29. Ahilik Haftası nedeniyle Kırşehir’de düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, sadece mevcut sınırlarından ibaret bir ülke değildir. Türkiye, aynı zamanda kendisini bu millete, tarihe ve medeniyete ait hisseden herkesin umudunun adıdır. Biz, kalbini ve umudunu bize bağlamış kardeşlerimizin sadece geçmişi değil aynı zamanda geleceğiyiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ahilik Haftası nedeniyle Kırşehir Ahi Evran Külliyesi’nde düzenlenen törende halka hitaben bir konuşma yaptı. 29. Ahilik Haftası kutlamalarının hayırlara vesile olmasını dileyen ve etkinliği gerçekleştirenlere teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Yılın Ahileri’ olarak seçilenleri ve ‘Ahilik Hizmet Ödülü’ne layık görülen Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman’ı tebrik etti.
“ESNAF VE SANATKÂRLARIMIZ TOPLUMUN ANA OMURGASI OLMAYI SÜRDÜRÜYOR”
Kendisinin de ‘Onur Ödülü’ne layık görülmesi dolayısıyla ilgililere teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ahilik Teşkilatının kurucusu Ahi Evran’ı ve yüzlerce yıldır bu topraklarda Ahilik geleneğini yaşatan tüm esnaf ve sanatkârlarımızı rahmetle yâd ediyorum. Selçuklu ve Osmanlı’da olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti’nde de esnaf ve sanatkârlarımız toplumun ana omurgası, taşıyıcı kolonları olmayı sürdürüyor. Yaşadığımız sıkıntıları aşmamızda esnaf ve sanatkârlarımızın öncüleri olduğu köklü dayanışma geleneğimizin çok büyük katkısı vardır. Bu tür yapıları ne kadar güçlü tutarsak, bu anlayışı yeni nesillere ne derece güçlü aktarabilirsek, geleceğimize de o derece güvenle bakarız” diye konuştu.
Tarihlerinden, değerlerinden ve geleneklerinden kopan milletlerin rüzgârın önünde savrulan kuru yapraklar gibi sürüklenmeye mahkûm olacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz hiçbir zaman böyle bir millet olmadık, inşallah bundan sonra da olmayacağız. Ecdadımızdan aldığımız emaneti daha da zenginleştirerek sonraki nesillere aktarmak için çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
“BU ÜLKE, BİN YILDIR ŞEHİTLERİNİN VE GAZİLERİNİN HÜRMETİNE AYAKTA”
Konuşmasında terörle mücadelede şehit olan Kırşehirli asker ve polislerin isimlerini anarak kendilerine rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır temennisinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ülkenin bin yıldır şehitlerinin, gazilerinin hürmetine ayakta olduğunu; gördüğü saldırılar, fitne teşebbüsleri ve tuzaklara rağmen, milletin birliği, beraberliği ve kararlı duruşu sayesinde hepsinin üstesinden gelmeyi başardığını söyledi.
“Bugün Türkiye’nin önüne engel üstüne engel çıkartmaya, çevremizi kuşatmaya, bizi boğmaya çalışanlara kalsa, yüz yıl önce tarihe gönülmüş bir devlet ve millet olacaktır. Ama işte görüyorsunuz, sene 2016 ve biz dimdik ayaktayız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları ekledi: “Küresel krizlere karşı giderek daha dirençli hâle ekonomimizle, gelişmiş ülkelerin dahi gıptayla takip ettiği büyük projelerimizle, 81 vilayetimizin tamamını kucaklayan, yatırımlarımızla içinde bulunduğumuz zor şartlara rağmen taviz vermediğimiz demokrasimizle, ‘veren el alan elden hayırlıdır’ diyerek dünyadaki tüm mazlumlara ve mağdurlara yönelik yardımlarımızla ayaktayız. En önemlisi, dirliğimizle, beraberliğimizle, uhuvvetimizle 2023 hedeflerine doğru ilerliyoruz. Ne dedik? Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız; bundan taviz yok.”
