TÜRK MİLLETİNE SESLENİŞ
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Yenikapı miting alanında düzenlenen "Milyonlarca Nefes, Teröre Karşı Tek Ses" mitinginde konuşma yaptı.Davutoğlu, konuşmasında "Burada sadece kardeşlik nefesi var. Sadece Yenikapı Meydanı'ndaki milyonlarca nefes değil, Türkiye'nin her bir köşesindeki 78 milyon nefes, bugün aynı ritimle çarpıyor: Birlik, birlik, kardeşlik..." dedi.
MİLLETİ BÖLMEK İSTEYENLER KAHROLSUN
Başbakan Davutoğlu, "Bu milleti bölmek isteyen, bu milleti parçalayarak eti kemikten ayırmak isteyen herkes kahrolsun, kahrolacak inşallah. Çanakkale'ye, Yemen'e yürüyen yiğitlerin torunlarını bölmek isteyenler kahrolacak ve söz veriyoruz size onların hak ettiği cezayı vermek için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
TEK HEDEF
Türkiye'de şu anda iki farklı yaklaşım olduğunu belirten Davutoğlu, "Bir nefesleri birleştiren, yürekleri birleştiren anlayış, bir de nefesleri bölen, yürekleri parçalayan anlayış. İşte biz 13 yıldır Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğü ile başlayan AK Parti iktidarları döneminde tek bir şey hedefledik; yürekleri birleştirmek, gönülleri birleştirmek, nefesleri birleştirmek" dedi.
KARARLILIK
Davutoğlu, "Hiç kimse bizim rehavete kapılacağımızı, yavaşlayacağımızı ya da milletimizi tehdit eden terör odaklarına karşı işi yavaşlatacağımızı düşünmesin. Bu mücadeleyi sonuna kadar, silahlar bırakılana kadar sürdürmeye kararlıyız" ifadelerini kullandı.
HUZUR OPERASYONLARI SÜRECEK
Başbakan Davutoğlu, "Dağlarımız bu çetelerden temizlenene kadar, şehirlerimizin etrafı vatandaşlardan haraç alan, baskı yapan zalimlerden, teröristlerden temizleninceye kadar bu mücadele gece ve gündüz aralıksız devam edecek. 1 Kasım'a giderken seçim güvenliğini de alacağız, huzur operasyonuna da devam edeceğiz" diye konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin her yerinde terör örgütleri ile mücadele ettiklerini belirterek, “Dağlarımız bu çetelerden temizlenene kadar, şehirlerimizin etrafı zalimlerden, teröristlerden temizleninceye kadar bu mücadele gece gündüz devam edecek. 1 Kasım’a giderken seçim güvenliğini de alacağız, huzur operasyonuna devam edeceğiz” dedi.
Yenikapı’da düzenlenen ‘Milyonlarca Nefes Teröre Karşı Tek Ses’ mitinginde konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Bir kısmınız Fırat kenarında Kürtçe ninnilerle büyüdünüz, bir kısmınız Meriç’te Rumeli lehçesi ile büyüdünüz, bir kısmınız Aras kenarında Karadeniz lehçesi ile büyüdünüz. Bugün Kafkas çocukları, Mezopotamya çocukları, Rumeli çocukları ve bütünüyle Anadolu çocukları tek bir nefes. Burada sadece kardeşlik nefesi var. Sadece Yenikapı meydanındaki milyonlarca nefes değil Türkiye’de 78 milyon nefes aynı ritimle çarpıyor. Birlik ve kardeşlik. Sanmayın ki burada sadece Yenikapı’da buluşanlar var. Burada ilahi kelamın ölmez dediği şehitlerin nefesi var. Burada hakka yürüyen Mehmetçiğin son nefesi var” diye konuştu.
“MİLLETİ BÖLMEK İSTEYEN HERKES KAHROLSUN”
Konuşmasında terör olaylarına da değinen Davutoğlu, “Bu milleti bölmek isteyen herkes kahrolsun, kahrolacak inşallah. Söz veriyoruz size onların hakkettiği cezayı vermek için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Buradan Diyarbakır’a, Hakkari’ye bir kardeşlik selamı göndermeye hazır mısınız? ‘Türk’ü Kürt’ten kimse ayıramaz’ demeye hazır mısınız” şeklinde konuştu.
