Türk Dil Kurultayı’nın toplanışının 77. yıldönümü, yarın törenlerle kutlanacak. 26 Eylül 1932 yılında Atatürk başkanlığında toplanan Türk Dil Kurultayı’nın, Türk toplumunun birliğini sağlayan en önemli zenginliğe geçit verdiği kaydedildi.
DİL BAYRAMI
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kazım Köktekin, İstanbul’da Dolmabahçe Sarayında toplanan Birinci Türk Dil Kurultayının açılış günü olan 26 Eylül’ün, her yıl Dil Bayramı olarak kutlandığını söyledi. Köktekin, Türkçe'nin, Türk toplumunun birliğini sağlayan en büyük zenginlik olduğunu belirterek, “Türkçemizin bu denli zengin ve geniş bir coğrafyada kullanılıyor olması, tarihimizin, kültürümüzün ve medeniyetimizin bereket ve çeşitliliğine işaret etmektedir.” dedi.
DİL BİRLİĞİ
Dünyada en çok konuşulan diller arasında yer alan Türkçe’nin, Türk toplumunun birliğini sağlayan, geçmişle gelecek arasında köprü oluşturan en büyük zenginlik olduğunu vurgulayan Köktekin, Türkçe’nin bu denli zengin ve geniş bir coğrafyada kullanılıyor olmasının, Türk tarihinin, kültürünün ve medeniyetinin bereket ve çeşitliliğine işaret ettiğini vurguladı. Köktekin, “Tarihin geri kalan sayfalarında, çeşitli nedenlerle bağımızı kopardığımız milyonlarca insanla bugün ortak dilimiz sayesinde buluşuyoruz.” ifadelerini kullandı.
ATATÜRK VE TÜRK DİLİ
Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli kültür kurumlarından biri olan Türk Dil Kurumu’nun 77 yıl önce, 12 Temmuz 1932’de kurulduğunu kaydeden Köktekin, “Yeni Türkiye Cumhuriyeti’nde dil ve tarih, Atatürk’ün en çok önem verdiği olgulardı. Önce 1931’de Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti kuruldu. Uluslaşmanın en önemli temellerinden bir diğeri de dil idi. Bunun bilincinde olan Atatürk, 11 Temmuz 1932 gecesi sofrasında bulunanlara ‘Dil işlerini düşünmek zamanı gelmiştir. Ne dersiniz?’ diye sorar. Oradakilerin bu düşünceye katılması üzerine ‘Öyle ise Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti gibi bir de ona kardeş bir dil cemiyeti kuralım. Adı Türk Dili Tetkik Cemiyeti olsun’ diyerek, Türk Dil Kurumu’nun temellerini atar. Ertesi gün Samih Rifat, Ruşen Eşref, Celâl Sahir ve Yakup Kadri İçişleri Bakanlığı’na başvururlar. Sonradan adı Türk Dil Kurumu’na çevrilecek olan Türk Dili Tetkik Cemiyeti kurulur.” diye konuştu.
TÜRK DİLİ KURULTAYI
Cemiyetin kuruluşuyla birlikte başlayan çalışmalar sürerken, Türk Dil Kurultayı’nın da hazırlıklarının başladığını anlatan Köktekin, “Bu coşku ve heyecan içerisinde Türk Dil Kurultayı toplanır. Kurultaya çok sayıda bilim adamı, gazeteci, yazar, devlet adamı ve sanatçı katılır. Atatürk, Kurultayı baştan sona kadar izlemiştir. Türkçenin gelişmesi, özleşmesi, zenginleşmesi yolunda Türk Dil Kurultaylarının çok önemli yeri vardır.” şeklinde konuştu.
“DİL BAYRAMI, TÜRKÇE’Yİ SEVEN, HERKESİN BAYRAMIDIR”
26 Eylül 1932 tarihinde toplanan Türk Dil Kurultayı’nın, Türk dilini başka dillerin boyunduruğundan çıkardığını anlatan Köktekin, “Dil Bayramı, Türk dilinin canlılığının devam ettiğini göstermek Türkçe’nin devamını sağlamak, Türkçe’yi daha sağlam zeminlere oturtmak için kutlanmaktadır. Bu nedenle Türkçe’yi seven, saygı duyan ve konuşan herkesin Dil Bayramı’nı kutluyorum.” şeklinde konuştu.
Türk kültürünün en önemli isimlerinden olan, şiirlerinde arı Türkçe kullanmaya özen gösteren Yunus Emre'nin de, sevginin, kardeşliğin ve hoşgörünün yüceliğini anlattığı özlü dizeleri ile Türk dilini yücelttiğini, bugün de geçerliliğini koruyan evrensel şiirleriyle geniş kitleleri etkilediğini vurgulayan Prof. Dr. Kazım Köktekin, “Dil bağımsızlığını, siyasal ve ulusal bağımsızlığın ayrılmaz parçası olarak gören Büyük Önder Atatürk'ün de, çağdaşlaşma sürecinde dilimizin geliştirilmesinde ve yabancı sözcüklerden arındırılmasında katkıları sınırsızdır. Onun başlattığı dil çalışmalarının amacına ulaşmasını sağlamak, gelecek kuşaklara karşı en önemli sorumluluklarımızdan biridir.” dedi.