“TÜRKİYE, UMUDUNUN ADIDIR”
Bir asır önce Osmanlı’ya ‘hasta adam’ muamelesi yapanların aradan geçen zaman içinde defalarca hayal kırıklığına uğradıklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Anadolu, yüreği sevgi dolu bir anne gibi sinesine sığınan herkese kucak açtı, önlerine yeni bir hayat serdi. Bununla birlikte Kırım'dan Ahıska'ya, Kerkük'ten Rumeli'ye bütün buralara kadar dört bir yanımız, hâlâ yüreğimizde kanayan bir yara olmayı sürdüren hasretlikle çevrilidir. Onun için diyoruz ki, Türkiye, sadece mevcut sınırlarından ibaret bir ülke değildir. Türkiye, aynı zamanda kendisini bu millete, bu tarihe, bu medeniyete ait hisseden herkesin umudunun adıdır. Biz, kalbini ve umudunu bize bağlamış kardeşlerimizin sadece geçmişi değil aynı zamanda geleceğiyiz. Diğer 80 vilayetimiz gibi Kırşehir’in de gelişmesi, kalkınması, büyümesi, güçlenmesi bu şehirde yaşayan sizlerle birlikte işte tüm bu kardeşlerimizin ihtiyacıdır, arzusudur, beklentisidir” şeklinde konuştu.
“PARLAMENTO İÇİNDE SİYASİ TERÖR ESTİRİYORLAR”
Konuşmasında, geçtiğimiz günlerde ana muhalefet partisinin grup toplantısında kendisine ve iktidar partisi mensuplarına yönelik hakaret ve küfür içerikli tezahüratlara da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konu ile ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Bunlar Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Cumhurbaşkanına ve milletvekillerine küfredecek kadar alçaldılar. Bunlarda ahlak diye bir şey yok, bunlarda haysiyet diye bir şey yok, çünkü bunlar haysiyet celladıdır. Bunlar kan emicidir, kan. Ve kalkıp o Parlamentonun şanına uymayacak şekilde Cumhurbaşkanına ve iktidar partisinin mensuplarına küfredecek kadar alçalanlara ben artık diyecek bir şey bulamıyorum. İnanıyorum ki bunlara en büyük bedeli en kısa zamanda milletim ödetecektir. Bunların bölücü terör örgütüyle ne farkı var? Bunlar Parlamento’nun içinde siyasi terör estiriyorlar, yaptıkları bu.”
“SUÇU OLAN GOCUNUR, SUÇU OLMAYAN NİYE GOCUNSUN?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM’de dokunulmazlıklarla ilgili yaşanan süreçle ilgili de konuşarak, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Buyurun, dokunulmazlıklarla ilgili teklif geldi, ne oldu? Birinci, ikinci turda kaçamak yaptılar. Ondan sonra baktılar ki bu iş iyi gitmiyor ve bir kısmı geldi onlar da katıldı. 376’yla dokunulmazlıkların kaldırılması, bu milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırılması değil, fezlekelerin adeta dokunulmazlığının kaldırılmasıdır. Ne kadar fezleke var orada? Ha bu fezlekeler yargıya tekrar gönderilecek, yargı bunları yargılayacak ve ondan sonra da nihai kararını verip uygulamaya geçecektir. Niye korkuyorsunuz? Suçu olan gocunur, suçu olmayan niye gocunsun? Zaten toplamda kaç milletvekili var? 168. Diğerlerinin böyle bir sorunu yok. Öyleyse değerli kardeşlerim, biz dürüstlüğün savunucusuyuz. Ve bu 168’in de hepsinin fezlekesi illa suç teşkil ediyor diye bir şey yok. Ama bunların içinde, arabalarının arkasında silah taşıyanlar da var, bunların içerisinde teröre yardım-yataklık yapanlar da var. Bunların içerisinde banka soyguncusu da var, bunların içerisinde görevi kötüye kullananlar da var. Ve yargı bunlarla ilgili fezlekeleri Parlamento’ya gönderdi. Bana göre Parlamento yargı mahalli değildir. Onun için de milletvekillerimiz dört siyasi partinin dördü için de bu kararı aldı, dediler ki ‘Bunları yargı yargılar, dolayısıyla yargıya bunları Parlamento göndersin.’ Zaten er veya geç bunlar yine yargılanacaktı. Ama kalkıp da burada yıllar yılı beklemeye gerek yok. Çünkü millet ne diyor? ‘Bunlara durup dururken Parlamentoda maaş ödemeye biz tahammül edemiyoruz.’ diyor. Kardeşlerim, biz eğer bu adımları atmazsak millet bunun hesabını sorar. Onun için de bu adımı atacağız.”
