KİMSEDEN İZİN ALMAYIZ
Davutoğlu, Süleyman Şah'ın Suriye Eşmesi'ndeki türbesine yaptığı ziyaretin ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 'Kimden izin aldın da oraya gittin söyle' dediğini belirterek, "İşte söylüyorum, biz Allah'tan ve milletten başka kimseden izin almayız" dedi.
Davutoğlu, AK Parti'nin Cumhuriyet Meydanı'ndaki mitinginde konuşmasına, "aşıklar diyarı Uşak'a" selam vererek başladı.Kentin estetiği, aşkı ve kilimi hatırlattığını belirten Başbakan Davutoğlu, sağanağa rağmen kalabalığın meydanı terk etmediğine dikkati çekti. Uşak'ın aşkının kilimlere yansıdığını ifade eden Davutoğlu, alandakilerle yurdun kaderini kilimler üzerinden konuşmak istediğini söyledi.
YENİ TÜRKİYE’Yİ DOKUMAK
Her bir kilim, halı deseninin bir güzel gözün eseri olduğunu belirten Davutoğlu, şunları söyledi:
"Oraya bütün güzel renkler yansır. İşte Türkiye Cumhuriyeti farklı renklerin, desenlerin ama tek bir kilimin eseridir, birliğin, beraberliğin. Bakınız 31. mitingime çıkıyorum. 15 gündür geziyorum, her yerde, meydanda aynı coşku, birlik, kararlılık, beraberlik ve türkü var. Büyük Türkiye türküsü, her yerde kardeşlik türküsü var. Uşak'ta söylediğimiz türkü neyse Bitlis'te de, Muş'ta da Ağrı da Samsun'da da Osmaniye'de o vardı. İşte AK Parti farkı bu, AK Parti Türkiye'nin bütün renklerini, desenlerini, güzel ahengini yansıtıyor. Her bir meydanda aynı coşkuyu görüyoruz. Şimdi Türkiye'de milliyetçilik taslayanlar, buraya gelip de konuşanlar, o renklerin bir kısmını temsil ediyor, diğer yerlere ulaşamıyorlar. Ya da doğuda konuşanlar ulaşamıyorlar ya da sahillerde konuşanlar. Ey Uşak, vatan aşığı Uşak, Türkiye'nin her köşesindeki her rengi taşıyan AK Parti'ye desteğe hazır mısın? Kilimleri dokur gibi yeni bir Türkiye'yi dokumaya var mısın?"
Alandakilerden "Evet" yanıtını alan Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bu bölgelerdeki mitinglerinde 'Doğuda Davutoğlu'na 'Serok Ahmet' diyorlar' ifadelerini kullandığını anımsattı.
ERZURUM’DA DADAŞ AHMET DEDİLER
Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti: "Doğru. Doğuda 'Serok Ahmet' diyorlar, Erzurum'a gittiğimde 'Dadaş Ahmet' dediler, Sivas'a gittiğimde 'Yiğido Ahmet' dediler, Elazığ'da 'Gakkoş Ahmet', Osmaniye'de 'Türkmen Ahmet', Mersin'de 'Yörük Ahmet' dediler. Bunlar bizim dağlarımızın, ovalarımızın renkleri, bizim kilimlerimizin renkleri. Bunları bölmeye hiç kimsenin kudreti yetmez. Birisi çıkıyor 'Taksim'i Kabe'ye benzetiyor. Hani, sizin güzel bir tabiriniz var, şom ağızlılar için, 'lom ağızlı' dersiniz değil mi? Bunların hepsi lom sözlü. Diğeri Türkiye'nin önemli bir kısmına ayak basmadan siyaset yapmaya kalkıyor. Biz gerçek Türkiye milliyetçileri, bu milletin birliğini, beraberliğini savunanlar, bizim için Türkiye'nin her santimetrekaresi şerefimizdir, onurumuzdur, izzetimizdir. Al bayrağı oralarda dalgalandırmak bizim onurumuzdur. Bize hesap soracak olanlar önce er meydanına çıksınlar, Hakkari, Muş, Bitlis, Ağrı meydanına, Uşak meydanına çıkar gibi rahatlıkla çıksınlar. Biz çıkarız çünkü biz Allah'tan ve milletten başka kimseden korkmayız, kimseye boyun eğmeyiz. Birisi derse ki 'Şurası benim diyarımdır, şurası kurtarılmış bölge, buraya şunlar giremez' biz deriz ki 'Biz AK Parti, AK Parti'nin neferleri, Uşak'ın kurtuluş destanı yazanların torunları biz her yere gireriz, her vatandaşa selam veririz, her odada otururuz her yerde birlik türküsü çığırırız."
