Öğretmenevi’nde gerçekleşen konferans, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Daha sonra Türk Ocakları Samsun Şube Doç. Dr. Başkanı Serkan Şen, konferansın açılış konuşmasını yaparak, konuşmacılara ve dinleyicilere teşekkür etti.
Selamlama konuşmasının ardından söz alan konuşmacılar Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu, Seyyid Ahmet Arvasi’nin Doğu ve Güneydoğu bölgesiyle alakalı bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Memduh Ergin, Seyyid Ahmet Arvasi’nin doğumundan ölümüne kadar olan yaşantısının genel bir değerlendirmesini yaptı. Prof. Dr. Şaban Sağlık ise Seyyid Ahmet Arvasi’nin Türk-İslam dünyasına bakış açısını değerlendirdi.
Seyyid Ahmet Arvasi’nin çok önemli bir şahsiyet olduğunu belirten Prof. Dr. Memduh Ergin, “Seyyid Ahmet Arvasi, Türk-İslam dünyasının en önemli savunucularından birisidir. Aziz büyüğümüz, birçok boyutu ile örnek alınması gereken bir insandır. Seyyid Ahmet Arvasi ile ilgili olarak estetik bakış açısı hiçbir kaynakta geçmiyor. Olaylara biraz da böyle bakmaya çalışacağım. Avrasi, pedagog, eğitim bilimci, eğitimci, toplum bilimci ve yazar bir şahsiyettir. İçi boş şeyler yazan bazı kişiler de yazar olarak geçir ama Seyyid Ahmet Arvasi yazdıkları ile günümüze dair gelmiş birçok şeye ışık saçmıştır. Avrasi, evinde daktilosunun başında vefat etti” dedi.
“ARVASİ, AZİZ SANCAR’IN YAPTIĞINI SENELER ÖNCE YAPTI”
Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu, Seyyid Ahmet Arvasi’nin Doğu ve Güneydoğu bölgesiyle alakalı düşüncelerini belirterek, “Seyyid Ahmet Arvasi, gerçekten yeri doldurulamayacak insanlardan birisidir. Bazen bazı yıldızlar kaya gider ve onların ışığını doldurabilecek yeni yıldızlar doğmaz. Arvasi böyle insanlardan bir tanesiydi. Doğu ve Güneydoğu bölgesi hala bizim canımızı çok acıtan, çok yaralayan bir bölge. 16. yüzyılın ortalarından beri o coğrafya, çeşitli problemlerle karşı karşıya kalmış. Bu problemler çok kısa aralarla günümüze kadar devam etmiştir. Bu problemlerin ismi bu zamana gelene kadar değişikti. Doğu ve Güney Anadolu problemiydi. Terör, bölücülük veya kalkınmada dengesizlik problemiydi. Ancak son 4-5 yılda bu probleme yeni bir ad bulundu ve ‘Kürt Meselesi’ olarak etnik bir probleme indirgendi. Bugün birileri Türk düşmanlığı yaparak Kürt milliyetçiliği yapmaya çalışıyor. Bu çok tehlikeli bir şeydir. Arvasi, Van’da doğup, Arap kökenli olmasına rağmen en büyük Türk milliyetçilerinden biridir. Nobel Kimya ödülünü alan Arap kökenli Aziz Sancar’a ‘sen nerelisin?’ diye sorduklarında ‘Türküm’ diye cevap vermişti. Orada adam, bir ölçü koyuyor bu meselenin etnik bir mesele olmadığını, bu meselenin bir kültür, bir his ve bir düşünce meselesi olduğunu ortaya koyuyor. Aziz Sancar bunu 2015 yılında ortaya koyuyor. Bundan seneler önce Arvasi, yazdığı kitabında ortaya koyuyor” diye konuştu.
“ARAP YA DA TÜRK OLMUŞ ONUN İÇİN FARK ETMEZ”
Arvasi için hangi milletten gelindiğinin bir önemi olmadığını belirten Prof. Dr. Şaban Sağlık, “Seyyid Ahmet Arvasi’nin bütün kitaplarını okumak, bir üniversite bitirmekle eş değerdedir. Bu büyük insan 2 başlık altında değerlendirilebilir. Davranış ile söylemlerinin tutarlığı takdire şayandır. 2. olarak ise yazdığı kitapların derin anlamlarıdır. Arvasi, kendisinden önce gelen bütün Türk milliyetçiliği fikriyatının farklı görüşlerini temyiz eden birisidir. Bu yüzden Ziya Gökalp’e hem çok büyük eleştiriler yöneltir hem de görüşlerinden çok faydalanır. Arvasi, adındaki Seyyid kelimesinden de anlaşılacağı gibi Arap’tır. Peygamber soyundan gelir. Arap ya da Türk olmak onun nezdinde önemli değildir. Onun için önemli olan düşünce biçimidir” şeklinde konuştu.