“TÜM GÜCÜMÜZLE 2023 HEDEFLERİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Geçen 13 yılda ekonomi alanında yaşanan gelişmeye rakamlar eşliğinde örnekler veren ve kendilerinin laf değil, iş ürettiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin yaşadığı dönüşümün önemli; ancak yeterli olmadığını ifade ederek, şimdi tüm güçleriyle 2023 hedefleri için çalıştıklarını kaydetti.
Törende bulunan gençlere hitaben, “2053’ü, 2071’i biz göremeyeceğiz; ama sizler göreceksiniz. Onun için biz şimdi temelleri atıyoruz. Bu temellerin üzerinde Türkiye’yi sizin yükseltmenizi özellikle bekliyorum” diye seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hem hedeflerimize ulaşabilmemiz, hem de yeni vizyonlarımızın peşinde gidebilmemiz için ‘rabia’mıza sıkı sıkıya bağlı olmamız lazım” dedi ve ‘tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet’ vurgusunda bulundu.
PARALEL DEVLET YAPILANMASI İLE MÜCADELE
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘tek devlet’ vurgusunda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden başka devlet tanımadıklarını dile getirerek, ‘paralel devlet yapılanması’ ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Dün gerçekleşen Millî Güvenlik Kurulu toplantısında ‘Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) karşı mücadele ile ilgili olarak tavsiye kararı aldıklarını ve hükûmete gönderdiklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları söyledi: “Şimdi Hükûmetten de Bakanlar Kurulu kararını bekliyoruz ve bunların terör örgütü olarak tescilini gerçekleştireceğiz. Yani bunlar, PYD neyse, YPG neyse, PKK neyse, bunlar da aynı kategoride yargılanma sürecinin içerisine girecekler. Zira bu millete çok çektirdiler, bu milleti böldüler, ümmeti parçaladılar, bunların ümmeti parçalamasına fırsat veremeyiz. İşte ne oldu? Bir kısmı kaçıp gidiyor, bir kısmı cezaevinde. Şu anda Avrupa’nın değişik ülkelerinde Türkiye’yi yalan yanlış haberlerle, o ülkelerdeki çevirdikleri dolaplarla o ülkelerin yetkililerine şikâyet edecek kadar bunlar gayrı millî. Onu için de bu bedeli ödeyecekler.”
Ayrımcılığa asla müsaade etmediklerinin ‘Ülkenin batısında ne varsa doğusunda da o olacak’ dediklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölücü terör örgütünün tehdit, yakma ve yıkma eylemlerine rağmen Hakkâri’de Selahaddin Eyyubi Havalimanı’nı yaptıklarını hatırlattı ve yarın Başbakan Binali Yıldırım ve bakanlarla birlikte Diyarbakır’a kazandırılan modern havalimanı terminalini açacaklarını söyledi.
