ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
 Erzurum'da yoğun kar yağışı etkili oluyor
 Erzurum'da yoğun kar yağışı etkili oluyor
 Erzurum’da Siberağ-13 operasyonu
 Erzurum’da Siberağ-13 operasyonu
Bingöl karayolunun bir kısmı tır trafiğine kapandı
Bingöl karayolunun bir kısmı tır trafiğine kapandı
Çiftçi’den muhtarlarla sağlık istişaresi
Çiftçi’den muhtarlarla sağlık istişaresi
Emniyetten öğrencilere motivasyon desteği
Emniyetten öğrencilere motivasyon desteği
HABERLER>ASAYİŞ
27 Aralık 2024 Cuma - 07:20

‘Türkiye mazlumun yanında, zalimin karşısında’

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İçişleri Bakanlığının faaliyetlerine ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

‘Türkiye mazlumun yanında, zalimin karşısında’

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Anadolu Ajansı Editör Masası'nda İçişleri Bakanlığının faaliyetlerine ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

8 Aralık 2024 tarihinde 61 yıllık Baas Rejiminin çökmesiyle yaşananlara değinen İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Suriye ile ilgili 8 Aralık’ta çok tarihi bir gün yaşandı. 61 yıllık Baas rejimi çöktü. Esed Rusya’ya kaçtı. Kendi halkına nasıl davrandığı ile ilgili de izler bırakıp gitti. Bunları biliyorduk ama daha da iyi görmemiz ve anlamamız gereken, tarihe şahitlik etmemiz gereken meseleler olduğunu da gördük. Sednaya da bunlardan birisi. 61 yıl boyunca, son 13 yılında Esed tarafından kendi halkına Sednaya türü işkenceler yapılması, bunun dışında bilinmeyen ama insanların ölümü ile sonuçlanan, BM rakamlarına göre 350 bin deniyor ama bunun çok ötesinde can kaybı olduğu biliniyor. Kendi halkı 2011’de 23,5 milyonken, düşünün yine BM rakamlarına göre 6,5 milyonun üzerinde ama gerçek rakamın bunun da üzerinde olduğu düşünülüyor, sığınmacı ve mülteci durumuna düşürdüğü kendi halkını. Ne gariptir ki, kendisi de Rusya’da sığınmacı ve mülteci durumuna düştü ama kaçarak. Nasıl kaçarak? Geride göz yaşı bıraktı, insanların can kaybı, yetim, öksüz, engelli, pek çok ülkeye dağılmış Suriyeli sığınmacılar, ülkenin son kalan zenginliklerini de beraberinde alıp götüren zalim bir rejimden bahsediyoruz.” diye konuştu.

Türkiye Doğruların Yanında

Türkiye’nin 2011 yılında ilk gelen 252 Suriyeli göçmenden itibaren göç politikasını ve gelişmeleri insani ve vicdani boyutu ile değerlendirdiğini ifade eden İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, konuşmasına şöyle devam etti: “Sayın Cumhurbaşkanımız o gün de bugün de hep şunu söyledi, zalimin karşısında, mazlumun yanında yer aldık. Tarihte biz hep doğruların yanında bulunduk dedi. Doğruların yanında, haklıların yanında, mazlumun yanında, zalimin karşısında. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Suriye'de yaşayan ve bize gelen ve dünyaya sığınan Suriyelilere bakışımız inanın hep bu noktada oldu. Göç politikamızla ilgili insani ve vicdani olmak, medeniyet değerlerimize sımsıkı bağlı kalmak, ulusal ve uluslararası hukuka riayet etmek, vicdanımızın ve kalbimizin sesini dinlemek; hep bunu önceledik. Biz tarihte, doğru noktada, doğrularla birlikte, haklarla mazlumlarla bir oluruz derken, olduk derken, olmaya da devam edeceğiz derken, maalesef bunu bugün ülkemizde siyaset yapan birilerinin de bunun çok karşısında olduğunu, daha 8’inde bile yani Suriye'nin özgürleştiği, Esed'in kaçtığı daha belli değilken bile Esed'le görüşülmesi gerektiğini söyleyenler de oldu. Göçmen karşıtlığını, yabancı düşmanlığını sosyal medyada, dilde, politikada, öyle bir aşırı halde kullananlar oldu ki anlamak mümkün değil ama günün sonunda Suriyeli muhalifler, Suriye'nin özgürleşmesi adına, insanlık adına, inandığı değerler adına Suriye Suriyelilerindir diyen, toprak bütünlüğünden yana olan insanların, Suriye'nin özgürleşmesini kazanmaları tüm dünyada ve bizde gerçekten bir sevinçle karşılandı. Bu da tabii artık geriye doğru bakıldığı zaman tarafını doğru mu yoksa yanlış yerde mi olup olmadığını değerlendirme açısından da artık bunu aziz milletimiz değerlendirecektir diye düşünüyorum.”

