Bal hasadına 3 ay kaldı. Kış mevsiminde Ege ve Akdeniz Bölgesinde duran gezgin arıcıların geri dönmeye başladıklarını belirten Mollaoğlu, Bal hasadının yaklaşmasından dolayı arıcıların şuanda yoğun bir çalışma içinde olduklarını dile getirdi. Mollaoğlu, özellikle bereketli bir kış ve bahar mevsiminden dolayı Erzurum florasının zengin olduğunu ve bundan dolayı da bal üretiminin bol olacağını vurguladı.
2015 yılının arıcı yılı olarak ilan edilebileceğine dikkat çeken Mollaoğlu, “ Gezgin arıcılar Ege ve Akdeniz Bölgesinden dönmeye başladılar. Oralardaki durum 2014 yılına göre gayet iyi geçti. Şuan bal sezonuna ciddi manada hazırlık yapılıyor. Bu seneki karın bol oluşu ve bahar yağmurlarının da buna katkısıyla 2015 yılı arıcı yılı diye ilan edilebilir. Şuanda arının mum tutması geçen yıla oranla daha iyi, flora çok zengin olarak tespit ettik. Bu yüzden dolayı bu yıl ki malın enzim değerleri daha iyi olacağı kanaatindeyiz.” dedi.
ERZURUM BALI SEVİYOR
Erzurum’daki bal tüketimi hakkında bilgi veren Mollaoğlu, “İlimizde diğer illere oranla arıcılık daha yaygın ve bal kalitesinin yüksek olması sebebiyle ilimizde kişi başına tüketim oranı diğer illere oranla daha fazla olduğu ve ilimiz balının kaliteli olması sebebiyle diğer illere ciddi manada, hatta yurt dışına bile önemsenecek derecede bal gönderilmektedir.” diye konuştu.
EKONOMİYE BAL KATKISI BÜYÜK OLACAK
Bal ürününün bol olmasından dolayı ülke ekonomisine büyük katkı sağlanacağını dile getiren Mollaoğlu, “Mevsim şartlarının iyi olması ve floranın zengin olması sebebiyle 2015 yılı bal rekoldesi geçmiş yıla oranla daha fazla olacaktır. Ürünüm fazla olmasından dolayı başta ilimiz ve ülkemiz ekonomisi ciddi manada bir katkı sağlayacaktır. İlimizde arı ürünü olarak sadece bal değil polen, propolis ve arı sütü de üretilmeye başlanmıştır. Bu sen bu ürünlerde de ciddi manada bir artış olacağı beklentisi içersindeyiz.” Şeklinde konuştu.
BALDAN DAHA FAYDALISI BİLİNMİYOR
En fazla tüketilen ürün bildiği gibi baldır. Fakat arı ürünleri içersinde en faydasızı da baldır. Sağlık açısından arı sütü Allah’ın insanlara sunmuş olduğu bir mucizedir. Arı sütü hücre yenilenmesiyle sağlık açısından önemi tartışılamaz. Propolis ise güçlü bir antibiyotiktir. Mide arısında, kanser türlerinde, diş etlerinde ciddi yönde olumlu etkileri vardır. Polen ise harika bir vitamin ve protein deposudur. İnsanların arı denince akla baldan başka bir şey gelmemesi arı ürünlerinin yeterince tanımamızdan kaynaklanmaktadır. Örneğin Osmanlı döneminde kılıç yararlarında propolis kullanılmıştır. Ama günümüzde propolis yeni yeni tanıtılmaya başlandı. Romanya’da Apiterapi Enstitüsünde arı zehri ile bel fıtığını dahi tedavi edildiğini biliyoruz. Ama ülkemizde bu anlamda yeni yeni gelişmeye başladı.” dedi.