"O İZİN, SİZİN DÖNEMİNİZDEYDİ BAHÇELİ"
Milli birlik ve beraberlik derken Uşak halısına bakarken gördükleri güzellikleri gördüklerini ifade eden Başbakan Davutoğlu, her bir vatandaşı sevdiklerini vurguladı.
Geçen günlerde Süleyman Şah'ın türbesine gittiğini anımsatan Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Geçen günlerde Süleyman Şah'ın türbesine gittim Suriye Eşmesi, hemen şöyle bir şey söyledi Sayın Bahçeli, 'Kimden izin aldın da oraya gittin söyle.' İşte söylüyorum, biz Allah'tan ve milletten başka kimseden izin almayız. İzni kimden mi aldık, kimin gücüyle mi gittik söyleyeyim, önümüzde Mehmetçik vardı, Mehmetçiğin elinde Türk yapımı silah vardı, gökyüzünde Türk yapımı uçak, helikopterin olduğu bir Türkiye, kimseden izin almaz. O izin, sizin döneminizdeydi Bahçeli. Bakın niye zikrettim bunu biliyor musunuz? Uşak'ın Eşme'sine ne kadar gidersek ve gitmişsek, Suriye'nin Eşmesi'ne de biz öyle gideriz. Kimseden izin almayız."
EVREN ÖLÜNCE HERKES DARBE KARŞITI OLDU
Başbakan Davutoğlu, "Kenan Evren ölünce herkes darbe karşıtı oldu. CHP, 27 Mayıs darbesini desteklemedi mi? Nasıl bir iki yüzlülük bu?" dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Şimdi Kenan Evren ölünce herkes darbe karşıtı oldu. CHP, 27 Mayıs darbesini desteklemedi mi? 27 Mayıs'ta rahmetli Adnan Menderes şehit edildikten sonra CHP, askeri yönetimin altında hükümet kurmadı mı? Nasıl bir ikiyüzlülük bu? Aynı CHP ki yarın tarihi bir gün. Yarın Yassıada'dayız. Tarihi günler yaşıyoruz. Bir darbe generali vefat ederken, biz Yassıada'da milletimizin bağrında muhabbet tohumu olarak yücelmiş Menderes'in çile çektiği adayı dünyaya ibret olarak bir ziyaret makamı, aynı zamanda kongre merkezi haline dönüştüreceğiz. Ta ki kimse bir daha darbeye heveslenmesin. CHP darbe karşıtıyım diyor, peki 28 Şubat'ta bu genç kızlarımıza ıstırap çektiren o ikna odacıları sizden nasıl milletvekili oldu?"
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Uşak Mitingi'ne katılarak bir konuşma yaptı. Davutoğlu, yaptığı konuşmada, CHP'nin 27 Mayıs darbesini desteklediğini söyledi.
27 MAYIS DARBESİ
Davutoğlu, şöyle konuştu:"Şimdi Kenan Evren ölünce herkes darbe karşıtı oldu. CHP, 27 Mayıs darbesini desteklemedi mi? 27 Mayıs'ta rahmetli Adnan Menderes şehit edildikten sonra CHP askeri yönetimin altında hükümet kurmadı mı? Nasıl bir iki yüzlülük bu? Aynı CHP ki yarın tarihi bir gün. Yarın Yassıada'dayız. Tarihi günler yaşıyoruz. Bir darbe generali vefat ederken, biz Yassıada'da milletimizin bağrında muhabbet tohumu olarak yücelmiş Menderes'in çile çektiği adayı dünyaya ibret olarak bir ziyaret makamı, aynı zamanda kongre merkezi haline dönüştüreceğiz. Ta ki kimse bir daha darbeye heveslenmesin. CHP darbe karşıtıyım diyor, peki 28 Şubat'ta bu genç kızlarımıza ıstırap çektiren o ikna odacıları sizden nasıl milletvekili oldu?"
