KAHVEHANELER, İŞSİZLERİN SIĞINAĞI
Kamu ve özel sektör yatırımlarının düşük seyir izlemesiyle, işsizliğin gün geçtikçe yoğunluğunu hissettirdiği, Erzurum, kahvehaneler şehri durumunda.
Her köşe başında oyunlu yahut oyunsuz bir kahvehane, onlarca insanın sönük umutlarını besliyor.
Kahvehanelerin müşterilerinin çoğunluğu genç yaştaki insanlar. Tek tük de olsa emeklilerin de bulunduğu bu mekanlarda zaman mefhumuna karşı yapılan gizli bir mücadele var.
Kimisi insanlardan kaçmak için mekan tutuyor kahveleri, kimisi bunalımdan sıyrılmak için.
Her kahvehane müşterisinin ayrı bir öyküsü var..
Ve çoğusu da işsizlik, yokluk üstüne.
Araştırmacı Gazeteciliği ilke edinen ERZURUM Gazetesi, bu hafta oyunlu kahvehanelerde oturanlarla görüştü..
Kahvehane tiryakiliklerinin nedenini araştırdı, kahvehane sakinlerinin beklentilerini, hüsranlarını gözledi.
İşte konuştuğumuz kahvehane sakinlerinin aktardıkları.
KAHVEHANELERDE UMUTLARIMIZI TÜKETİYORUZ
Nihat Karaca (Serbest)
“İşsizim. 3 nüfusa bakıyorum. Her yeni güne iş arayarak başlıyorum. Sonra da aldığım ret cevaplarını hazmedebilmek ve hayal kırıklığımı unutabilmek için kahveye takılıyorum.
Paramız olmadığından oyun oynamıyor, bir çay için akşama kadar oyun oynayanları seyrediyorum. Benim durumunda olan onlarca insan geliyor buraya..Bir yerde, kahvehane bizim için kaçış yeri.Dertlerimizden, üzüntülerimizden sıyrılmak için sığınıyoruz buralara. Çözüm mü? Değil elbette..ama başka çare mi var?” diyor.
Hükümetin yatırım yapmasını istiyor çaresizce Karaca….
Ve ekliyor titreyen bir sesle: “ ne olur, bir şeyler yapılsın ve geleceği kararan insanların sayısı artırılmasın”
KAHVEHANELERİN KALABALIK OLMASI, İŞSİZLİĞİN SONUCU
Murat Karaca (Serbest)
Erzurum'da işsizlik yoğun olduğunu bunun da açlık ve sefaleti doğurduğunu belirten Murat Karaca, " Ben de işsizler sınıfındayım. Vatandaşlar vakitlerini geçirebilmek için kahvelere geliyorlar. İşi olmayan vatandaşlar kahveye sadece oyun oynamak için gelmiyorlar. Aynı zamanda götürü iş bulmak umuduyla da kahveye gelen var. Ekmek kapısı bulamayınca akşam evlerine boynu bükük olarak gidiyorlar" diyor.
Erzurum’da işsizliğin bir genel hal almaması için devletin istihdama yönelik yatırım yapmasını istiyor Karaca. “Akşam eve dönünce sizden bir şeyler bekleyen, sizi umut gören insanların yüzüne bakamamak nedir, bilir misiniz? İşte biz her gün iş bulma umutları eriyen yığınlardan biri olarak bu durumdayız. Gelip, oturuyoruz kahvehaneye. Hiç olmazsa oturanların çoğusu da ayni halde ya, dertlerimizi paylaşıp, sızlanıyoruz “ şeklinde konuşuyor.
EĞLENMEK İÇİN DEĞİL, DERTLERİMİZLE BAŞBAŞA KALMAYA GELİYORUZ KAHVEHANELERE
Yunus Aslan (Serbest)
Yunus Aydın, çalışmak için her gün onlarca kapı çaldıklarını ve her seferinde de iş bulamadığını söylüyor “Ben 7 nüfusa bakıyorum daha doğrusu bakmaya çalışıyorum. Benim geleceğim olmadığı gibi aile fertlerinin de gelecekleri konusunda hiç bir girişim yapamıyorum. Vakit geçirebilmek ve götürü iş elde etmek umudu için kahveye geliyorum.” diyor.