Sednaya Hapishanesinde AFAD tarafından yürütülen tarama faaliyetleri ile ilgili de bilgiler veren İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, şunları kaydetti: “İlk etapta Sedneya ile ilgili oradan bir talep geldi aslında. Sedneya ile ilgili arama kurtarma ile ilgili çalışmalarını tamamladıklarını ama tatmin olmadıklarını çünkü ellerinde bizimki gibi işte sismik radar, duvar ötesini gören üst teknolojik cihazlarla ilgili envanterin olmadığını ve bu noktada AFAD’dan yardım istediler. Biz de 123 arkadaşımızı AFAD Başkanımızın koordinasyonunda oraya gönderdik. Yani 43 araç, 4 arama köpeği hemen akabinde oraya gitti. Şam'daki Büyükelçimizle irtibata geçildi. Biliyorsunuz 8'inde Suriye özgürleşti, 4 gün sonra Suriye'de Şam'da büyükelçimiz Burhan hocamız görevine başladı Sayın Cumhurbaşkanımızın atamasıyla. O 47 km uzaktaki Sedneya’da, önce binanın içerisinde, binanın dışında o 1,5 kilometrekarelik yerleşkede güvenli olan yani mayınla tuzaklamanın olmadığı o 70 dönümlük arazinin içerisinde, hassas arama yaptılar. Giden arkadaşlarımız da en donanımlı arkadaşlarımız herhangi bir toplu mezar, herhangi bir yaşayan ve cezaevinde bulunan bir kişiye de rastlamadılar, bunu da kamuoyunda orada açıkladılar. Daha sonra arkadaşlarımız görevlerini tamamladılar, döndüler ama görülen, her gün hemen hemen Sednaya ile ilgili yeni bir yerler keşfediliyor. Orası bizim bildiğimiz anlamda bir cezaevi değil, halen bu zaman diliminde dünyada hemen yanı başımızda böyle bir cezaevi ve böyle işkence yapılan yerlerin olmasından insanlık adına büyük utanç duyuyoruz ve buna kimler sebebiyet verdiyse de hem bu dünyada hem de mahşeri yargılamadan da kurtulamayacağını düşünüyoruz.”

Geri Dönüşlerde AFAD’ın Rolü

Geri dönüşlerde AFAD’ın rolüne de değinen İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “AFAD gerçekten dünya çapında marka değeri çok güçlü olan bir kamu kuruluşumuz. AFAD afetin hemen sonrasında müdahale ve iyileştirme, afet öncesi risk azaltma ve riski yönetme ve zarar azaltma noktasında gerçekten kendini çok geliştirmiş bir teşkilatımız. Suriye'nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı Harekâtı ile beraber AFAD o bölgede yine Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından oradaki göçün, kaynağında kontrol altına alınması noktasında aktif görev yaptı. Yani bize doğru gelen bir göç dalgası var. Bakın Sayın Cumhurbaşkanımızın ulusal STK’lar ve diğer donörlerle beraber 116 bin briket evlerin yapımını yine AFAD koordine etti. Şu anda orada 110 bin aile yaşıyor. Yine daha dün kabinede Sayın Cumhurbaşkanımız briket evlerle ilgili buradan gönüllü ve güvenli dönecek olan Suriyelilere bizim briket evler yapmamız ile ilgili talimatlandırdı. STK’larımızla beraber oturun bunu yapın diye.” ifadelerini kullandı.

