MÜGE TUTCALI(İHA) - Eski İçişleri Bakanı ve AK Parti Kırıkkale Milletvekili Beşir Atalay, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçim sonuçlarını 'Stockholm sendromu'na benzettiğine ilişkin haberlerle ilgili, "Bu, CHP'nin bir klasiğidir. CHP, her seçimden sonra kendini değerlendireceğine, tutuyor vatandaşı suçluyor. Tayyip Erdoğan o güveni verdiyse, AK Parti 9 yıl sonra o güveni veriyor ve güçlendiriyorsa, esas bunun gerekçeleri üzerinde bir düşünsünler" dedi.
GAZETECİLERİN SORULARINI CEVAPLANDIRDI
Bakan Atalay, milletvekilliği kayıt işlemleri olmak için geldiği TBMM'de gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Atalay, AK Parti olarak seçim sonuçlarını detaylı bir şekilde analiz ettiklerini anlattı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçim sonuçlarıyla ilgili olarak 'Stockholm sendromu' benzetmesi yaptığına yönelik haberlerin hatırlatılması üzerine, bir ana muhalefet liderinin seçim sonrası hiçbir siyasi özellik taşımayan böyle bir yorum yapmasının üzücü olduğunu kaydetti.
Bakan Atalay, AK Parti'nin seçim sonuçlarını detaylı değerlendirdiğini ve CHP'nin de bunu yapması gerektiğini ifade ederek, Kılıçdaroğlu'nun bu ifadesinin 'yüksek perdeden vatandaşı suçlayıcı' bir değerlendirme olduğunu söyledi.
BU BİR CHP KLASİĞİ
Atalay, şunları kaydetti: "Bu, CHP'nin bir klasiğidir. CHP, her seçimden sonra kendini değerlendireceğine, tutuyor vatandaşı suçluyor. Bu yanlış bir şey. Burada hiçbir bilimsel ölçü yok, hiçbir siyasi kriter yok, hiçbir sosyolojik analiz yok. Oturup kendi başlarına böyle bir kavram üretiyorlar. CHP genelde milletle barışamıyor; millete o güveni veremiyor. Tayyip Erdoğan o güveni verdiyse, AK Parti 9 yıl sonra o güveni veriyor ve güçlendiriyorsa, esas bunun gerekçeleri üzerinde bir düşünsünler.
Daha önce de 'eğitimsiz, dağdaki çobanla oyu bir olur mu, göbeğini kaşıyan' dediler. Bu da başka bir şey. Bu daha da doğrusu küçümseyici, vahim, hakaret edici bir şey. Yazık yani yazık. Belki seçim sonucu parti içindeki gelişmeler de bunları böyle sorumsuzca beyanlara götürüyor olabilir. Ama bu aleyhlerine çok kullanılacak bir ifade. Biz bunu çok kullanırız. Bu yenilir, yutulur bir ifade değil vatandaş açısından. Vatandaşı aşağılayan bir ifade."
Bir muhabirin "Yalanlama geldi, 'söylemedik' deniliyor" sözleri üzerine Atalay, "O zaman açıklasınlar. Ben ilk gün değerlendirme yaparken 'eğer böyle bir şey söyledilerse...' dedim. Eğer söylemedilerse bunu açıklamaları çok iyi olur" dedi.