çalışma yürüteceğiz. İki yönde mekanizma kuruluyor. Birincisi, yerel aktörlerin bu programı benimsemelerinin önünü açacağız. Uluslararası alanda da bunun bilinmesi önemli. Finans kuruluşlarıyla uluslararası alanda sektörel dönüşüm programının tanıtımını yapacağız, Japonya'da, Çin'de, Hindistan'da yükselen havzalarda bu çalışmaları yürüteceğiz" ifadelerini kullandı.
İŞGÜCÜ PİYASASININ ETKİNLEŞTİRİLMESİ PROGRAMI
İşgücü piyasasının etkinleştirilmesi programında işsizler, kayıtdışı çalışanların hedef olduğunu belirten Davutoğlu, "Kariyer ve aile arasında tercih yapmasının önüne geçeceğiz. Programla kadınların işgücü katılım oranını her yıl bir puan artırmayı hedefliyoruz. Çocuk sahibi kadınlarımızın esnek çalışma biçimlerini yaygınlaştırmayı planlıyoruz. 43 adet eylem planı var. Çalışanların kadın-erkek fırsat eşitliği bilincini artıracak etkinlikler yapacağız. Aktif işgücü programlarına ilişkin izleme ve değerlendirme merkezi kuracağız. Aktif işgücü programlarına ilişkin yerinde istihdam gerçekleştirmeye çalışacağız. Uzaktan eğitim sistemi kuracağız. Kıdem tazminatı için gerekli mevzuat düzenlemesi yapılacak. İşsizlik fonundan yararlanmak için çalışma sistemleri daha esnek hale gelecek. Sosyal yardım istihdam bağlantısı bilgi sistemini geliştireceğiz. Artan sosyal yardımların istihdamı bazen olumsuz etkilediği konuları var, sosyal yardımla istihdam arasında bağlantı kuracağız. Sosyal yardım alanlarını özel sektörler de belli bir teşvik uygulanacak. " şeklinde konuştu.
TEMEL VE MESLEKİ BİLGİLERİ GELİŞTİRME PROGRAMI
Temel ve mesleki bilgileri geliştirme programıyla eğitimin tüm kademelerinde temel hücreleri artırmayı planladıklarını anlatan Davutoğlu, "Eğitim için insan unsuru işgücü piyasasına giriyor, apayrı bir alan. Sınıflardan fabrikalara uygulamalara geçtiğinde sudan çıkmış balık gibi bu şekilde yaşanan sıkıntılar. Onun için bu önemli bir alan. Uygulamaları eğitimi yaygınlaştırarak okul ve işyeri bağlantısını güçlendireceğiz. Mesleki eğitimde özel sektörün rolünü güçlendirecek odalara daha çok destek vereceğiz. Mesleki eğitimi işgücü piyasasının ihtiyaçlarına göre planlayacağız. İki sömestr uygulamalarını yaygınlaştıracağız, 8 ay eğitim görüp 4 ay eğitimin dışında geçirip, sosyal uyum gibi bir düzenleme planlıyoruz. Mesleki ve teknik okul kurumların atölye ortamlarını geliştireceğiz. Eğitimin tüm kademelerini güncelleyeceğiz. Rehberlik sistemini bireysel yetenekleri öne çıkartacak şekilde geliştireceğiz. Halk eğitim merkezlerini hayat boyu öğretim merkezlerine dönüştüreceğiz. Eğitim müfredatını bir gence en az bir sanat ve spor alanında, bunların eğitimin de bir parçası olarak telakki edilip teşvik edilmesi lazım. Sanat faaliyetlerine yönelik ilgide ruhi ve zihinsel gelişim arasındaki irtibatı yakalamak gerekiyor" ifadelerini kullandı.
NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜ İÇİN ÇEKİM MERKEZİ PROGRAMI
Üçüncü programın nitelikli insan gücü için çekim merkezi programı olduğunu belirten Davutoğlu, "Yükselen bütün ülkelerde tarih boyunca mutlaka gözlenen husus nitelikli insan gücü artar, düşen yerde de azalır. Özellikle son dönemde gördüğümüz önemli bir eğilim Türkiye'den 28 Şubat'ta kaçan nitelikli insan gücü, 12 Eylül'de de olmuştur, üniversiten atılan öğretim üyeleri şimdi tersine yurtdışındaki iyi eğitim görmüş insan unsuru Türkiye'ye dönmeye çalışıyor. Ortadoğu ülkelerindeki istikrarsızlık Türkiye'ye dönük kaliteli insan unsuru daha iyi şartlarda bilimde nasıl sürdürürüm kaygısını içeriyorlar. Bu programla başta yurtdışındaki vatandaşlarımız olmak üzere cazibe merkezi haline getireceğiz. Bu çerçevede 45 eylem var. İş piyasasında, Ar-Ge merkezlerinde ihtiyaç alanlarını belirleyeceğiz. İş, yatırım, çalışma eğitim ve kültür ortamının yurtdışında tanıtımı artırılacak. Dış tanıtıma önem vereceğiz. AB katılımına yönelik çalışmaları artıracağız. AB ile geliştirdiğimiz çerçeve programını çevre bölgelerle gerçekleştireceğiz. Üniversitelerde yabancı öğrenci sayısını artıracağız. Türkiye'de yabancı öğrenci sayısının artırılmasını teşvik edeceğiz. Nitelikli insan gücü için çalışma izni turkuaz kart sistemi ile özellikle gelmelerini arzu ettiğimiz kişiler için ara alan oluşturacağız. Türkiye'de rahat kalacaklar, vatandaş olmadan belli haklardan istifade ederek böylece en kaliteli insan unsurunun Türkiye'ye gelişini temin edeceğiz" diye konuştu.
SAĞLIKLI YAŞAM VE HAREKETLİLİK PROGRAMI
Sağlıklı yaşam ve hareketlilik programı hakkında bilgi veren Davutoğlu, öncelikle insanları hasta yapmamanın alanlarının bulunması ve paradigmanın değiştirilmesi gerektiğini ifade etti. Davutoğlu, "Bir tek mekanın artmasını teşvik edeceğimiz alan eğitim alanı. Öyle bir sağlık alanını yerleştirelim ki hastanelere ihtiyaç olmasın. Bu çerçevede koruyucu hekimliği öne çıkaran sağlık paradigmasına geçmek şart. Sağlıklı yaşamın altyapısının oluşturulması, sağlıklı nesiller sahibi olmak gelecek on yıllarda. Bu programla tütün kullanımı, alkol bağımlılığıyla mücadele. Yapmayı planladığı şey, beslenme kültürünü geliştirmek, hareketli yaşam, gıda güvenliğini artırmak. 57 adet eylem var. " dedi.
YERELDE KURUMSAL KAPASİTENİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROGRAMI
Yerel idareleri destekleyeceklerine dikkati çeken Davutoğlu, "37 adet eylem bulunmaktadır. Daha sık aralıklarla belediye hizmetlerinin etkinliğini denetleyeceğiz. Mahalli idarelerin yapıların güçlendirilmesine yönelik kuralları güçlendireceğiz. Büyükşehir belediye tecrübesi yeni bir tecrübe ve biz AK Parti büyükşehir belediyeleriyle yaptığımız toplantılarda tespit ettik ki bu tecrübeleri yaşayanların tecrübeleri daha rahat aktarılıyor. Kent konseylerinin çalışma sistemlerini gözden geçireceğiz. Yerel yönetimlerde insan kaynakları yönetimi sistemini kuracağız. Valiliklerde nitelikli istihdamı sağlayacağız. Üniversiteler başta olmak üzere yerelde proje geliştirme kapasiteni güçlendireceğiz. " diye konuştu.
REKABETÇİLİĞİ VE SOSYAL UYUMU GELİŞTİREN KENTSEL DÖNÜŞÜM PROGRAMI
Kentsel dönüşüm programının Türkiye için zorunlu olduğun vurgulayan Başbakan Davutoğlu, “Bu programla şehirlerimizin yaşam kalitesini artırmayı planlıyoruz. Organik şehir kültürümüz küreselleşen hayat içinde zarar görmeye başladı. Sitelerde insanların birbirinden ayrı yaşamaları, gayriinsani durum. Her odada internetle ailenin birbirinden kopması ruhi sıkıntılar da yaşatıyor. 36 eylem planı var. Kesinlikle rant vergisi değil, vergi kazanılmış emek ve üretimden alınmış bir husustur. Sadece imar plan değişikliğinden kaynaklanan değer artışıyla ilgili bir durum. Kentsel dönüşüm alanlarında hakların devrine ilişkin gayrimenkul sertifikası geliştireceğiz. Kentlerin tarihi kültürünü ortaya çıkaran çalışmalar yapacağız. Afet riskine karşın kültür varlıklarına ilişkin tedbirler alacağız. Piyasaya arzedilen uygunsuz ithal ürünleri engelleyeceğiz” dedi.