Göçü Kaynağında Durdurmanın En Güzel Örneklerinden Birisi Bu Yardımlar

AFAD’ın bölgede yaptığı çalışmalarla ilgili İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya şunları kaydetti: “Son 152 gün içerisinde AFAD TMO'dan temin ettiği 316 tır un gönderdi. 571 tırla da yine bizim kendi STK’larımızla birlikte ama AFAD’ın koordinasyonunda Suriye'nin içindeki il, ilçe, köylerde, kırsaldaki yaşayan ihtiyaç sahibi insanlara yardım yaptık. 2017'den itibaren AFAD’ın yapmış olduğu yardımlarla ilgili, bizim bunu koordine edebilmek için 2017 yılında 66 bin 200 metrekarelik bir alanda, Suriye'nin kuzeyinde hemen Kilis'in karşısında Çobanbey’de Lojistik Merkez yaptık. Burada bugüne kadar 1 milyon gıda kolisi yardımı AFAD’ın koordinasyonunda yapıldı. Orası öyle bir depo ki ben de Gaziantep valiliğimde oraya çok gittim geldim. 1 milyon gıda kolisi, 110 bin 400 ton un yardımı yıllık, bir yılda, yani demin söylemiş olduğum 316 tır sadece 15-20 gün içerisindeki yardımdı ama yıllık 110 bin 400 ton un yardımı yapıyoruz. AFAD Çobanbey Lojistik Merkezinde STK’ların, Vakıflar Genel Müdürlüğümüzün, Kızılay'ın ve diğer tüm yardım edecek iyilik hareketinin öncüsü olan bizim vakıflarımız orada koordinasyonu sağlıyor. Göçü kaynağında durdurmanın en güzel örneklerinden birisi bu yardımlar, diğeri de bu biriket evler ve diğer bizim kamu kurum ve kuruluşların ve STK’larla beraber eğitimden sağlığa, biz o bölgelerde hayata tutunmaya ilgili ve bize doğru gelen göçü durdurma ile ilgili gerçekten tarihi hizmetler verdik, halen de veriyoruz. Bunu yaparken ben STK’larımızla iftihar ediyorum, huzurlarınızda ben her birine yürekten teşekkür ediyorum. Her biri bizim vakıf geleneğimizin, hayır geleneğimizin, iyilik hareketimizin öncüleri ve akıncıları. Onlar sayesinde bize daha büyük gelen, gelmesi muhtemel olan göç; yerinde, toprağında önlendi. Sadece bu mu? 2017'de başlayan bu güvenli bölgelere bizden gönüllü, güvenli, onurlu dönüşler de bu sayede oldu. “

Türkiye'de yasal kalış hakkı olan yabancı sayısı ve bunların Türkiye'nin hangi illerinde yoğunlaşmış olduğuna ilişkin bilgileri de paylaşan İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya; 4 milyon 164 bin 472 yabancının bugün itibariyle Türkiye'de yasal kalış hakkına sahip olduğunu ifade etti. İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Bunun 2 milyon 920 bin 119’u Suriyeli geçici koruma kapsamındaki Suriyeler, 1 milyon 47 bin 921'i ikamet izinli yabancılar, 196 bin 432’si uluslararası koruma altındakiler diye söylüyoruz. Biz göreve geldikten sonra adres hakikatleri yaptık biz. Göç İdaresi Başkanlığı, Emniyet, kolluk, bütün illerimizdeki valilerimizin de koordinasyonunda, çok titiz bir çalışmayla, kapı kapı bu üç küme, yasal kalış hakkı olanların her birini saydık ve her birinin adresleri güncel ve her birinin nerede oturduğunu biz biliyoruz.” dedi.

Yapılan tahkikatların büyük bir titizlikle, il il yapıldığının altını çizen İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Bakın şimdi öyle bir tahkikat yaptık ki İstanbul'da şu anda 506 bin Suriyeli var. Gaziantep 2. sırada 409 bin, Şanlıurfa'da 244 bin, Hatay'da 219 bin, Adana'da 211 bin olmak üzere en çok Suriyeli bulunan illerimiz. Sayı olarak en fazla İstanbul'dan başlayıp ilk 20'ye veriyoruz ama oransal olarak yani Suriyeli sayısının ilde yaşayan toplam nüfusa oranı en fazla olan il Kilis ilimiz. Nüfusunun, yani yaşayan nüfusun yüzde 29'u Kilis’te Suriyeli. Gaziantep'te yüzde 16 civarında, Hatay'da 12,5, Şanlıurfa'da 10, Mersin'de 8,79 olarak dağılımını görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

“2 Milyon 920 bin Suriyelinin Yüzde 61’i Halepli”

