Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfı arasında işbirliği protokolü imzalandı. Protokol törenine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez de katıldı.
İşbirliği protokolüne istinaden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfı’nın ortaklaşa yürüteceği koruyucu aile projesine değinen Diyanet İşleri Başkanı Görmez, projenin bir yetim projesi olmasından öte bir insanlık projesi olduğunu kaydetti.
Projenin ailenin sevgisinden, barışından, huzurundan mahrum kalmış her çocuğa uzatılan bir el olduğunu ifade eden Başkan Görmez, “Yetimi geniş anlamıyla almamız lazım. Ailenin huzurunu, barışını yaşayamayan her çocuk yetimdir. Dünyada yetim olan her çocukla dünyamızın cenneti olan ailemizin huzurunu, barışını paylaşmanın verdiği duygu kelimelerle ifade edilemez. En hayırlı ev, içinde sahipsiz, kimsesiz bir yetimin himaye edildiği evdir.” dedi.
Başkan Görmez’in konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle;
“MİLLETİMİZİ TARİH SAHNESİNDE SÜREKLİ KILACAK MÜESSESE AİLEDİR…”
Aile kelimesi Türkçede çok zayıf kelimelerle tanımlanır. Aile sadece nicel bir birliktelik değil, nitelikli birlikteliğin adıdır. Milletimizi tarih sahnesinde sürekli kılacak müessese ailedir. Bizim inancımız, kültürümüz ve medeniyetimize göre aile bizim dünyadaki cennetimizdir. Öyleyse dünyada yalnızlık cehennemine sürüklenmiş her çocuğumuzla biz bu cennetimizi ne kadar paylaşırsak hayatımızda o kadar ebedi olur.
Aile kelimesinin semantik tahlilini yaptığımızda yeni ufuklar açılıyor. Kelime anlamı itibarıyla sürekli ihtiyacı işaret eden ailede asıl ihtiyaç sevgi, meveddet ve rahmet ihtiyacıdır. Bütün insanların birbirleriyle en güzel gönül ilişkileri kurma ihtiyacıdır. Bütün insanlık Allah’ın ailesidir. Aile sürekli Allah’ın muhabbetine, rahmetine, merhametine muhtaçtır. Aile bu yüzden aile adını almıştır. Nikâh iki bedeni birleştiren bir birliktelik sözleşmesi değil, iki kalbi buluşturan birlikteliğin akdidir. Bu birlikteliğimizi, sevgiyi, meveddeti, buna muhtaç olan, bu huzuru yaşayamayan bir başka çocukla paylaşmanın tarifi mümkün değildir.
“NESİL EMNİYETİNİ SAĞLAMAK EN ÖNEMLİ EMNİYETTİR…”
Çocuklarımız yüce kitapta gözün nuru olarak tarif edilir. Çocuklar istikbalimizi aydınlatan, geleceğimizin teminatı olan en değerli varlıklarımızdır. Sadece kendi evlatlarımıza değil, bütün insanlığın evlatlarına değer vermeli, gözümüz gibi korumalıyız. Nitekim çocuklar İslam medeniyetinin bize en büyük emanetidir. Nesil emniyetini sağlamak en önemli emniyettir.
“BAZI HASSASİYETLERİMİZ, EN BÜYÜK SORUMLULUKLARIMIZIN ÖNÜNDE BİR ENGEL OLMAMALIDIR…”
Koruyucu aile projesi ortaya çıktıktan sonra bazı hassasiyetler ortaya çıktı. Bu hassasiyetlerimiz en büyük sorumluluklarımızın önünde bir engel olmamalıdır. İnsan neslini korumak gibi, yetimleri himaye etmek gibi, topluma bir insan kazandırmak gibi en büyük sorumluluğumuzun önünde engel olmamalıdır. Bu hassasiyetler hepimizin ortak hassasiyetleridir ancak daha büyük sorumluluklarımızın önünde engel olmamalı.
Son yıllarda artan boşanma oranlarına da değinen Başkan Görmez, aile yapısının korunması ve boşanma oranlarının en az seviyeye çekilmesi için Diyanet İşleri Başkanlığı olarak yurdun her köşesinde üstün bir gayret sarf edeceklerini vurguladı.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin ise hizmete ‘Önce İnsan’ sloganıyla başladıklarını ifade ederek, İnsanlık ailesi için kendi üzerlerine düşen sorumluluğun hakkını vermek için işbirliği ve güç birliği zamanı olduğunu vurguladı.
Aile yapısının korunması ve aileyi bir arada tutan değerleri kuvvetlendirmek, koruyucu ve önleyici sosyal hizmetlerin etkinliğini artırmak ve korunmaya muhtaç bireylere yönelik sosyal destek hizmetlerinin güçlendirilmesine katkı sağlamak amacıyla imzalanan protokole göre taraflar, aileye yönelik eğitim ve danışmanlık, sosyal hizmet modelleri geliştirmek, çocuk ihmal ve istismarının önlenmesine yönelik çalışmalar, aile yapısının korunmasına yönelik sosyo-kültürel sorumluluklarla yükümlü olacaklar. Taraflar imzalanan protokol metnine 5 yıl süreyle bağlı kalacaklar. Protokol törenine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı’ndan üst düzey yetkililer katıldı.