“YASAKLARIN HEPSİNİ KALDIRDIK”
Türkiye’de iki farklı yaklaşım olduğunu vurgulayan Davutoğlu, “Bir yürekleri, nefesleri birleştiren bir anlayış. Bir de yürekleri parçalayan bir anlayış. Biz 13 yıldır tek bir şey hedefledik yürekleri birleştirmek. Neler yaptık. 2002’de Cumhurbaşkanımızın liderliği ile AK Parti iktidara geldiğinde olağanüstü hal vardı kaldırdık. Bütün yasakları kaldırdık. Yaylalar mezralar Anadolu insanına kapatılmıştı, açtık. Kürtçe yayın yapan TRT Şeş’i kurduk. Bizim inancımıza göre ırkçılığın her türü ayaklarımızın altındadır. Önce demokratikleşme dedik. Cumhurbaşkanımız Başbakan olarak 2005’de tarihi bir konuşma yaptı. O konuşmadan bu güne kadar biz vatandaşlarımıza ne söz verdiysek yaptık. Yasakların hepsini kaldırdık. Sonra milli birlik kardeşlik projesi, arkasından çözüm süreciyle tek bir şeyi hedefledik Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı onurunu taşıyan herkes eşittir. Biz vatandaşımızı gördük mü kökün kökenin nedir diye sormayız. Biz herkesi Allah için sevdik” ifadelerini kullandı.
“NEVRUZ MESAJINA RAĞMEN SİLAHLI GRUPLAR ÇEKİLMEDİ”
Çözüm sürecinin nasıl durdurulduğunu anlatan Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çözüm sürecinde dedik ki ‘Türkiye’de herkes fikrini açıkça söyleyebiliyor gelin bu silahları terk edin.’ Çözüm sürecinin tohumu böyle atıldı. ‘Artık silahları gömün’ dedik. Ama Nevruz mesajına rağmen çekilmesi gereken silahlı gruplar Türkiye’yi terk etmedi. Çözüm süreci yürürken dış odaklar Gezi provokasyonlarını başlattı. Çekilmeye başlayan gruplar çekilmeyi bıraktı. Daha sonra 17-25 Aralık kumpası kuruldu. Hedef milletin birliğini yok etmekti. Buna rağmen biz her türlü adımı attık. Kamu düzenini tesis için her türlü çalışmayı yürüttük. 7 Haziran seçimlerine geldik. Burada size hitap ettiğimizde çözüm süreci üzerinden kardeşlik perspektifi verdik. Onlar 7 Haziran’dan hemen sonra silahlanma, ayaklanma çağrıları yaptılar. Bunu diyenler onlar değildi, onlar piyon. Bunu diyenler bu piyonları kullanan bazı dış odaklar. Bu dış odaklara karşı bu piyonlarla mücadele etmeye var mısınız?”
“MÜCADELEYİ SİLAHLAR BIRAKILANA KADAR SÜRDÜRMEYE KARARLIYIZ”
Terör operasyonları ile ilgili kendilerine yöneltilen eleştirilere de yanıt veren Davutoğlu, şunları söyledi:“Görev bize verildikten hemen sonra ayaklanma çağrısı yaptılar. Eş başkanlar ‘terör örgütüne sırtımızı dayıyoruz gerekirse ayaklanırız’ dediler. Onlar terör örgütüne dayanabilirler ama biz milletimize sırtımızı vermişiz. 20 Temmuz’da bir başka piyon DEAŞ 32 vatandaşımızı katletti. PKK aynı gün Adıyaman’da askerimizi şehit etti. DHKP-C İstanbul sokaklarında şov yapmaya kalktı. 22 Temmuz günü Ceylanpınar’da iki aziz polisimiz şehit edildiğinde kararımızı verdik. Madem bize savaş ilan edilmiştir, madem bir düğmeye basılmışçasına terör örgütleri harekete geçirilmiştir hak ettikleri cevabı alacaklar dedik. 23 Temmuz günü huzur ve demokrasi operasyonunu başlattık. Bizi suçlayanlar 22 Temmuz sabahında o iki masum polisimiz uyurken şehit eden hainlere cevap vereceğimizi bir kez daha bilsinler. Zannettiler ki Türkiye’de yönetim boşluğu var. ‘İşte şimdi darbe vakti’ dediler. 23 Temmuz sabahından bu güne kadar önce Suriye’de DEAŞ mevzilerini yerle bir ettik. Sonra Ceylanpınar’da polisimizi şehit etme talimatı veren Kandil’i ve çevresindeki bütün kampları yerle bir ettik ve etmeye kararlıyız. Kimse bizim rehavete kapılacağımızı, yavaşlayacağımızı düşünmesin. Bu mücadeleyi sonuna kadar silahlar bırakana kadar sürdürmeye kararlıyız. Silahları betona gömecekler sonra her türlü şartta tartışmaya hazırız. Ama millete silah çekenler karşısında başımızı eğmedik eğilmeyeceğiz.”
