Bakan Soylu, TBMM Genel Kurulunda 2018 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2016 Kesin Hesap Kanun Tasarısı ile Sayıştay Raporları görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Bakan Soylu, dünyanın en pahalı arazisinde oturduklarını belirterek, "Avrupa düne kadar bizi kendi Ortadoğu sınırını koruyacak ülke olarak nitelendirdi. Amerika bizi karakol olarak değerlendirdi: Almanya PKK'yı, FETÖ'yü besliyor" ifadelerini kullandı.
“3 kere kızımın etrafından DHKP-C'li terörist alındı”
40 yıldır terörle mücadele ettiklerini ve bu konuda kararlığın açık ve net olduğunu ifaden eden Bakan Soylu, 3 kere kızının etrafından DHKP-C'li terörist alındığını belirterek, "Neyimi kaybedersem kaybedeyim, bu örgüt tarihinin en acı tecrübelerini yaşayacak. Ben evden çıkarken, her sabah ya oğlumun ya kızımın öldürüleceğine alıştırarak çıkıyorum" diye konuştu.
Bakan Soylu, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile ilgili tespitleri anlatarak, "Nuriye Gülmen 2012'de Kütahya'daki bir olaydan dolayı cezaevinde yattı çıktı. DHKP-C'de çok önemli bir şey var. Hapisten çıktıktan sonra özgeçmiş sunmak diye bir şey var. Şu anda 12 davası var, bir tanesi Yargıtay'da. Semih Özakça 4 tane davası var. DHKP-C üst düzey yöneticileri çıktı, ifade verdiler. Bırakın hukuk davasını yürütsün, bırakın komisyon kararını versin: DHKP-C üst düzey yöneticisinin, Eskişehir'de nasıl bomba yaptıklarını, nasıl eylemlere katıldıklarını anlatıyor. Tarih belli. Burada biz siyaseti bu ambargodan kurtarmalıyız" ifadelerini kullandı.
“16 Nisan bu ülkenin bu badirelerle karşılaşmamasını sağlamak için atılan adımdır”
Bakan Soylu, 15 Temmuz'dan ders çıkardıklarını kaydederek, "15 Temmuz'dan çıkardığımız ders Türkiye'yi geçmiş hükümet sisteminde karşı karşıya getirdiği istikrarsızlık ve sadece kendi sistemimizi, korumak adına uğraşmamızdan ve siyasisin oyuncak olmasından kurtulmaktır. 16 Nisan önümüzdeki 3-5 yılın yönetilmesi için değil, 16 Nisan bu ülkenin bu badirelerle karşılaşmamasını sağlamak için atılan adımdır. Bizim istikrara ihtiyacımız var. Demokrasinin ve siyasetin açık ve şeffaf olmasına ihtiyacımız var" değerlendirmesini yaptı
Soylu şöyle devam etti:
"Ben hiçbir gün 'PKK şu gün bitecek' demedim. Ben hep mümkün olduğunca süreç tanımı yapmaya çalıştım. Baharda şunu yapacağız, sonbaharda şunu yapacağız. Nasılsa becerebildiğimizi biliyoruz. Yapacağımız iş açık ve nettir. Sınırımızın 25 kilometre ötesindeki kampların tamamını tarumar edeceğiz. Kandil'e gidip oturacağız. Orada bizim hakimiyetimizin ortaya konulduğunu göreceğiz."
Gazetecilerin “Rakka'dan tahliye edilen DEAŞ militanlarının Türkiye için risk oluşturur mu” sorusuna Soylu, "Bu tamamen Dışişleri Bakanlığı'ndan alınan bir bilginin çarpıtılmasıdır. Böyle bir şey kesinlikle söz konusu değildir. Orada Dışişleri Bakanlığı'nın söylediği Birleşmiş Milletlerin birtakım kamplarında bulunan bizim haberimizin olduğu IŞİD ile ilişkisi olduğunu düşündüğümüz, düşünülen Türk sayısıdır. Bunların çocukları, kadınları, eşi çatışmalarda ölmüş kendi hanımı, çocukları bir gruplar. Böyle bir tehdit algılaması, bizim açımızdan söz konusu değildir. Gerek sınırlarımızda gerek sınırlarımızın içinde bu konuya yönelik tüm tedbirleri aldığımızı herkesin bilmesini isteriz" cevabını verdi.
81 il Büyükşehir Belediyesi çalışmalarına ilişkin ise Soylu, "O uzun zamandır yapılan bir çalışma yeni bir çalışma söz konusu değil. Bizim mahalli idarelerimiz sürekli kendi yerel yönetimlerimizden gelen talepleri değerlendiren bir işleyen süreçtir" ifadelerini kullandı.