A.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Karabulut

A.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Karabulut VERGİ’DE RASYONELLİK KAVRAMINA ÖNEM VERİLMELİ Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kerem Karabulut, kurumlar vergisinde indirim yapılmasının vergide rasyonellik açısından önemine değinerek, vergi oranlarının mükellefin ödeme gücüne uygun olmasının da bu konuda bir diğer önemli adım olduğunu kaydetti. İNDİRİM ÜRETİMİ TETİKLEYEBİLİR İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kerem Karabulut, kurumlar vergisi oranlarının oldukça yüksek olduğunu belirterek, vergide rasyonellik ve vergiyle ilgili sorunların aşılması konusunda ERZURUM gazetesine özel açıklamalarda bulundu. Kurumlar vergisinin 2006 yılından itibaren yüzde 30’dan yüzde 20’ye indirilmesinin iktisadi olarak üretime olumlu etki yapacağını ve doğru bir öneri olduğunu kaydeden Karabulut, “Ancak sorunun sadece vergi indirimiyle halledilemeyeceği bilinmelidir. Etkin bir vergi sisteminde; Vergi oranları mükellefin ödeme gücüne uygun olmalıdır, indirim bu anlamda doğrudur. Vergi cezaları caydırıcı olmalıdır. Vergi denetimleri yeterli olmalıdır. Vergi gelirlerinin harcanması rasyonel olmalıdır. Türkiye’de geçmişten beri bu konularda rasyonellik sağlanamamıştır.” dedi. VERGİDE RASYONELLİK NİÇİN SAĞLANAMIYOR Vergide rasyonellik sağlanamasının nedenlerine de değinen Karabulut, “Türkiye’de 1950’den günümüze ortalama her iki yılda bir vergi affı çıkarılmış ve ortalama her iki yılda bir de siyasi seçim yapılmıştır. Aradaki bağlantı açıktır. Yani, vergi cezaları etkin işlemektedir. Oysa vergi affının bir nesil boyunca bir defa çıkarılabileceği olumlu karşılanabilmektedir. Türkiye’de toplam vergi mükelleflerinin yüzde1-4 arası bir oranı denetlenmektedir. Oysa doğru denetim oranı en az yüzde 50’sinin denetlenmesidir. Vergi oranları hala yüksektir ve dağılımı etkin değildir. Örneğin, Türkiye’de dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payı yaklaşık olarak yüzde 70, dolaysız vergilerin payı ise yüzde 30 civarındadır. Oysa vergi adaleti açısından bu oranın tersine çevrilmesi gerekmektedir. Çünkü dolaylı vergiler en adaletsiz vergidir. Bu vergi çok kazananın az kazanana nispetle daha düşük oranda vergi ödemesi anlamına gelen tersine artan oranlıdır. Toplanan vergi gelirlerinin rasyonel harcanmadığı yönünde genel bir toplumsal anlayış hakimdir. Bu durum, vergi kaçırma yönündeki eğilimleri tetiklemektedir yapılan vergi indirimi, belirtilen konulardaki doğru düzenlemelerle desteklenmedikçe 2006 için başarı şansı azdır. Aksi takdirde, bu ancak vergi kaçıramayanlardan daha çok vergi alınmasına sebep olacaktır” dedi.