“SEÇİM GÜVENLİĞİNİ DE ALACAĞIZ, OPERASYONLARA DA DEVAM EDECEĞİZ”
Türkiye’nin her yerinde terör örgütleri ile mücadele ettiklerini hatırlatan Davutoğlu, “Dağlarımız bu çetelerden temizlenene kadar, şehirlerimizin etrafı zalimlerden teröristlerden temizleninceye kadar bu mücadele gece gündüz devam edecek. 1 Kasım’a giderken seçim güvenliğini de alacağız, huzur operasyonuna devam edeceğiz. Operasyonlarda teröristeler dışında hiçbir vatandaşımızın zarar görmemesi için bütün güvenlik birimlerimiz çalışıyor. Vatandaşımızın tek bir saç teline karşı dünyayı feda ederiz” dedi.
Vatandaşlara çağrıda da bulunan Davutoğlu, “Kim ne yaparsa yapsın ne olur kardeşliğimizin pekiştirelim, kimse bir diğer kardeşine ‘sen Türk müsün, Kürt müsün’ diye sormasın. Allah’ın sormadığı soruyu siz sormayın. Bazı çeteler oradaki Kürt kardeşlerimize zulmederken ne olur Batı’da Kürt kardeşlerinizi potansiyel bir suçlu görmeyin. Aksine bağrınıza basın. Kürt kardeşlerim hiçbir yerde kendilerini ayrımcılığa tabi tutulmayacaklarını bilsinler. Türk Kürt kardeştir, ayrım yapan kalleştir. Türkiye üzerinde operasyon yapmak isteyenler bilsinler. Biz buradayken nefes alırken, Türkiye’nin bir santimetrekaresini bile böldürmeyiz” diye konuştu.
BİZ HERKESİ ALLAH İÇİN SEVDİK
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşlığının onurunu taşıyan herkes eşittir. Türkü, Kürdü, Rumelilisi, Mezopotamyalısı, Kafkası, herkes eşittir. Biz herkesi Allah için sevdik, Allah için seviyoruz" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, Sivil Dayanışma Platformunca Yenikapı'da düzenlenen "Milyonlarca Nefes, Teröre Karşı Tek Ses" mitinginde yaptığı konuşmada, şu anda Türkiye'de iki farklı yaklaşım olduğunu belirterek, "Bir nefesleri birleştiren, yürekleri birleştiren bir anlayış, Bir de nefesleri bölen, yürekleri parçalayan bir anlayış" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğü ile başlayan AK Parti iktidarları döneminde tek bir şey hedeflediklerini aktaran Davutoğlu, "Yürekleri birleştirmek, gönülleri birleştirmek, nefesleri birleştirmek. 2002'de, sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğiyle AK Parti iktidara geldiğinde, olağanüstü hal vardı kaldırdık. O yıllarda Kürtçe şarkı dahi yasaktı, bütün yasakları kaldırdık. Yaylalar, mezralar Anadolu insanına kapatılmıştı, hepsini açtık. Yaylalarda halaylar, türküler söylenmeye başlandı" diye konuştu.
Davutoğlu, bu süreçte Kürtçe yayın yapan TRT Kurdi'yi kurduklarını anlatarak, "Her türlü yasağı kaldırdık, çünkü bizim inancımızca, ırkçılığın her türü ayaklarımızın altındadır" ifadelerini kullandı.
"HİÇBİR IRKÇILIĞA, AYRIMCILIĞA İZİN VERMEDİK"
Hiçbir ırkçılığa, hiçbir ayrımcılığa izin vermediklerini, önce 'demokratikleşme' dediklerini kaydeden Davutoğlu, şunları söyledi:"Cumhurbaşkanımız, başbakan olarak Diyarbakır'da 2005'te tarihi bir konuşma yaptı. Bütün ret politikalarını, asimilasyon politikalarını, 12 Eylül zihniyetini yere çalan bir meydan okuma konuşmasıydı. O konuşmadan bugüne kadar biz vatandaşlarımıza ne söz verdiysek hepsini yaptık. Yasakların hepsini kaldırdık. Kardeşliği ihdas edecek şekilde her türlü adımı attık ve sonra milli birlik ve kardeşlik projesi, arkasından çözüm süreciyle tek bir şeyi hedefledik. Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşlığının onurunu taşıyan herkes eşittir. Türkü, Kürdü, Rumelilisi, Mezopotamyalısı, Kafkası, herkes eşittir. Biz vatandaşımızı gördük mü, işte buradaki mübarek kardeşlerimizin yüzlerini gördük mü, 'Nerelisin' diye sormayız. Atan nereden geldi diye sormayız. Kökün, kökenin nedir diye sormayız. Biz herkesi Allah için sevdik, Allah için seviyoruz. Biz, her vatandaşımıza aynı izzet ve onurla yaklaştık."