Türkiye’de bulunan Suriyelilerin, Suriye’nin hangi bölgesinden geldiğine kadar detaylı şekilde kaydedildiğini belirten İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Göç İdaresi başkanlığında, ilk geldikleri andan itibaren kimliklendirilirken demografi bilgilerini titizlikle tutmamızın bir sonucu olarak bunları biliyoruz. 2 milyon 920 Suriyelinin yüzde 61’i Halepli. Bunun sayısı 1 milyon 239 bin. 2. sırada İdlip geliyor 187 bin, yüzde 9'un biraz üzerinde.  Deyrizor 106 bin, yüzde 5,22 civarında. Hama, 102 bin, yüzde 5 civarında. Haseke yüzde 4,74, Şam ise yüzde 4,30 diye sıralanıyor. Türkiye'de doğan ve yaşayan 875 bin yaklaşık Suriyeli çocuk var, gidenler hariç ama Türkiye'de doğan ve yaşayan 2 milyon 920 binin yüzde 30'u Türkiye'de doğan çocuklar. Bunların hepsini biliyoruz. Dönüşlerde aynı bu istikamette oluyor yani birazdan gönüllü, güvenli dönüşlerle ilgili hangi şehirlerden Suriye'deki hangi illere gittiklerini de sizlerle paylaşacağız.” diye konuştu.

Suriye'de kurulan yeni yönetimde Türkiye'deki üniversitelerden mezun olan üst düzey isimlerin de olduğunu belirterek Suriyelilerin genel eğitim durumları hakkında bilgiler veren İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, şunları kaydetti: “13 yıl olunca ve ne zaman Suriye'nin özgürleşeceğini bilmeyince Suriyelilerle ilgili hükümet olarak yaptığımız temel uyumla ilgili, yani bizle yaşarken bu topluma uyum sağlamaları ile ilgili bunun da en önemli göstergesi eğitim ve eğitim sürecine katılmadır. 2 milyon 920 bin Suriyelinin 819 bin 265’i bizde okuyan öğrenciler. Lisede okuyan 103 bin öğrenci, ortaokulda 273 bin, ilkokulda 398 bin, ana sınıfında 44 bine yakın. Okullaşma oranının yüzde 76,5 olduğunu görüyoruz. Çağ nüfusundaki 1 milyon 71 bin kişiden 819 bin kişinin okuyan öğrenci olduğunu görüyoruz. Üniversiteler bunların dışında. Şu anda halihazırda 60 bin 750 Suriyeli genç bizim üniversitelerimizde eğitim görüyor. Mezun olanlar da 17 bin 379 kişi. Bunların dağılımları da var, ön lisanstan 5 bin 806 mezun, lisanstan 9 bin 223, yüksek lisans 2 bin 196, doktoradan 154 mezun olduğunu tespit ettik ve bunları vatandaşlarımızla paylaşıyoruz. Suriye'de şu anda yeni geçici hükümet kurulma çalışmaları içerisinde yeni göreve gelen kabine üyelerinden bazılarının bu mezunlardan olduğunu görmek de sevindirici. Diğer kabine üyelerinin henüz açıklanmadığını biliyoruz ama çok kısa zaman içerisinde de geçici hükümet, tüm kabine üyeleri, hakeza valiler, oradaki diğer kamu bürokrasisinde görev alacakları içerisinde de biz Türkiye'den mezun olanlardan önemli kişiler olabileceğini tahmin ediyoruz, değerlendiriyoruz.”

