Uganda’ya hareketi öncesinde gazetecilerin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya’da görüşülecek sözde Ermeni soykırımı tasarısı ile ilgili olarak, “Aramızdaki ilişkiler çok çok üst düzeyde. Böyle bir oyuna gelecek olursa bizim geleceğimize yönelik, iki ülke arasındaki gerek diplomatik, ekonomik, ticari, siyasi, askerî -ki biz aynı zamanda NATO’da iki ülkeyiz- bütün bunları bu zedeler” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uganda’ya resmî ziyareti öncesinde Adnan Menderes Havalimanı’nda yaptığı basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplayarak gündemdeki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“ULUSLARARASI HUKUKTA BAĞLAYICI HİÇBİR YANI YOK”
Bir basın mensubunun Almanya’da oylanacak sözde Ermeni Soykırımını destekleyen karar tasarısının, iki ülke ilişkilerini nasıl etkileyeceği yönündeki sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dün Sayın Başbakan Şansölye Merkel ile bir görüşme yaptı. Biri iki saat kadar önce ben de kendisi ile bir görüşme yaptım. Kendileri ‘elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz’ gibi ifadeler kullanıyor, söylüyorlar. Değerli arkadaşlar, biz şuna inanacağız. Bizim sözde ermeni soykırımı gibi bir problemimiz var mı, bizim böyle bir problemimiz yok. Biz bu konuda rahatız. Bize bu şekilde yaklaşım gösterenler aslında iki ülke arasındaki; Almanya 3 milyonu aşkın Türkün yaşadığı bir ülke. Ve şu anda aramızdaki ilişkiler çok çok üst düzeyde. Böyle bir oyuna gelecek olursa bizim geleceğimize yönelik, iki ülke arasındaki gerek diplomatik, ekonomik, ticari, siyasi, askerî -ki biz aynı zamanda NATO’da iki ülkeyiz- bütün bunları bu zedeler. Öyle zannediyorum ki bunların hepsi düşünülecektir. Biz şu anda çıkmamış bir kararı değerlendirmeyi doğru bulmam. Ama bir karar çıkar, bu karar çıktıktan sonra, bunun gerekçesi nedir, bunun içinde neler var ondan sonra bunun değerlendirmesini gerek hükûmetimiz yapacaktır, gerekse bizler bunun değerlendirmesini yaparız. Ama bunun uluslararası hukukta bizi bağlayıcı hiçbir yanı da yoktur, bunu da bilmenizi istiyorum” cevabını verdi.
“BİZ YARGININ BAŞKANLARIYLA, TEMSİL NOKTASINDA OLANLARIYLA BU TÜR SEYAHATLERİ YAPARIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan yargı organları başkanlarının gezilerine katılması tartışmalarına yönelik bir soru üzerine şunları söyledi: "Ben şu anda bir siyasi partinin genel başkanı değilim. Halkının yüzde 52'sinin oyunu alarak seçilmiş bir Cumhurbaşkanıyım. Yargı organının da Cumhurbaşkanıyım, yürütmenin de Cumhurbaşkanıyım, yasama organın da Cumhurbaşkanıyım. Böyle bir yaklaşımın içerisine giren bu muhalefet hâlâ siyaseti öğrenememiş, önce bunların siyaseti bir öğrenmesi lazım. Yani bunlar Tayyip Erdoğan birisine selam verse, niye selam verdi diye bunun hesabını soracaklar veya Tayyip Erdoğan’a birisi selam verse, niye sen Erdoğan’a selam verdin diye bunu soracaklar. Bunlar boşuna yoruluyorlar. Biz yargının başkanlarıyla, temsil noktasında olanlarıyla bu tür seyahatleri yaparız. Bunun yasal, ahlaki teamül olarak hiçbir yanlış yanı yoktur. Bunlara alışmadılar bunlar bugüne kadar, alışacaklar. Biz yargının en üst temsilcileriyle orada halkımızla beraber çay tamilerinin başında çay topladık. Şimdi tami’yi de soracaklar tabi, ne demek istedi diye. Onu da öğrenecekler. Ve güzel de bir Rize seyahati oldu. Ondan önce Balıkesir’de böyle bir seyahati aynı şekilde Yargıtay Başkanımızın daveti üzere orada da yaptık. Herhâlde Rize’ye gittik diye rahatsız olmuş olabilirler.”
