Bu hafta içerisinde piyasaya çıkan yeni kitaplarıyla birlikte, kaleme aldığı kitap sayısını 40’a çıkaran Ali İhsan Kolcu, Türk Edebiyatının Poetikaları adını verdiği seride, birçok şaire ait şiir sanatını irdeledi. “Necip Fazıl’ın Poetikası”, “Ahmet Haşim’in Poetikası”, “Salah Birsel’in Poetikası”, “Orhan Veli’nin Poetikası”, “Recaizade Mahmut Ekrem’in Poetikası”, “Ziya Paşa’nın Poetikası”, “İsmet Özel’in Poetikası”, “Asaf Halet’in Poetikası”, “Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Poetikası” ve Ahmet Haşim’in bütün şiirlerine yayıma hazırlayarak edebiyat dünyasıyla buluşturan Prof. Dr. Kolcu, Türk edebiyatının poetik metinlerini çözümlemeye, bundan devam edeceğini belirtti.
//9 AYRI ESER
Türkiye’deki üniversiteler arasında en çok kitap yazan akademisyen ünvanı bulunan ve eserleri birçok üniversitede ders kitabı olarak okutulan Prof. Dr. Ali İhsan Kolcu, yeni kitaplarıyla birlikte, imzasını attığı kitap sayısının 40’ı bulduğunu bildirdi. Türk edebiyatına yeni ürünler kazandırma ve gelecek nesillere bu konuda bilgiler aktarma heyecanından hiçbir şey kaybetmediğini dile getiren Kolcu, yeni çalışmalarında da, Türk edebiyatına damgasını vurmuş olan şairlerin şiir sanatını ele aldığını kaydetti.
//15 ŞAİRİN DAHA POETİKASINI HAZIRLAYACAK…
Okurlarla buluşturduğu bu kitapların dışında, 15 şairin daha poetikasını hazırlayacağına işaret eden Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali İhsan Kolcu, edebiyata hizmet eden herkes gibi, kendisinin de, beklediği ilgiyi görememesinden yakındı. “Marifet, iltifata tabidir, müşterisiz meta zayidir” diyen Prof. Dr. Ali İhsan Kolcu, üretenle üretmeyenin, çalışanla çalışmayanın artık aynı potaya konulmaması gerektiğini vurgulayarak, her türlü ilgisizlik ve unutulmuşluğa rağmen, Türk edebiyatına ve kültür hayatına yeni eserler kazandırmaya devam edeceğini dile getirdi.
Edebiyatın, başlı başına bir dünya olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ali İhsan Kolcu, “Bu dünya içerisinde ayakta kalabilmiş ve günümüze sayısız değerli eserler bırakmış olan edebiyatçılarımız, aslında bizlere bir dünya bahşetmişlerdir. Şiirlerde, işte bu dünyanın giriş kapılarından birisidir. Şairler ise, bu kapıları açan anahtar gibidir. En az şair kadar, şiiri de anlamak, algılamak ve yaşamak gerekir.” ifadelerini kullandı.