Geri Dönüşler 7 Kat Arttı

8 Aralık 2024’ten sonra Suriye’ye dönüş yapan Suriyelilerin sayısını paylaşan ve bu verileri önceki dönemlerle kıyaslayan İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “2017'den 8 Aralık’a kadar gönüllü, güvenli, onurlu dönüş sayılarını verelim. Göçle mücadelemizi, göç politikamızı aslında bizim kaynağında, sınırlarda, içeride etkin düzensiz göçle mücadele ve deportla, tekrar kendi ülkesine göndermekle ilgili bir başlıklar silsilesi ile takip ediyoruz. 2017'den itibaren 763 bin 443 Suriyelinin gönüllü, güvenli, onurlu ve düzenli yani kayıt altında oraya gittiklerini gösteriyor. Bu çok önemli bir rakam 8'inde, Suriye'nin özgürleşmesi, artık Suriye'de barış, huzur ve istikrarla ilgili güzel günlerin beklediğine olan inanış hem Suriyeliler hem dünya tarafından satın alınınca artık son 15 gün içerisinde Suriye’ye giden sayısı 25 bini geçti. 2024'te ilk 11 ayda yaklaşık 11 bin 24’tür aylık ortalaması Suriye'ye gidenlerin. Oysa 9 Aralık'tan dün akşam itibariyle yani 15 gün içerisinde Suriye'ye gönüllü gidenlerin sayısı 25 binin üzerine geçti. Bir kıyaslama yapalım; yani 8'inden geriye dönük 14 gün içerisinde Suriye'ye dönen aile sayısı 572’ydi bu da 3 bin 433 kişiydi. Esed kaçtı sözü duyulduğu andan itibaren ise, o heyecan, o gurur, o memleket özlemi Suriyelileri kendiliğinden hiçbir müdahale olmadan 4 bin 136 aileden 23 bin 440 kişi ki dünü de ekleyince 15 gün oluyor, o zaman rakam 25 bini de aşıyor. Buradaki her iki 14 günlük dönemi kıyasladığımızda 7 kat arttığını görüyoruz.” dedi.

Gönüllü Olacak, Güvenli Olacak, Onurlu Olacak

Uluslararası hukuktaki göçmenlerin statüsüne değinen İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Oradaki hukukun tanımı şu: Eğer birisi size sığındıysa bu diyor zorla değil, gönüllü olacak. Şart bu. Gönüllü olacak, güvenli olacak, onurlu olacak. Biz ona bir madde daha ekliyoruz, düzenli olacak. Biz devletiz. Bizim yaptığımız her şeyin kayıt altında olması lazım. Ki biz de tam bunu yapıyoruz.  Bugün karşıya gidecek kendi ülkelerine vatanlarına kavuşacak olan Suriyelilere yapmış olduğumuz birazdan da bunun detaylarını sizlerle paylaşacağım tam anlamıyla bu.” dedi. 


Son iki hafta içerisinde gönüllü geri dönüşler ile ilgili değerlendirmelerde bulunan İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya şunları kaydetti: “Günlük ortalama son 2 hafta, 8 Aralık'a kadar 245 kişiden 41 aile günlükten, 1674 kişi yani 295 aileye ulaşmış vaziyetteyiz. Bu gerçekten zor bir süreç. Biz 2 hafta içerisinde 25 bini aşan Suriyeli de şunu görüyoruz. 13 yıl boyunca evinden uzaksın, dükkanından uzak, iş yerinden uzak, tarlandan uzak geçiminden her şeyinden uzak ve başka bir ülkede başka bir şehirde bir hayat kurmuşsun. Hemen gidiyorsun. Evet bu akşam nerede kalacaksın diye soruyoruz onlara. Evin yerinde duruyor mu? Dükkânın iş yerin yerinde duruyor mu? Düşünsenize Merkez Bankası bankaların hiçbirinde para yok. Tamamı zalim tarafından kaçırılmış. Hiçbir şey yok temel ihtiyaç maddelerinin nasıl karşılandığını biz de sizlerle beraber ekranlardan ve oradaki büyükelçimiz tarafından şimdi öğreniyoruz. Giden STK'larımızın değerlendirmeleriyle görüyoruz. Şimdi böyle bir ortamda bile duramıyor yerinde, ben diyor memleketime gideceğim. Memur maaş da alamıyor şu anda. En son Esad bu kadar parayı kaçırırken 20 dolar bile vermemiş. Aylık maaşlar 20 dolar. Hizmetlerin hepsi duruyor. Böyle bir ortamdayken diyor ki ben memleketime gideceğim diyor.”

“Suriye Suriyelilerindir”

Suriye’de hayatın devam ettiğini vurgulayan İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Bir yandan da orada barış huzur ve istikrarın güçlenmesi lazım. Geçici hükümetle birlikte tüm kurumların ihyası, hayatın normalleşmesi lazım.  Biz de bu noktada şu ana kadar nasıl sığınanlara kol kanat gerdiysek yine Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Suriye geçici hükümetine, orada hayatın ihyası ile ilgili imarı ile ilgili güçlenmesiyle ilgili Suriye'deki bütün etnik yapı; hepsini kucaklayan din, mezhep ayrımı gözetmeksizin Suriye Suriyelilerindir, onlarındır. Onlarla beraber olan bir hükümeti destekleyerek inşallah orada da huzur ve barış ikliminin olduğu kendisine ve komşularına da terörle zarar vermeyen bir Suriye'nin oluşması devlet olarak millet olarak hep onlara göstermeye devam edeceğiz.” diye belirtti. 