Davutoğlu, MHP'nin 12 Eylül'de "Biz hapisteyiz. Fikirlerimiz iktidarda" dediğini hatırlatarak, "Yani 12 Eylül fikriyatı, MHP'nin fikriyatı mı? Demokrasi söz konusu olduğunda herkesin başı dik olması lazım. Bizim başımız dik" dedi.
CHP'nin 27 Nisan e-muhtırasını desteklediğini belirten Davutoğlu, "Zannettiler ki eskisi gibi olacak. Onlar böyle dedi diye köşemize çekileceğiz. Biz AK Parti'yiz. Bize kimse muhtıra falan veremez. Verirse aynen iade ederiz. Çünkü biz yola çıkarken başımızı, gönlümüzü, gövdemizi koymuşuz. Kimse bize baş eğdirebilir mi?" ifadesini kullandı.
VESAYETLER ÇIKTI
Davutoğlu, şöyle devam etti:"Ama bir darbe dönemi kapanırken bu sefer başka vesayetçiler çıktı. Geziciler çıktı. Gezi oyunları arkasında bizi devirmeye kalktılar. Baktılar bu da başarılı olmadı, sonra paralel çeteyi çıkardılar. Bu sefer Sincan'da tanklar ya da Yassıada değil de yargıyı kullanmaya kalktılar. Yargı üzerinden başbakanımızı yerinden etmek istediler. 'Dönemin Başbakanı' diye raporlar hazırladılar. Sizin seçtiğiniz başbakan görev yaparken. Bugün görevinden alınan savcılar 'dönemin Başbakanı' diye iddianame hazırladılar. Be hey gafiller, karşınızda eski Türkiye yok. Yeni Türkiye var. Yeni Türkiye'de biz bunlara boyun eğer miyiz? Ne oldu? 'Dönemin Başbakanı' dedikleri Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı oldu ama onlar dönemin savcıları oldu. Şu anda savcı değiller, olmayacaklar. Önce saf temiz imanlı Anadolu insanlarını kullanarak, Bediüzzaman'ın ismini istismar ederek yardımlar topladılar. Güç devşirdiler. Biz dahi, iyi niyetimizle hep hayır hizmeti diye destek verdik. Yetmedi, bu sefer yargıyı istismar ettiler ama baktık ki bunların arkasında uluslararası çevreler var. O uluslararası çevrelerin adımlarıyla karşılarında, Türkiye'de darbeye, vesayete karışanlar karşılarında dimdik durduk, durmaya devam edeceğiz"
Savcıların görevden alınmasına değinen Davutoğlu, "Dün, savcıların görevlerinden alınması ve meslekten men edilmesi, HSYK kararı, şunun tescilidir; 27 Nisan'daki e-muhtırayı aynen iade ettik ya şimdi bunların iddianamelerini de aynen sahiplerine iade ediyoruz" ifadesini kullandı.
KÜTAHYA MİTİNGİ
K Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "12 yıllık birikim üzerinden yeni bir Türkiye inşa etmek üzere yola çıktık. Bu yeni Türkiye'de özgürlükler, milli birlik ve beraberlik esas olacak. " dedi.
Partisinin Kütahya mitinginde konuşan Davutoğlu, 2002 yılında kurucu genel başkanlarının, kendisine konulan siyasi yasak nedeniyle seçime giremediğini belirterek, "Zannettiler ki bizi durdurabilirler bu darbeciler, vesayetçiler. Durdurabildiler mi? 2002'de Kütahya'nın da o büyük desteğiyle, demokrasiyi ve devleti yeniden inşa etmek isteyen AK Parti kadroları, 13 yıldır emanetinizi taşıyor mu? Taşımaya devam edecek mi? İşte bizim yolumuz budur. 2004 yılında 'genç subaylar rahatsız' diye haberler yaptılar. 2006'da cumhur ile hiç ilişkisi olmayan Cumhuriyet mitingleri yapmaya kalktılar. 2007'de işte hodri meydan, hangisi meydandaydı? 27 Nisan e-muhtırası verildiğinde, o muhtıranın karşısında dimdik duran sadece AK Parti idi. O zaman CHP, MHP destek verdi, bugünkü HDP'nin öncüleri sessiz kaldı. Ama millet iradesine her zaman sadece AK Parti destek verdi. Sadece AK Parti milli iradenin sözcüsü oldu" dedi.