Kahvehanelerde eğlenmek değil, işsizlik derdiyle dertlenmek endişesinde olduğunu söylüyor Aydın. Kahvehanelerin birer barınak olduğunu, umutları kırılmış insanların buralarda kendilerini kabuklarına çektiklerini anlatan Aslan:”kim istemez sabah kalkıp işe gitmeyi. Evine cebi ve yüreği dolu olarak dönerek çoluk çocuğuyla kaynaşmayı kim istemez.” İfadeleriyle haleti ruhuyesini döküyor orta yere.
O da diğerleri gibi fabrika istiyor hem de devlet fabrikası..Ve ekliyor: “ umudumuz devlette. Allah devletimize zeval vermesin.”
UMUTLARIMIZI KAHVEHANELERE YIKIYORUZ
Osman Özdemir (Serbest)
“Erzurum'da işsizlik hat safhada. Ben de işsizim. Vaktimi geçirmek için ya dolaşıp iş bakıyorum ya da kahveye gelip takılıyorum. Erzurum'a yatırım yapılmıyor ve bu konudaki mevcut yasalarda olumsuz. İktidarın teşvik yasasını yeniden yapılandırması gerekiyor. Belki iş adamları Doğu Anadolu Bölgesine özellikle Erzurum'a çekilebilirse işsizlik oranının da azalma görülebilir. Büyüklerimiz projelerini televizyonlara çıkıp anlatıyorlar. Projeler sadece sözde kalıyor.” Sözleriyle aktarıyor görüşlerini. O da umudunu kahvehaneye ve yudumladığı çaya yıkmışlardan birisi. Geleceğini göremiyor.Geleceğini düşünemiyor, ne ki, günü kurtarmak istese de ne günü ne de kendini kurtarabiliyor.
SOSYAL ETKİNLİKLERİN OLMAMASI KAHVEHANELERE YÖNELTİYOR GENÇLERİ
Murat Gör (Öğrenci)
Erzurum'da sosyal aktivitenin ve işsizliğin yüksek olması sebebiyle kahvehanelerin dolup taştığını belirten Atatürk Üniversitesi öğrencisi Murat Gör, "Kahvehanelere küçük yaşlarda çocukların yanı sıra, üniversite öğrencileri ve işsizlerde vakit geçirmek için gidiyor. Bu da Erzurum'da işsizliğin ve sosyal aktivitenin olmayışından kaynaklanıyor” diyerek başka bir yaklaşım sergiliyor. Gör’e göre, Erzurum’da kahvehanelerin dolma sebebi sosyal etkinliklerin azlığı, sosyal tesis fukaralığı. “Sanat ve kültür endişelerine cevap verecek yerlerin yokluğu, kahvehane çokluğuna yol açıyor” diyor.
ZAMANI ÇAYIN BUĞULARIYLA TÜKETİYOR İNSANLAR, KENDİLERİNİ DE
Soner Karabulut (Öğrenci)
Üniversite öğrencisi Karabulut da sosyal aktivite sergilenecek mekan azlığından yakınarak, bu eksikliğin kahvehanelerde giderildiğini savunuyor. O da işsizlik olgusundan yana dertli. İşsizliğin, geleceğini düşünmekten korkan insanları oyunlu kahvehanelere sürüklediğini kaydediyor ve diyor ki: “Erzurum’da hane halkı büyüklüğü ortalama 6 kişi. Çalışan bir insan en az 6 boğaza bakıyor. Ortada iş sahası yok. Kamu ve özel sektör yatırımları da.. İşsiz insan ne yapacak, mecburen kahveye geliyor. Kendini de zamanı da tüketiyor. Yapacak başka şey yok”