Gönüllü geri dönüşlerde kullanılan sınır kapılarından ve bazı illerden dönüş yapan Suriyeliler hakkında bilgi veren İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya cümlelerine şöyle devam etti: “Bizim 6 kapımız var. Hatay Cilvegözü, Kilis Öncüpınar, Hatay Yayladağı, Gaziantep Kargamış, Hatay Zeytindalı, Şanlıurfa Akçakale. Biz buradan gönüllü dönüşleri son iki haftada 25 bini aşkın dönen Suriyelileri bu kapılardan gönderdik. Bu kapılardan gönderdik ve nereye gittiklerini de hangi illerden gittiklerini de müsaadenizle paylaşalım. Tabii ki doğal olarak en çok sayı olarak bulunan illerden gitmesi beklenir. Neticede o şekilde birinci sırada Gaziantep var. Gaziantep'te gidenlerin 3378’i son 2 haftalık veri bu dünkü veri yok. Hatay 3206, İstanbul 2438, Mersin 1746 şeklinde. Gittikleri yer demin konuşmamızda da bahsetmiştik gelenlerin % 61 Halepli olunca doğal olarak gidenlerin de şu ana kadar 11 bin 393’ü hemen hemen yarıya yakını Halepli. İdlip, Lazkiye, Şam, Hama, Humus, Rakka diye ekranlarda da bu şekilde dağılımlarını sizlerle paylaşmış olduk.” 

İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya gönüllü geri dönüşlerdeki demografik yapıya dikkat çekerek şunları ekledi:  “16 bin 554 kişi, 4 bin 136 aileden oluşuyor. 4 bin 136 aile 16 bin 554 kişi. Bunlar gönüllü giden 23 bin 440’ın içerisindeki küme. Ama tek birey olarak giden de var. 6 bin 926 yani 7 bin civarında tek birey olarak giden var. 9-12 yaş 9 bin 55 çocuk. 13-18 yaş 1707, 19-65 yaş 12 bin 360, 65 yaş üstü de az sayıda 318 olduğunu görüyoruz. Kadın erkek olarak 7 bin 695 erkek, 4 bin 983 kadın 10 bin 762 de çocuk olduğunu görüyoruz.”

“Günlük Çalışma Stilimizi 7-24'e Çıkardık”

 Geri dönüşleri hızlandırmak ve kolaylaştırmak için çalışmalarından bahseden İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Bizim 3 bin 20’ydi günlük işlem kapasitemiz ama şimdi biz burada talebin artacağını öngörerek İçişleri Bakanlığı olarak Göç İdaresi Başkanlığı illerdeki bizim bu altı kapıdaki çalışanlarımız, Gümrük Muhafıza Genel Müdürlüğü, Ticaret bakanlığımızla birlikte oradaki çalışan sayılarımız süratle artırdık. Çok hızlı bir şekilde aksiyon aldık ve günlük çalışma stilimizi 7-24'e çıkardık. 24 saat esasına çıkardık ve aynı zamanda günlük kapasitemiz 19 bin rakamına ulaştırdık. Çok ciddi bir rakam bu ve 24 saat esasına göre durmadan hazırlıklarımızı yaptık. Onunla ilgili işte araç ve diğer ekipmanla ilgili donatı ne ihtiyacımız varsa onları da hazırladık. Şu an için aksaksız hiçbir sıkıntı olmaksızın bu devam ediyor.”  dedi.  Merkezi randevu sistemiyle geri dönüş için nasıl randevu alınacağını ve sürecin daha sonrasında nasıl ilerleyeceğini anlatan İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya şunları ekledi:


“Merkezi randevu sistem yaptık 81 ilde. Suriyeli bir vatandaş ya Suriyeli birisi kendi ülkesine dönmek istiyorsa hemen web sayfamızdan randevu alabilir. Randevuyu da gün aynı gün veriyoruz. Yani hiç yorulmadan randevusunu alabilir. Bizim Göç İdaresi sayfasından gönüllü geri dönüşle ilgili olan sistemden randevusunu alabilir. Bugün bize bu müracaatı yaptığı zaman biz gün içerisinde hemen ona randevu veriyoruz. Randevusunu aldığı zaman bize geliyor. Bize geldiği zaman bizim yapmış olduğumuz ilk şey parmak izi doğrulamasını yapıyoruz. Şuna bakıyoruz önce UYAP'tan bir arama kaydı var mı, bir yakalama kararı var mı, herhangi bir tahdidi var mı bunlara bakıyoruz. Bütün bunların hepsi süratle yapıyoruz. Diyoruz ki hangi alt kapımızdan hangisine gitmek istiyorsun. O diyor ki ben ben filan kapıdan filan kapıya gitmek istiyorum. Diyoruz ki o kapıdan çıkabilirsiniz ve ona hemen ikinci aşamada bir yol izin belgesi veriyoruz.”

“Bir form var. Gönüllü geri dönüş formu. Onu kendi el yazısıyla kamera eşliğinde orada o formu kendi el yazısıyla dolduruyor ve bütün bunları yaparken de biz üçüncü göz diyoruz. Birleşmiş Milletler Yüksek Komiserliğinin o ildeki temsilcisi eğer o yoksa Kızılay eğer o yoksa İl İnsan Hakları İzleme Komisyonundan birisi. Ama mutlaka birisi onun bulunduğu ofiste bizim yanımızdan çıktıktan sonra mülakata alınıyor. Gerçekten gönüllü mü gidiyorsun? Yapmak istediğimiz şey bu.   Bunu orada netleştiriyoruz ve tüm bunlar tamamlandıktan sonra 15 gün içerisinde artık kendinin belirlediği kapıya gidiyor. Kapıya gittiği zaman da biz onu rahat takip edebilmek için yani anlık tuşa bastığımız zaman bu şu saat şu dakika itibariyle kaç kişi gidebildi, gitmiştir. Bunu öğrenebilmek ve detay öğrenebilmek için bir kod veriyoruz. “V87” göçün kendi algoritması ve gümrük kontrolleri yapılıyor. Gümrük kontrollerinde nihayetinde polis noktasına geliyor, polis noktasında kimliğini tespit ediyor, geçici kimlik kartını teslim ediyor ve artık karşıya geçiyor. Son kez çıkarken de kapıda parmak izi kontrol yapıyoruz.” 

 

 
Erzurumspor gruplarda ilk maçını evinde oynayacak
 
Yumaklı 2025 tarım yaklaşımını paylaştı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Aracının içinde ölü bulundu
Erzurum'da kızını okuldan almak için üniversite kampüsüne gelen baba, ...
Taşambarlar’daki yangın mercek altında
Erzurum’da tarihi 160 yıl öncesine dayanan Taşambarlar’da çıkan yangın ...
Son bir haftada 62 terörist etkisiz hâle getirildi
Milli Savunma Bakanlığı (MSB), son bir hafta içerisinde 62 teröristin ...
 
Hava Meydan Komutanlığı Vali Çiftçi’yi ağırladı
Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, Hava Meydan Komutanlığını ziyaret etti.
5 düzensiz göçmen ile 2 organizatör yakalandı
Muradiye ilçesinde jandarma ekipleri tarafından bir otomobilde yapılan ...
Torbacılara darbe
Malatya’da sokak satıcılarına yönelik gerçekleştirilen operasyonlarda ...
 
'Tefecilik' operasyonu: 8 gözaltı
Iğdır'da tefecilik yaptığı iddiasıyla 8 şüpheli gözaltına alındı.
Jandarmadan kaçamadılar
Bingöl’de jandarma ekipleri tarafından yapılan çalışmada, çeşitli tür ...
197 bin makaron ele geçirildi
Bingöl’de polis ekipleri tarafından yapılan çalışmada, toplamda 197 bin ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
“Merhamet” Politikası ve Terör
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Kasadaki Altın Saatler
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Kağıt gazete dönemi bitti!
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Sosyal Medya ve Siyaset: Ahlakın Kaybolduğu Yer mi?
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Prof. Dr. Fatih Alper Gibi Derman Olacaksın !
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
İş Yapma Ayrı Sahiplenme Ayrı İştir Ve Erzurumspor
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva