25 Ekim 2004 Pazartesi - 00:00

KOBİ'lere AB tanımı geliyor

Hükümet, KOBİ'lerin Avrupa Birliği'ne entegrasyonlarının sağlanması ve rekabet yeteneklerinin geliştirilmesi için uygulamada eşitlik, genellik ve birlik sağlanmasını amaçlıyor. Bu çerçevede, TBMM'ye yeni bir yasa tasarısı sunuldu.

KOBİ'lere AB tanımı geliyor Hükümet, KOBİ'lerin Avrupa Birliği'ne entegrasyonlarının sağlanması ve rekabet yeteneklerinin geliştirilmesi için uygulamada eşitlik, genellik ve birlik sağlanmasını amaçlıyor. Bu çerçevede, TBMM'ye yeni bir yasa tasarısı sunuldu. Hükümet, 'Sanayi ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanuna Bir Madde Eklenmesine İlişkin Kanun Tasarısı'nı TBMM'ye gönderdi. 1 maddelik tasarıya göre, Küçük ve Orta Büyüklükte İşletmeler olarak bilinen 'KOBİ'lere yeni tanım getirildi. Buna göre, 'Küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin tanımlanmasına, niteliklerine, sınıflandırılmasına ve uygulamalarına ilişkin esaslar, net satış hasılatları, mali bilanço tutarları ve çalışan sayıları dikkate alınarak Bakanlıkça (Sanayi ve Ticaret Bakanlığı' hazırlanan ve Bakanlar Kurulu'nca yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenecek. Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler kısaca 'KOBİ' olarak adlandırılacak. Kurum ve kuruluşların KOBİ'lere ilişkin uygulamalarında bu kanun çerçevesince çıkartılacak ve yürürlüğe konulacak yönetmelik hükümleri esas alınacak. Tasarının gerekçesinde şu ifadelere yer verildi: "Ülkemizde kamu kurum ve kuruluşları tarafından farklı hukuki düzenlemelerle, çoğu da Avrupa Birliği tanımıyla uyumlu olmayan, birden fazla küçük ve orta büyüklükteki işletme(KOBİ) tanımı yapılmış bulunmaktadır. Bu durum farklı uygulamalara yol açmakta, KOBİ'lerin bir kısmı bazı uygulamaların içinde yer alırken diğer bir kısmı ise bu uygulamaların dışında kalabilmektedir. Tasarı, Türkiye ekonomisi ve sosyal yapısının temelini oluşturan KOBİ'lerin Avrupa Birliği'ne entegrasyonlarının sağlanması ve rekabet yeteneklerinin geliştirilebilmesi için uygulamada eşitlik, genellik ve birlik sağlanması amacıyla hazırlanmıştır".

Kur’an Eğitimi ve Yaz Kur’an Kursları

YORUMLAR

Toplam 10 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.

İNSANyusuf

8 Haziran 2009 Pazartesi 21:29

Sendikacıları aslında kimse sevmez. 1-Liderlik sultası var,bu saltanatımsı birşey,öyleki başkanlar kendilerinden sonra gelecek olanı bile kendileri belirler.(seçim,genel kurul v.s.hikaye) 2-Krallar gibi yaşarlar ve bunuda nedense hiç saklamak ihtiyacı duymazlar. 3-Ağzı laf yapan,ikna kabiliyeti yüksek oldumu,gerisi önemli değildir,üye sayısı artsında ne olursa olsun. 4-Karşılıklı oturup dinlemezler,siz anlatırsınız,onlar kafalarını sallar,dinler gibi yaparlar,ilgili departmana ileteceğiz,sonuna kadar ilgileneceğiz derler ama... 5-Alışıla gelmiş,tarikat,derebeylik,cemaat veya aşiret,hatta mafya şeklinde çalışırlar. 6-Siyasete anlasalarda anlamasalarda her zaman karışırlar,objektif olamazlar. 7-Takım elbise giyip,gazetelere yakışıklı poz vermek için azami gayret ederler. 8-Önemli günlerde tamamen göstermelik ve gözboyama yapıp incik boncuk dağıtırlar. Tabii bunlar herkes için geçerli değil.Sendikalar gereklidir,çağdaş,değişikliğe açık ve gerçek hizmet aşkı tasarlayanlar olursa..

