Türk Ocakları Erzurum Şubesi Başkanı Nizam Işık, Doğu Türkistan Türklerine yönelik Çin zulmünün devam ettiğini, zulümden kaçan çaresiz ve sahipsiz Uygur Türklerinin insan tacirlerinin insafına terk edildiğini, bu konuda Doğu Türkistanlıların lideri Rabia Kadir’in beyanlarının dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
Rabia Kadir’in Hürriyet gazetesinde yer alan “Biz Türk’üz, ırkımız, dilimiz, dinimiz bir. Kültürümüz, özümüz, sözümüz bir. Türkiye 2.000.000’a yakın Suriyeliye kucak açtı. Irak’tan kaçanlara Filistin’e, Libya’ya, Somali’ye başta para olmak üzere çeşitli yardımlarda bulundu. İyi de yaptı. Türkiye bu kadar Suriyeliyi Müslüman oldukları için alıyorsa, kimsenin yardım elini uzatmadığı Uygurlar hem Türk, hem de Müslüman. Onlara da el uzatsın. Çünkü onlar başımıza bir şey gelse Türk olduğumuz için Türkiye bize yardım eder, bize sahip çıkar ümidini taşıyorlar. Ancak Türkiye Uygurları bir şeyler yapıyormuş gibi kandırıyor. Yani ağızlarına kuru bir emzik verip oyalıyor. Uygur Türlerinin tek umudu, tek güvendiği ülke Türkiye’dir. Biz Türkiye’nin Çin’e söz verdiğini de biliyoruz.” feryadını hatırlatan Işık; Rabia Kadir’in Türkiye’yi “ikinci vatan” olarak kabul ettiğini ancak Türkiye’ye girmesinin hâlâ yasak olduğunu, kendisine vize verilmediğini de belirtti.
Işık, Uygur bölgesine din adamı kılığında komşu ülkelerden geçen bazı karanlık kişilerin yalan yanlış dini propaganda ve cennet vaatleriyle Uygur gençlerini kandırıp bölgeden çıkararak Türkiye’deki insan kaçakçılarına teslim ettiklerini ve Uygur gençlerin bu yolla IŞİD ya da ÖSO saflarında cepheye sürüldüğünü, bu insan kaçakçılarının da çoğunun hala Türkiye’de bulunduğu yönünde iddialar olduğunu, devletimizce bu konuda etkin tedbirlerin bir an önce alınmasını istedi.