Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı ve Priştine Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün ortak girişimi ile Türk edebiyatının önemli simalarından Şemsettin Sami, vefatının 110. yılında Kosova’da düzenlenen sempozyumla anıldı.
Priştine Üniversitesi Filoloji Fakültesi’nde düzenlenen bilimsel sempozyuma birçok ülkeden 30’u aşkın bilim adamının yanı sıra, Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Songül Ozan da katıldı. Bilim adamları, ilk Türkçe sözlük Kamus-ı Türki başta olmak üzere Türk edebiyatında roman ve ansiklopedi alanlarında da ilk eserleri vermiş, Türk diline ve kültürüne büyük hizmetlerde bulunmuş olan Şemsettin Sami’nin bilinmeyen yönlerine ışık tuttu. Saygı duruşu ile başlayan sempozyumun açılışında Priştine Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. İrfan Morina, Priştine Üniversitesi Filoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sedat Kuçi, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Hayati Develi, Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Prof. Dr. Turan Karataş ve Priştine Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramadan Zejnullahu birer konuşma yaptı. Priştine Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. İrfan Morina, Şemsettin Sami ile ilgili ilginç bir sempozyum düzenlediklerini, sempozyuma da Kosova’nın yanı sıra, Türkiye, Arnavutluk, Makedonya, Hollanda, Ürdün ve diğer ülkelerden 30’u aşkın konuşmacının katıldığını belirtti. Morina, Kosova’da ilk defa Şemsettin Sami hakkında bu kadar kapsamlı bir uluslararası sempozyumun yapıldığını söyledi.
Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Prof. Dr. Karataş da, şimdiye kadar Şemsettin Sami ile ilgili Türkiye’de ve Balkanlar’da bilim adamlarının bir araya gelerek farklı yönlerden bu büyük dil bilimcisini, büyük alimi konuştukları böyle bir etkinliğin yapılmadığını belirterek, “Biz istedik ki onun vefatının uygun bir yıldönümünde buralarda onun yetiştiği ya da asıl mensubu olduğu topraklarda onu anlatalım. Farklı yönleriyle Şemsettin Sami’nın belki de şimdiye kadar konuşulmamış hayatından hikayeler, şimdiye kadar üzerinde durulmamış eserleriyle ele almayı arzuladık” ifadelerini kullandı.
Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Hayati Develi ise, “Şemsettin Sami, esası Frasheri kardeşler Türkiye’deki kültür hayatının, bugünkü modern kültürün kurucularındandır. Türklük anlayışımız, Türklük kavrayışımız lisanımızın, dilimizin adının Türk dili olarak oluşması, onun sınırları, onun tarihi, onun yapısıyla ilgili gelişmeler, esasen hepsi Şemsettin Sami’nin eserlerine dayanıyor. Türkiye’deki modern sözlükcülüğün esasen babasıdır Şemsettin Sami. Ve onun eseri Kamus-i Türki, bu eser, bugünkü bütün modern sözlüklerin dayandığı ilk sözlüktür. Bu sözlüğe dayanarak bugünkü Türkçe sözler yazılıyor” şeklinde konuştu.
Şemsettin Sami’nin hem bu topraklarda hem de İstanbul’da doğmuş, yaşamış, Osmanlılığın çeşitliliğini, kültürel zenginliğini çok güzel şekilde sindirmiş ve edebi eserlerine aktarmış son derece önemli bir şahıs olduğunu belirten Büyükelçi Songül Ozan, “Şemsettin Sami Türkçemize çok önemli çeviriler kazandırmış ortak bir değerimizdir” dedi.
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Derya Örs de, “Şemsettin Sami Frasheri olarak bilinen büyük dilbilimcimiz, büyük ansiklopedicimiz Şemsettin Sami’nin Kosova ve Arnavutluk’tan ortak kültürümüzün en önemli değerlerinden birisi olan bu büyüğümüzü anmak üzere bir araya geldik. Dostlarımızla görüşmek, kardeşlerimizle kucaklaşmak adına buradayız. Türkiye Cumhuriyeti’nin Balkanlar coğrafyası ile özel bağları dolayısıyla bu ilişkilere fevkalade önem veriyoruz” şeklinde konuştu.
Sempozyumda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un sempozyuma gönderdikleri kutlama mesajları da okundu. İki gün boyunca 8 oturumun yapılacağı sempozyum, Arnavutluk’a yapılacak günübirlik gezi ile son bulacak.