“TERÖRDEN ZARAR GÖREN İLÇELER YENİDEN İMAR EDİLECEK”
Terör örgütünün eylemleri sonucu boşaltılan ve ve zarar gören ilçelerin, atık su, içme suyu ve yağmur suyu kanalları, doğalgaz hatları, enerji hatları da içinde olmak üzere tüm altyapısıyla ve TOKİ tarafından yapılacak iskân alanlarıyla yeniden imar edileceğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle dedi: “Çünkü biz sıkıntıların devleti değiliz, hiç kimsenin bundan endişesi olmasın. Yani Batıdan gelen bazı zavallılar var, buralara gelip buralarda tahrik unsuru olarak dolaşıyorlar. Biz onurlu bir milletiz, haysiyetli bir milletiz. Biz mağduru, mazlumu yalnız koymadık tarih boyunca. Bugün de koymayız, yarın da koymayız. İşte Suriye’den, Irak’tan 3 milyon insana ev sahipliği yapan biziz. Avrupa niye kaçıyor? Avrupa niye kimse gelmesin diye tel örgüler örüyor, neden? Çünkü bunlarda şefkat diye bir şey yok, bunlarda merhamet diye bir şey yok. Merhamet medeniyetinin mensupları biziz biz; aramızdaki fark bu.”
Millet olarak, birliğe, beraberliğe, bayrağa, vatana, devlete dört elle sarılmak gerektiğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başka Türkiye yok. Kendileri için başka vatanlar, başka devletler, başka bayraklar hayal edenler varsa, onlar istedikleri yere gidebilirler, biz buradayız, ilanihaye de burada kalacağız” ifadelerini kullandı.
“OPERASYONLAR, MİLLETİMİZİN HUZURU VE REFAHI İÇİN DEVAM EDECEK”
Bölücü terör örgütünün eylemleri ile bölgede yaşanan gelişmelerin birbiriyle ilişkili ve birbirinin devamı olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Ülkemizi içeride sıkıntıya sokma, dışarıdan da her alanda kuşatma çabası bir projedir, bunu böyle biliniz. Bizler kaderin üstünde bir kader olduğuna inanan insanlarız. Hamdolsun bizi tökezletmek isteyenler, uzatılan çelmeler Allah’ın yardımı, milletimizin dirayetiyle 3 yıldır hep boşa çıktı, şu anda ülke olarak yolumuza kararlılıkla devam ediyoruz ve üzerimizdeki bütün hesaplar boş çıkıyor. Bölücü terör örgütünün doğu bölgelerimizdeki bazı ilçelerde, mahallelerde yaptıkları hepsi geçici, hepsi kontrol altında… Güvenlik güçlerimiz, askeriyle, polisiyle, korucusuyla, saklandıkları deliklerde birer birer yakalayarak kaçınılmaz akıbetlerine uğurladılar. İşte bakın şimdi toplu olarak gelip kendileri diyorlar: ‘Bizi aldattılar. Biz şimdi geldik, sizin şefkat elinize uzandık.’ Ölmektense teslim olarak yaşamayı seçen bu kişiler örgütün içindeki diğer kandırılmış gençlere de örnek olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kendisine silah çekene ne kadar amansızsa, teslim olana ne kadar müşfik davrandığını göstermiştir; bizim inancımız, bizim töremiz bunu gerektirir. Kardeşlerim, artık şehirlerden umudunu kesen terör örgütü, yeniden kırsalda eylem arayışına girdi. Bundan tam 23 yıl önce bugünlerde Bingöl’de yol keserek 33 silahsız askerimizi şehit eden terör örgütüne artık böyle alçakça eylemler yapma fırsatı inşallah tanımayacağız, şehirlerimizden sonra kırsalı da teröristlerden temizleyeceğiz. Sonuna kadar bu operasyonlar milletimizin huzuru, refahı için devam edecektir, bunun da böyle bilinmesini isterim.”
Sözlerine, “Geleceğimiz aydınlık olsun, birliğimiz, beraberliğimiz, kardeşliğimiz daim olsun” temennisiyle son veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, ‘Yılın Ahileri’ seçilerek ‘şed’ kuşanan, emek verdikleri sanatlarında bugüne kadar onlarca usta yetiştiren 4 sanatkâra plaketlerini takdim etti. Ardından Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'Onur Ödülü' takdim edildi ve kendisine ahilik geleneğine uygun olarak ‘şed’ kuşatıldı.