“SUÇLU SANDALYESİNDE OTURAN BİR ÜLKE DEĞİLİZ”
"Sayın Putin'in Atina ziyareti sırasında bir ifadesi vardı, Türkiye'nin adımlar atması yönünde. Rusya'nın ve Putin'in tutumu hâlâ değişmedi. Bu konuda Türkiye adım atacak mı? Önümüzdeki süreçte Türkiye-Rusya ilişkilerinde bir gelişme yaşanacak mı?" sorusunu da cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: "Şimdi beni meraklandıran konu, acaba bizden nasıl bir ilk adım bekleniyor, onu ben anlamakta zorlanıyorum. Yoksa biz Türkiye olarak suçlu sandalyesinde oturan bir ülke değiliz ve biz kesinlikle Rusya ile münasebetleri bozmak isteyen de değiliz. Tam aksine Rusya ile münasebetlerimizi geliştirmeyi arzu eden bir ülkeyiz. Kaldı ki Sayın Putin ile bizim ilişkilerimiz gerçekten çok farklı noktadayken, iki iyi dost noktasındayken böyle bir konuma gelmiş olması veyahut bir pilotun yapmış olduğu hata veya yanlış sebebiyle koskoca Türkiye’yi feda etmesi gerçekten düşündürücüdür. Rusya ile münasebetlerimizi kesinlikle yeniden geliştirmenin, yeniden çok daha farklı bir konuma taşımanın gayreti içerisinde olmamız gerekir diye düşünüyorum. Temenni ederim ki bir an önce bu sıkıntı aşılır ve Türkiye ile Rusya şu son 10 yıl içerisinde attıkları adımları yeniden atarlar, atmaya devam ederler.”
İSRAİL İLE İLİŞKİLERİN NORMALLEŞMESİ
Bir gazetecinin, “Mayıs ayı içinde katıldığınız bir televizyon programında İsrail'le ilişkilerin normalleşmesi konusunda ay sonuna kadar bazı gelişmelerin olabileceğini söylemiştiniz. Bu konuda yeni bir gelişme var mı?” şeklindeki sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu konuda olumlu gelişmeler noktasında şu anda yine aynı noktadayız. Temennimiz odur ki bizim söylediğimiz özürdü, tamam. Tazminattı, bu da tamam gibi görünüyor. Üçüncüsü ambargonun kaldırılması ki bu ambargonun içeriğinde bir, şu anda Filistin'de ciddi bir enerji, elektrik sıkıntısı var. Bunun giderilmesi için bazı teklifler yaptık. Su sıkıntısı var, çok çok ciddi manada. Bu konuda tekliflerimiz oldu. Denizden arıtma olabilir, sondaj olabilir. Bu konuda desteklenmesi istendi ve gelişmeler olumlu gibi görünüyor. Eğer bunları aşabilirsek, bir diğer konu da okul, hastane gibi... Biliyorsunuz, Birleşmiş Milletler'in dahi yaptırdığı okullar orada bombalandı. Orada okulların yapılması, hastane yapılması konusunda müsaade edilirse bizler Türkiye olarak enerjide, suda bütün şebekelere varıncaya kadar yapacağız. Bunun dışında zaten gıda, giyecek, ilaç gibi konularda 'Türkiye üzerinden olursa bunu kabul ederiz' diyorlar. Bunun da çalışmalarını o şekilde yapıyoruz.”
“EFES-2016, 9 ÜLKENİN MÜŞTEREK YAPTIĞI BİR TATBİKAT OLDU”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, “Efes-2016 tatbikatını izlediniz. Tatbikat ilk kez uluslararası olarak icra edildi. Uluslararası olması hem askerî açıdan hem Türkiye açısından ne ifade ediyor?" şeklindeki sorusu üzerine, “Bugüne kadar gerçekten son tatbikata kadar böyle çoklu katılım olmamıştı, ilk defa bu oluyor” diye konuştu.
Başbakanlığı döneminde de söz konusu tatbikatların hemen hemen hepsine katıldığını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu katılımın çoklu olması tabi aynı zamanda gerek savunma sanayinde dünyadaki savunma teknolojileri noktasında bir dayanışmanın, ki bunların içinde NATO ülkesi olanlar da vardı, NATO ülkesi olmayan ülkeler de vardı, bu aynı zamanda bir dayanışmanın, bir yardımlaşmanın da en güzel ifadesiydi. Türkiye ile beraber 9 ülke, yani Türkiye dışında 8 ülke var. 9 ülkenin müşterek yaptığı bir tatbikat oldu Bu tatbikat bana göre çok çok verimli oldu. Genelkurmay başkanlarıyla müşterek sonunda yine oturup bir değerlendirme yaptık. Misafir genelkurmay başkanlarımızla, yani bu tatbikattan çok memnun kaldıklarını onlar da ifade ettiler. Öyle zannediyorum ki bundan sonraki süreçte de benzer Efes tatbikatlarını inşallah İzmir’imizde göreceğiz.”