Yorumu oyla 6 4

LÜTFULLAH KARAKAYA

9 Nisan 2009 Perşembe 00:29

SAYGI DEĞER TARKAN HOCAM YAZINIZDA ERZURUM LU OLUP,DEĞİŞİK İLLERDEN SEÇİLEREK GELİP ANKARA DA GÖREV YAPAN SENDİKACILARI TANITMIŞSIN.BU HASSASİYETİNİZE TEŞEKKÜR EDERİM.DEĞERLİ OKUR ARKADAŞLAR HOCAMIN YAZMIŞ OLDUĞU BAŞTA TÜRK HARB-İŞ OLMAK ÜZERE BU SENDİKALARIN ÇOĞUNDA EĞİTİM UZMANI OLARAK GÖREV YAPMIŞTIR.BİNLERCE ÜYEMİZE,ÜYELERE EĞİTİMLER VEREREK ÇOK SENDİKACI YETİŞTİRMİŞTİR.ÖZELLİKLE DE HARB-İŞ SENDİKASINA BÜYÜK EMEĞİ OLMUŞTUR.KENDİSİNE TEŞEKKÜR EDER SAYGILARIMI SUNARIM. AYRICA ALİ DİKEÇ ABİMİN YAZISINIDA OKUDUM.CAN ALICI BİR NOKTAYA DEĞİNMİŞ.TEŞEKKÜR EDİYORUM.MALESEF İNSANLARIN YAŞAM GÖRÜNTÜSÜYLE NEFSİ ÇOK FARKLI OLUYOR.BİR ANDA NEFSİNE YENİLEREK TELAFİSİ OLMAYAN,YAPTIĞI MAKAMA UYMAYAN HATALAR YAPIYOR.NİTEKİM BU CAMİAMIZDA YAŞANMIŞTIR. BURDA OKURLARIMIZA VE DADAŞ ERZURUM'A SEVGİ VE SELAMLARIMI İLETİR,SAYGILAR SUNARIM.ALLAH'A EMANET OLSUN GÜZEL ERZURUM

Yorumu oyla 6 4

DADAŞZADE

7 Nisan 2009 Salı 12:44

Sendikal hareket demokrasinin en önemli yapıtaşlarından birisi. Daha doğrusu birisiydi. Şimdi, diğer birçok kurum gibi sendikalarda iktidar yalakalığı yapıyorlar. İşçi memur hakkı yalan. Sendikacılarda kendi hesaplarını tutmakla meşguller

Yorumu oyla 6 4

erzurum kalesi

7 Nisan 2009 Salı 12:41

Tarkan Bey, yazınızı okudum ve işlediğiniz temayı beğendim. Fakat, benim gözlemime göre Erzurum'Dan gidenler kapağı oralara attımı arkasını unutuyor. Üstelik bir de hakaret edenleri oluyor. Off be kurtuldum diyenleri de. Taaaa ki, milletvekilliği belediye başkanlığı adayı oluncaya kadar. Oralara giden buraları köy, buradakileri de köylü görmeye başlıyor ya. Yani giden böyük adam oluyor, biz ise küçük idare edilecek adamlar. Bu düşünce tarzı, giden herkeste oluyor. malesef.

Yorumu oyla 6 4

ALİ DİKEÇ

7 Nisan 2009 Salı 12:05

TARKAN HOCAM YAZILARINIZI DİKKATLE AYRUYETEN SENİ BİR ERZURUMLU OLARAK ÇOK SEVİYORUM İZLİYORUM . SON YAZINIZDA ERZURUMLU SENDİKACILARDAN BAHSEDİYORSUNUZ YAZINIZADA ŞUNUDA İLAVE EDEBİLİRSİNİZ BİZ ÜÇ ERZURUMLU NE ZAMAN BİR ARAYA GELSEK MUHAKKAK NEFİSLER ÖN PLANA ÇIKIYOR BİRİ KENDİ ARAMIZDA FAZLA GELİYOR YANILMIYORSAM SENDE BUNU İYİ BİLİYORSUN TÜRK HARB -İŞTE BİZ BUNU YAŞADIK SENDE ŞAHİTSİN NEDEN BÖYLE OLUYORUZU ARAŞTIRMAK GEREKMEZMİ SAYGILAR ALİ DİKEÇ İSTANBUL / ATAŞEHİR .

Yorumu oyla 6 4