12 EYLÜL REFERANDUMU
Davutoğlu, yola devam ettiklerini ve 12 Eylül referandumu yaptıklarını hatırlatarak, "12 Eylül'de hesaplaştığını söyleyenler... Darbeyi yaklaşırken ayak sesinden hisseden ve direnen Kütahya... Allah, millet ve tarih bizden yanadır. 2010 referandumuna giderken 12 Eylül darbecileri yargılansın diye anayasa değişikliği getirdik. Hepsi karşı çıktılar. Şimdi 12 Eylül'ü lanetleyenler, 12 Eylül'ü kınayanlar; 'darbeciler yargılansın' dediğimizde hepsi bize karşı çıktı. CHP, hayır oyu verdi, MHP hayır oyu verdi, HDP'nin o günkü temsilcileri BDP hayır oyu verdi. Şimdi uyanıyorlar. Şimdi gün geçtikten sonra 12 Eylül'ü yargılamaktan bahsediyorlar. Bütün darbecilerin yargılanmasının önünü kim açtı? Darbecilere bir an dahi taviz vermeden dimdik kim durdu?" diye sordu.
PROVOKASYONLAR
Alandan "AK Parti" yanıtını alan Davutoğlu, "İşte onun için bizi yeni darbelerle, yeni vesayetlerle yıkmaya çalıştılar. Gezi provokasyonları yaptılar. Bizi sarsabildiler mi? 27 Nisan e-muhtıra'dan sonra Cumhurbaşkanı'nı AK Parti içinden, Sayın Abdullah Gül'ü seçtik mi? Engelleyebildiler mi? Gezi provokasyonları sonrasında Cumhurbaşkanımızı, AK Parti'yi hedef aldılar. Bizi bir an dahi sendeletebildiler mi? Gücünü milletten alanların sendelemesi imkansızdır" dedi.
"YARGI DARBESİNİ YAPAMAYINCA SİYASİ DARBE YAPMAYA YELTENDİLER"
Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"Adnan Menderes'e sahip çıkmış Kütahyalılar... Şehit Başbakanımızın manevi huzurunda diyorum ki, Allah da şahit olsun, siz de şahit olun; darbecilere ve vesayetçilere karşı bir an dahi taviz vermeden dimdik durmaya devam edeceğiz. Gezi'de bizi sarsamadılar, sendeletemediler. Bu sefer bir ihanet çetesini devreye soktular. 17-25 Aralık provokasyonuyla paralelcileri... Şimdi, dün Türkiye'de hukuk, yargı üzerinden darbe yapmak isteyenlere HSYK gerekli kararı verip 'dur' deyince, tekrar seslerini yükseltemeye kalkıyorlar. 'Dönemin Başbakanı' diyorlar Sayın Başbakanımıza, o zaman. Yani, aynen Adnan Menderes'e yapılan muameleyi yapmak istediler. Yapabildiler mi? Yapabilirler mi? İleride de herhangi bir günde bizi, milli iradeyle yola çıkanları durdurabilirler mi?"
Alandan "hayır" yanıtını alan Davutoğlu, dün Isparta'da "Paralel de olsalar, üçgen de olsalar, biz ihanete taviz vermeyiz" tabirinin kullanıldığını hatırlatarak, "Güzel bir tabir... Bir paralel var, bir de üçgen var. Üçgende kim var; CHP, MHP, HDP, arkasında da paralel. Siz paralele de üçgene de cevap verir misiniz? Bırakın paraleli, bırakın üçgeni, 'bizim yolumuz sırat-ı müstakimdir, dosdoğru bir çizgidir, dosdoğru bir yoldur' diyecek miyiz? O sırat-ı müstakim üzre devletimizi, istiklalimizi, demokrasimizi yeniden inşa edecek miyiz?" diye konuştu.