KALKINMA İÇİN ULUSLARARASI ALTYAPININ GELİŞTİRİLMESİ PROGRAMI
Kalkınma için uluslararası altyapının geliştirilmesi programında 55 adet eylem planının olduğunu belirten Davutoğlu, "Kalkınma İşbirliği Temel Strateji Belgesi ve Dışyardım Kanunu'nu hazırlayacağız. Bu konuda dünyada en hızlı gelişme gösteren ülkelerden birisi Türkiye. Kalkınma işbirliği alanında faaliyet gösteren STK'ları akredite edeceğiz, uluslararası merkez olabilmeleri amacıyla destekleyeceğiz. Türkiye'nin uzmanlığa sahip olduğu belli alanlarda bilgi ve tecrübe paylaşım programlarını hazırlayacağız. İlk ve ortaöğretimde küresel farkındalığı sağlayacak eğitimler vereceğiz. Kamu kurumlarında dış ilişkiler başkanlığı açacağız. Türkiye'nin acil ve insani yardım kapasiteni gözden geçireceğiz" şeklinde konuştu.
KAYITDIŞI EKONOMİNİN AZALTILMASI PROGRAMI
Kayıtdışı ekonominin azaltılması programının stratejik bir hedef olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, "Bu program ekonomide verimlilik düzeyini, rekabet gücünü ve kamu gelirlerini artırmayı sağlayacak. Kayıtdışı ekonominin gayrisafi yurtiçi hasılaya oranını 2018 yılı sonunda yüzde 21.5'a, tarım dışı sektörlerde kayıtdışı çalışanların toplam istihdam içindeki oranını da yüzde 17'ye düşürmeyi hedefliyoruz. Bu programda 62 eylem var. Vergilendirme kapasitesini ölçen yöntemler geliştireceğiz. Vergiye gönüllü uyumu etkileyen faktörleri analiz edecek ve mükelleflerimizin vergiye uyum seviyelerini artırıcı uygulamaları hayata geçireceğiz. Mükelleflerimiz hak ve yükümlülerine ilişkin rehber ve interaktif yazılımlarını artıracağız. " ifadelerini kullandı.
HER ÜÇ AYDA HESAP VERME
Bu 25 dönüşüm programının hayata geçeceğini ve bunun için bir iletişim ekibi kurulduğunu belirten Davutoğlu, "Önümüzdeki aylarda bunu bir kampanya şeklinde yürüteceğiz. Her üç ayda bir hangi adımlar atıldı bunun hesabını vereceğiz. Seçimler sonrasında bir dakika bile kaybetmeden bunları da orta vadeli eylem planı ile 2018'in sonuna kadar uygulayacağımız bütün programları kamuoyuyla paylaşacağız. Köklü reform gerektiren alanları tespit edip, şimdilik gerek seçime kadar yapacağımız alanlarda kamuoyuyla paylaşacağız. Bir eylem planı kuracağız. İkinci hamle atılım dönemini de bu şekilde paylaşmış oluyoruz" şeklinde konuştu.
KIDEM TAZMİNATI KONUSUNDAKİ TAKVİM
Başbakan Davutoğlu, açıklaması sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Kıdem tazminatına ilişkin bir soru üzerine Başbakan Davutoğlu, "Kıdem tazminatı meselesi, çalışma hayatı bakımından en fazla tartışılan husustan birisi. İşveren ve işçilerimizin ortak bir perspektifle ve diyalogla sonuçlandırması önemli. Kıdem tazminatından istifade eden çalışanlarımızın gerçek çalışanlara nispeti düşüktür. İşçilerimizin ve bütün çalışanlarımızın bundan istifade etmesini sağlayacak bir çalışma nasıl ortaya koyarız? İşçilerimizin de en yaygın bir şekilde bundan istifade etmesini, bu haktan, bu imkandan istifade etmelerini devam ettirecek bir arayış içindeyiz. Bazı yaptığımız çalışmalar var, bu çalışmaları çalışma hayatındaki bütün paydaşlarla paylaşarak bu konu üzeride yeni uygulama başlatma niyetimiz var" açıklamasında bulundu.