Davutoğlu, Türkiye'de 13 yıl içinde millet arasındaki bütün ayrımcılığı ortadan kaldırmak için her türlü çabayı gösterdiklerini ifade ederek, "Her türlü ayrımcılığa karşı milletin kardeşliği için gece gündüz çalıştığımıza şahit misiniz? Kürtçe üzerindeki yasakları, anadiller üzerindeki birtakım kısıtlamaları, her türlü ayrımcılığı, ötekileştirmeyi kaldırmak için çalıştığımıza şahit misiniz? Anadolu'nun, Güneydoğu'nun Doğu Anadolu'nun yaylalarını barış türkülerine açtığımıza şahit misiniz?" dedi.
Parti olarak bu aşkla çalışırken, çözüm sürecinde tek bir şeyin en önemli talep olarak gündeme getirildiğini kaydeden Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"Dedik ki, Türkiye'de artık herkes, her türlü görüşü ortaya koyabiliyor. Herkes fikrini açıkça söyleyebiliyor. Gelin 'Bu silahları terkedin' dedik. Sayın Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde çözüm sürecinin tohumu böyle atıldı. Artık silahları gömün, silahlı gruplar Türkiye'yi terketsin dedik. 2013 başları, 27 Aralık'ta yaptığı konuşmayla bunu ilan etti sayın Cumhurbaşkanımız. Ama nevruz mesajına rağmen, mayıs ayından itibaren çekilmesi gereken silahlı gruplar, Türkiye'yi terketmedi. Çözüm süreci doğru istikametinde yürürken dış odaklar, kardeşi kardeşe kırdırmak isteyen odaklar gezi provokasyonlarını başlattı. Çekilmeye başlayan gruplar, çekilmeyi bıraktılar. Daha sonra 17-25 Aralık kumpası kuruldu, hedefleri bir ve açıktı. Milletin birliği ve beraberliğini yok etmek."
"AYAKLANMA ÇAĞRILARI YAPTILAR"
Başbakan Davutoğlu, buna rağmen çözüm süreci içinde her türlü adımı attıklarını, gerekli yasal düzenlemeleri yaptıklarını belirterek, kamu düzeninin tesisi için her türlü çalışmayı yürüttüklerini ve 7 Haziran seçimlerine geldiklerini söyledi.
Fetih mitinginde yine Cumhurbaşkanı Erdoğan'la halka hitap ettiklerinde, 7 Haziran perspektifini verirken, aynı zamanda çözüm süreci üzerinden kardeşlik perspektifi de verdiklerini kaydeden Davutoğlu, "Ama onlar ne yaptı. 7 Haziran'dan hemen sonra, 8-9 Haziran'dan itibaren silahlanma çağrıları yaptılar. Ayaklanma çağrıları yaptılar. Her yerde olan çetelere, harekete geçin dediler. Bunu diyenler onlar değildi, onlar piyon. Bunu diyenler bu piyonları kullanan bazı dış odaklar. Şimdi bu dış odaklara karşı bu piyonlarla mücadele etmeye var mısınız?" şeklinde konuştu.
Davutoğlu, kendilerine karşı kurulan bu tuzaklar karşısında her türlü tedbiri aldıklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:"Yürütülen teröre karşı mücadele operasyonları için sayın Cumhurbaşkanımızı, bendenizi, AK Parti'yi itham edenlere hatırlatıyorum. Daha 9 Temmuz'da görev bize verildikten hemen sonra ayaklanma çağrısı yaptılar. Eş başkanlar gerekirse sırtımızı terör örgütüne dayıyoruz, gerekirse ayaklanırız dediler. Terör örgütüne dayanıyoruz diyen eş başkana buradan sesleniyorum. Onlar terör örgütüne dayanabilirler ama biz milletimize sırtımızı vermişiz. Diyarbakır'a, Hakkari'ye, orada yaşayan kardeşlerimize sırtımızı vermişiz."
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 20 Temmuz'da DAEŞ terör örgütünün 32 vatandaşı katlettiğini, aynı gün PKK terör örgütünün de Adıyaman'da askerleri şehit ettiğini hatırlatarak, şunları söyledi: "DHKP-C denilen terör örgütü İstanbul sokaklarında şov yapmaya kalktı. 23 Temmuz'a kadar bunları sabırla takip ettik ve bir taraftan da hazırlıklarımızı sürdürdük. 22 Temmuz günü Ceylanpınar'da 2 aziz polisimiz uyurken şehit edildiğinde işte kararımızı verdik. Mademki bize savaş ilan edilmiştir, mademki terör örgütleri bir düğmeye basmışcasına bize karşı harekete geçirilmiştir, hakettikleri cevabı alacaklar dedik ve 23 Temmuz günü huzur ve demokrasi operasyonunu başlattık. Şimdi bizi suçlayanlar, şimdi bizi 1 Kasım seçimlerine giderken, terör operasyonları başlattı diyenler, 22 Temmuz sabahında o iki masum polisimiz uyurken şehit eden hainlere cevap verdiğimizi, vereceğimizi bir kez daha bilsinler."