SALİH BAKICI
BURSA (İHA) - Ermeniler tarafından 1992 yılında yapılan Hocalı katliamının yıl dönümü Bursa'nın İnegöl ilçesinde anıldı. İnegöl Ertuğrulgazi Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından ‘Hocalı Katliamı ve Karabağ’ konulu panel düzenlendi.
Vehbi Koç İlkokulu toplantı salonundaki panelin açılış konuşmasını yapan Ertuğrulgazi Derneği Başkanı Cafer Atan, “İnegöl’de ilk kez geçen yıl böyle bir program yapılmıştı, bu yıl ikincisini yapıyoruz. Karabağ ile ilgili söylenecek çok söz var, ama biz Türk milleti olarak çok büyük bir milletiz, derdimiz de çok. Kırım’da, Suriye’de, Irak’ta, Balkanlar'da, Doğu Türkistan’da meselelerimiz var. Ama bir gerçeği vurgulamak lazım ki, biz bunlarla uğraşmak yerine maalesef birbirimizle uğraşıyoruz. Bizi bu hale getirdiler. Kavgayı, gürültüyü bırakalım, birlik olalım. Biz birlik olursak bu dünyaya adalet gelecek. Bunun farkına varın. Dünyaya 600 yıl adaletle hükmetmiş bir ecdadın torunları olarak bizim birlik ve beraberliğe, özümüze dönmeye ihtiyacımız var. Maneviyatımızı güçlendirmeye ihtiyacımız var” dedi.
AGİL ALESGEV’İN DEĞERLENDİRMESİ
Azerbaycan Yeni Çağ Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Agil Alesgev ise, öncelikle Mart 1918’i anlatmak istediğini belirterek, “Çünkü hepimizin Hocalı ile alakalı az da olsa malumatımız var. Ama 1905, 1907, 1913, 1915, 1918, 1920’de neler yaşandı birçoğumuz bilmiyoruz. Bilmediğimiz için de 1992 yılında Hocalı’yı yaşadık. Üstünden artık 23 yıl geçiyor. Hocalı’yı da unutursak, çok geçmez başka bir Hocalı için gözyaşları akıtmaya başlarız. 1918’de batılı güçler ve Rusya’ya taşeronluk yapan Ermeni güçleri, Erzurum’da, Van’da, Ağrı’da, Kars’ta Türk kardeşlerimizi katlettikleri gibi, aynı vahşilikleri Bakü’de, Kuba’da Azerbaycan Türklerine karşı yaşattılar. Kuba’da bir ermeni çete başı 2 binden fazla insanı şehit etti. Çoğu zaman kurşun kullanmazlar. Kurşun pahalıdır ve bulamazlar. Çivilerden istifade ediyorlar. Alınlarına vurarak öldürüyorlardı. Erzurum’da 270 kişiyi diri diri yaktılar. Bu terör olaylarından sonra Bakü’de 3 yılda 30 bin insanı şehit ettiler. Ondan sonra Türk İslam ordusu gelip Azerbaycan’ı kurtardı. Ancak Ermeniler 60-70 yıl sonra yine büyük bir katliamla Hocalı’da soykırım yaptılar. Onunla yetinmiyorlar; Bakü’de, Tiflis’te, Dağıstan’da Azerbaycan’a karşı terör dernekleri kuruyorlar. Terörist saldırılar düzenliyorlar. Bunları unutmamalıyız. Biz bunları unuttuğumuz için, kendi tarihimizi ancak konferanslarda işitiyoruz. Okumuyoruz, bilmiyoruz” diye konuştu.
600 BİN ERMENİ’Yİ TÜRKİYE’DE İSTİHDAM EDİYORUZ
Panel Başkanı Yalova Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği Başkanı Şemsettin Gürtekin ise, 1800’lü yıllarda Ermenistan sınırları içerisinde bin 224 Türk köyü olduğunu ifade ederek, “Ama bugün Ermenistan sınırları içerisinde bırakın köyü, bir tane Türk bile yok. Azerbaycan bu kadar sıkıntı çekmesine rağmen, bu soykırıma maruz kalmasına rağmen, bugün Azerbaycan içerisinde 300 bine yakın Ermenistan vatandaşı yaşıyor. Türkiye’de bizi soykırımcılıkla suçlamalarına rağmen, resmi kayıtlarda 200 bin, gayri resmi 400 bin ile beraber 600 bin Ermeni vatandaşını Türkiye Cumhuriyeti içerisinde istihdam ediyoruz” şeklinde konuştu.
