Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Kültür-Sanat Kulübü tarafından ‘Mevlana’yı An(la)mak’ konulu bir panel düzenlendi.
Üniversite Kitabevi’nin Katkılarıyla düzenlenen panele Prof. Dr Hasan Çiftçi, Doç. Dr Hüseyin Güllüce, Doç. Dr. İsa Çelik ve Yrd. Doç. Dr Ali Utku konuşmacı olarak katıldı.
Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen paneli Mahmut Balcı yönetti. Paneli, çok sayıda öğrenci ve öğretim üyesi izledi.
//MESNEVİ'Yİ ANLAMAK ANADOLU'YU ANLAMAKTIR
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Utku, Anadolu düşüncesinin tasavvufi bir eğilime sahip olduğunu belirterek, Mesnevi'yi anlamanın Anadolu'yu anlamak olduğunu söyledi.
Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Kültür-Sanat Kulübü tarafından 'Mevlana'yı An(la)mak' konulu panel düzenlendi.
//YARADILANI SEVMEK
Paneli yöneten eğitimci yazar Mahmut Balcı, Hz. Mevlana'nın sınırları aşan ve bütün insanlığın takdirini toplayan eserler bıraktığını belirtti. Yüzyılın sorunlarının başında kalbin onarılmasının geldiğini anlatan Balcı, bu kapsamda Hz. Mevlana'yı andıklarını kaydetti.
//FELSEFE VE MEVLANA
Panelistlerden Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Utku ise felsefe ve Hz. Mevlana arasındaki ilişkiye değindi. Mevlana'nın filozof değil mutasavvıf olduğunu dile getiren Utku, Mevlana'nın felsefeyi eleştirdiği ve tasavvufu seçtiğini söyledi. Mevlana, Muhyiddin-i Arabi, Şems-i Tebrizi'nin Konya'da buluşmalarının Anadolu düşüncesinin şekillenmesi açısından önemli olduğunu ifade eden Utku, "Anadolu düşüncesi tasavvufi bir eğilime sahiptir. Anadolu düşünce tarihi açısından bakıldığında Mevlana, Muhyidin-i Arabi, Şems-i Tebrizi'nin Konya'da buluşmaları bu toprakların düşüncesinin şekillenmesi açısından önemlidir. Mesnevi'yi anlamak Anadolu insanını anlamaktır. Felsefe Yunan kaynaklı bir disiplin olarak İslam dünyasına girmiştir. Kelam çalışmalarıyla beraber felasife denilen bir grup ortaya çıkıyor. Mevlana filozof değil bir mutasavvıftır. Felsefeyi eleştirmiştir. Ancak felsefe yönelik eleştirileri kendi tarihi konjektürlerinde anlamalıdır. Gazali'nin ve Mevlana'nın felsefeyi eleştirmesinden hareketle günümüz felsefesini eleştirmek yanlıştır. O dönemdeki felsefeyi, Eşari geleneğini anlamak gerekir." diye konuştu.
//EŞİT YAKLAŞIM
Fars Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Çiftçi de Mevlana'nın kendi inancı ve mezhebi ne olursa olsun herkese eşit baktığını açıkladı.
Mevlana'nın eserlerini anlamak için kendi dilinden okumanın önemine değinen Çiftçi, Türkçe'ye yapılan çevrilerde bazı sanatların yok olduğunu vurguladı. İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsa Çelik ise Mevlana'nın tasavvufi yönünü ve nefs-i emmareyi yorumlamasını anlattı. Mesnevi'yi Kur'an'ın tefsiri olarak gördüğünü dile getiren Doç. Dr. Hüseyin Güllüce de Mesnevi'nin 5. cildinin 2. sayfasından 6. cildin ilk sayfalarına kadar sadece bir ayetin tefsirini yaptığına dikkat çekti.
Programa öğretim elemanları ve öğrenciler yoğun ilgi gösterdi.