PARALEL ÇETE
Davutoğlu, paralel çetenin 30 Mart'ta "AK Parti dışında kim güçlüyse ona destek verelim" dediğini belirterek, yargı darbesini yapamayınca siyasi darbe yapmaya yeltendiklerini söyledi. "Ama siz 30 Mart seçimlerinde de Kütahya'da bir destan yazdınız. O zaman buraya gelmiştim, mahalli seçimler vesilesiyle, size 'ayağa kalkın' demiştim, ayağa kalktınız ve bir destan yazdınız. Allah razı olsun. Şimdi bir kez daha söylüyorum; 7 Haziran'da da hepsi birlikte toplanıp geliyorlar. Paralelciler, işbirlikçiler, üçgenciler, MHP, CHP, HDP, arkasındaki kartel medya... Kütahya ayağa kalkacak mısın? Bu hep beraber gelen şebekeye karşı milletin sesi olacak mısın? Milletin adamlarına güç vermeye devam edecek misin?" diye sordu. "Evet" yanıtını alan Davutoğlu, kendilerinin gücü Kütahya'dan, Domaniç yaylasından, Dumlupınar'dan, milletten aldıklarını, Pensilvanya'dan ya da kapalı kapılar ardındaki lobilerden almadıklarını söyledi.
"YENİ TÜRKİYE'DE ÖZGÜRLÜKLER, MİLLİ BİRLİK VE BERABERLİK ESAS OLACAK"
Kütahyalılardan 7 Haziran'a giderken kurulan tuzakların hepsini görmesini isteyen Davutoğlu, "Siz, Oğuz boylarının çocukları... Bu milletin bekasının, birliğinin teminatı olanlar, Kütahyalılar yeni bir yola yürüyoruz. Yeni Türkiye...12 yıllık birikim üzerinden yeni bir Türkiye inşa etmek üzere yola çıktık. Bu yeni Türkiye'de özgürlükler, milli birlik ve beraberlik esas olacak. Türkiye'nin her yerinde bütün vatandaşlarımız onurla, gururla hayatlarını sürdürecek. Kimsenin onuruyla oynanmasına izin vermeyeceğiz" diye konuştu.
Davutoğlu, dün Isparta'da ifade ettiği sözlerini tekrarlayarak, "Kaset veya benzeri çabalar üzerinden şantaj yapmaya kalkanlar çıkarsa, erdem, ahlak hareketi olan AK Parti hareketi, bütün kasetlere, şantajlara karşı mağdurların yanında olacak, tuzak kuranların karşısında olacak. Kim yaparsa yapsın" dedi.
MUHASEBE VAKTI
Muhasebe vakti olduğunu belirten Davutoğlu, şunları kaydetti:"Kılıçdaroğlu'na da Bahçeli'ye de sorma vaktidir; 2002 ile bugünün Türkiyesini karşılaştırdığımızda neyin ortada olduğu gayet aşikar ve açıktır. 2002'de bütün Türkiye'de doğalgaz olan şehir sayısı 9 iken, bugün 74... İnşallah en kısa kısa zamanda 81 vilayetimize doğalgaz getireceğiz. Kütahya'da da biz gelene kadar doğalgaz var mıydı, kim getirdi? Havaalanı olan şehir sayımız 23'tü, şimdi 56 şehrimizde havaalanı var. Zafer havalimanını kim yaptı? Türkiye'de bizim dönemimize kadar özellikle sağlık sektöründe o derece acınacak haldeydik ki... Bütün Türkiye'de 611 ambulans vardı. Dün Burdur'da söyledim, orada bir tane ambulans vardı. Kütahya'da 10-11 ambulans vardı. Şimdi Türkiye'de 4 bin 387 ambulans var. Ambulans helikopter, ambulans uçak, kar paletli ambulanslar... Vatandaşımız her an, her yerde, en iyi sağlık hizmetini alıyor mu? Kim yaptı? İşte bu."
Davutoğlu, Kütahya mitinginde yaptığı konuşmada, ders kitaplarının öğrencilere ücretsiz dağıtıldığını anımsatarak, "Eylül ayı geldiğinde bacılarımız, anneler, o onurlu Anadolu kadını 'çocuklarımızın kitaplarını nasıl elde edeceğiz' diye düşünüyorlardı. 'Nasıl alacağız' diye düşünüyorlardı. Şimdi milyonlarca ders kitabı vatandaşlarımıza bedava veriliyor mu? İşte aradaki fark bu" dedi.