"UNUTURSANIZ TOPRAKLARINIZI KAYBEDERSİNİZ"
1992 yılında dünyaya gelen bir çocuğun bugün 22 yaşında olduğunu, o gün Hocalı katliamında olanları hatırlamadığını kaydeden Gürtekin, “Anne babasının çektiği mezalimi bilmiyor. Siz bunu 10 yıl daha sürüncemede bırakırsanız, milli ruhunuzu kaybedersiniz. Milli ruhunuzu ve refleksinizi kaybetmeniz için Amerika, Rusya ve Fransa bunu sürüncemede bırakıyor. Biz 1915 ve 1918 arasında Anadolu’da Ermeni mezalimini yaşadık, ama bakıyoruz bugün ‘Hepimiz Hrant’ız, hepimiz Ermeni’yiz’ diye yüz binlerce insan sokağa dökülüyor. Siz bu refleksten uzaklaşırsanız maalesef topraklarınızı kaybedersiniz” dedi.
"FRANSA ERMENİLERİ KIŞKIRTTI"
Düzce Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Gökmen Kılıçoğlu’da, Karabağ bölgesinde Ermeni nüfusunun çatışmaların çıktığı dönemde yüzde 70’lere ulaştığını söyleyerek, “Ancak burada suni şekilde Ermeni nüfusu çoğaltılmıştır. Sovyetler Birliği’nin dağılmaya yüz tutmasıyla beraber meydana çıkan yumuşamayla, bu etnik çatışmalar birçok yerde arttı. Karabağ’da da arttığını görüyoruz. Burada özellikle Ruslar tarafından çatışmaların çıkacağı anlaşılınca, silahsızlaştırılan bir Türk yapısı var. Ellerindeki av silahları bile alınmıştır. Aynı zamanda çok ciddi şekilde silahlanmış Ermeni çetelerini de o bölgede görüyoruz. Bunlar saldırıya geçtiler ve katliamlar yapmaya başladılar. Bunun neticesinde özellikle 1992’de çok ağır şartlarda çalışmalar olduğunu görüyoruz. Burada ara buluculuğun eş başkanları Rusya, Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa. Rusya'nın bölgeden dolayı orada bulunma hakkı var diyelim, ama bariz Ermenistan taraftarı, bunu da biliyoruz. Amerika Birleşik Devletleri süper güçtü, o da geldi. Peki, Fransa’nın ne işi var burada? Fransa Ermenileri kışkırtmış bir güç. Bunlarla bir barış sağlanamaz. Bu barışı nasıl sağlayacağız? Her şeyden önce Azerbaycan o günkü gibi değil. Her şeyden önce bir milli ordusu var, askeri sanayii var, ayrıca askeri harcamalar için yaptığı masraf, Ermenistan’ın yıllık harcamalarından daha fazladır. Ermenistan da bunu Rusya ve batının hibe ettiği silahlarla. Bunların karşısında artık bir barış anlaşması sağlanacaksa da bu Azerbaycan silahlı kuvvetlerinin gücüyle olacak” şeklinde konuştu.
Azerbaycan Region Dergisi Siyaset Masası Başkanı Dr. Fuad Hilalov ise, Ermeni soykırım iddiaları hakkında, 2015 yılında Türkiye Cumhuriyeti ve Türki devletleri bekleyen tehlikeden bahsederek, “Bizim burada toplanma gayemiz Hocalı soykırımını anmaktır. Ancak Hocalı gibi birçok soykırımlar yapılmıştır bugüne kadar. 2015’te bir hayasızlığın zirvesi olarak tüm o soykırımları yapan insanların torunları, yanlarına emperyalist güçleri de alarak, dünya Türk devletleri ve Türkiye’ye toplu şekilde saldırıya geçecekler. Neden, çünkü 2015, 1915 sözde Ermeni soykırımı iddiasının 100’üncü yıl dönümü. Bu, bütün dünya genelinde topyekun taarruz gibi Türkiye’nin karşısına çıkmanın, saldırıya hazırlanmanın sebebi. Belki bugünkü siyasi konjonktür bizi bu olaylardan alıkoyuyor. Belki tamamen dikkatimizi buna yöneltemiyoruz, ama Türkiye’de kimin iktidar olacağı fark etmeksizin, düşmanlarımız Türkiye devletine karşı çıkacaktır” dedi.