KONUT ALACAKLARA YÜZDE 15 DEVLET DESTEĞİ
Dün inşaat sektörü temsilcileri ile yaptığı toplantıda verdiği müjdenin detaylarının sorulması üzerine Davutoğlu, "Son dönemde konut talebi ile arzı arasında arz lehine bir artış olduğu, bir müddet sonra bunu bir sıkıntı doğurabileceği. Yeni evlilikleri teşvik etmek istiyoruz. Yüzde 25 peşinat şartı Amerika'da finansal krizi önlemek için alınan teminattır. Aksi takdirde bir balon gibi şişen, kriz olduğunda yapmayı düşündüğümüz uygulama şu; bu bir yükse yüzde 25 yük ise bu yükü hafifletelim. Bu noktada da düşük gelirliler için daha kolay konut sahibi olması temin edilecek. İlk ev edinenler için bu sağlanacak. Bu da yeni evlilerle ilgili olduğu için evlilikleri teşvik etmiş olacağız. Konut talebi artışı inşaat sektörünü de rahatlatacak. Kanun yürürlüğe girdikten sonra ben konut edinmek üzere hesap açmak istiyorum deyip o hesaba para yatırmaya başlandığında bu hesaba yatırılan paraya yüzde 15 devlet verecek. Peşinat yükümlülüğü veya peşinatı temin etmek kolaylaşmış olacak. 4. ve üçüncü yıllar için kademelendirilmiş teşvik uygulaması olacak. Erken çekmek istediği için 3 yıl için yüzde 10, 4 yıl için yüzde 12. Böyle bir uygulama olacak, erken çekimlerde de yüzde 15'ten daha az bir kademelendirme uygulanacak" şeklinde konuştu.
“SEKTÖR TEMSİLCİLERİ İLE BİRARAYA GELECEĞİZ”
Otomotiv, hazır giyim tekstil sektörü, gıda, tarım, enerji elektronik sektöründe de sektör temsilcileriyle biraraya geleceklerine işaret eden Davutoğlu, "Tek tek problemleri ele alacağız. Türk ekonomisinin kalkınma perspektifini kamunun tek başına Ankara'da bürokratik koridorlarda aldığı kararlarla değil de doğrudan sektör temsilcilerinin karar verdiği modele geçeceğiz" dedi.
Şeffaflık konusuna ilişkin bir soruya Davutoğlu, "Bu bir tasarıdır. Görüşü olan herkesin görüşünü aldıktan, olgunlaştırdıktan sonra yasa haline getireceğiz demiştik" cevabını verdi.
"BAŞÇI'NIN AÇIKLAMALARI DOĞRU YÖNDE ATILAN BİR ADIMDIR"
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın dünkü açıklamalarının sorulması üzerine Davutoğlu, "Biz de her zaman kanaatlerimizi açık şekilde kendileriyle paylaştık. Davos'ta da bir görüşme yaptık. Önemli olan burada en doğru kararları dünya ekonomisinin ve Türk ekonomisinin gelişim seyrinde en doğru zamanda alabilmek. O bakımdaki, enflasyondaki düşüş, dünya ekonomisindeki genel trend ele alındığında faiz oranlarında düşme zaten beklenen bir gelişmeydi. Ekonomik istikrar konularında bir tereddüdün olmaması önemli. Türkiye, rasyonel bir ekonomik anlayış içinde atılması gereken adımları atma konusunda AK Parti döneminde bir birikim ve tecrübe kazanmıştır. Önümüzdeki günlerde, yapılacak toplantılarla faiz oranlarının daha aşağı bir trende yönelmesi beklentisi hepimiz için söz konudur, bu yönde bir eğilim ve karar alınacağı düşüncesindeyim ama Merkez Bankası kendi çalışma sistemini bu anlamda uygulayacak" dedi.