İKRAM TEKMANLI (İHA) - Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın "Karabağ'ı biz aldık, Ağrı'yı almak da sizin göreviniz" sözlerine tepki gösteren Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMED) Başkanı Yrd. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, Ermenistan devlet yöneticilerinin içerisinde bulundukları durumun sosyal şizofreni olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti yetkililerinin Sarkisyan'ı açıklamalarından dolayı protesto ederek özür dilemeye davet etmesi gerektiğini belirtti.
SOSYAL ŞİZOFRENİ TEŞHİSİ
Ermenistan'da düzenlenen Ermeni dili ve edebiyatı yarışmasında bir öğrencinin, "Batı topraklarımızı Ağrı Dağı'yla birlikte geri alabilecek miyiz?" sorusuna Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın, "Bu, sizin neslinize bağlı. Mesela benim nesil üzerine düşen görevi başarıyla yerine getirdi. 90'lı yıllarda vatanımızın parçası Artsah'ı (Karabağ bölgesini) düşmanın elinden kurtardık. Her neslin bir görevi vardır. Siz de ileride bizim gibi görevinizi yerine getirip getirmeyeceğiniz, birlik ve
beraberliğinize bağlıdır" şeklinde yanıt vermesi tepki çekti.
ŞİZOFREN YAPI
Ermenistan Devlet Başkanı Sarkisyan'ın son açıklamasına ve devlet yöneticilerinin geçmişteki açıklamalarına bakıldığı zaman Ermeni devlet adamlarının ruhsal yönden bazı problemler yaşadıklarına dair ipuçları verdiklerini belirten ASİMED Başkanı Yrd. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, bu devletle ilgili gelişmelerin takip edildiği zaman şizofren bir yapının ortaya çıktığının görülebileceğini söyledi. Ermenistan yöneticilerinin davranış, duyuş ve algılamalarının dengesiz olduğunu kaydeden ASİMED Başkanı Yrd. Doç. Dr. Eğilmez, "İdeolojiyle gerçekliklerin bir hayli çatıştığını çok rahat gözlemleyebliyorsunuz. Devlet başkanı açıklamasında 'Karabağı biz aldık Ağrı'yı da gelecek nesillere bir görev olarak veriyoruz' diyor. Problemlerden birisi de bunların, bu dengesizliklerinin zaman içinde büyüyerek Ermeni toplumuna da sirayet etmesidir. Bizim Doğu Anadolu'ya onlar Batı Ermenistan diyorlar. Genç bir Ermeni, 'Batı Ermenistan'ı ne zaman alacağız' diye soruyor. Bu çocuğun o soruyu sorması, nasıl yetiştirildiklerini, bu şizofren davranışlardan nasıl etkilendiklerini çok iyi gösteriyor. Toplumları toplum yapan bazı özellikler vardır. Bunlar özgeçmiş, şu anki kimlik ve ideallerdir. Ermeniler'in ideal ve ülkülerine baktığınızda gerçeklikten uzak masallarla beslenen bir yapıda olduklarını görüyorsunuz. Dolayısıyla sosyal bir şizofreni bir durum ortaya çıkarıyor. Ermenistan'ın yaşadığı bu durumu, sosyal şizofreni olarak değerlendirebiliriz. Hatta psikologlar bir devletin nasıl bir ruhsal dengesizlik yaşadığına dair bir çalışma dahi ortaya koyabilirler" dedi.
TÜRKLERİ KATLETTİLER
Karabağ'ı, Doğu Anadolu'yu yurtları olarak kabul eden Ermeniler'in geçmişte bu coğrafyada hiçbir zaman nüfus üstünlüğü sağlayamadıklarını anımsatan Yrd. Doç. Dr. Eğilmez, "Karabağ'a yada şu anki başkentleri Erivan'a baktığınız zaman 1909 Rus nüfus istatistiklerinde bölgede 340 binden fazla Türk'ün yaşadığını görüyorsunuz. Bu Türk nüfusun öldürülerek, tutsak edilerek yada bölgeden kaçmak zorunda bırakılarak kısa bir süre sonra yok edildiğini de kayıtlar bize gösteriyor. Şimdi sözde kendi toprakları olarak kabul ettikleri Ağrı yada Doğu Anadolu'da hiçbir zaman çoğunluk olamadıkları ve devlet kuramadıkları bir bölgeyi, hayal ve masallarla kendilerine bir ideal olarak görüyor, bunu da halklarına yansıtıyorlar. Ermeni yöneticilerinin hayal gücü inanılmaz senaryolara malzeme olabilecek bir yapıda. Türk tarafı bu konuda ne kadar olumlu adım atmak istese de bunların ruhsal dengesizlikleri bu konuda ilerlemenin önüne geçiyor. Biz Ermeni toplumunun geleceğinden endişe ediyoruz. Çünkü yönetecilerinden etkilenip, bu hayallerle beslenip kendilerine olmayan bir düşman oluşturuyorlar. Ekonomiye ve sosyal hayata yansıtacakları enerjiyi, bu kez sadece Türk toplumuna karşı bir düşmanlık olarak ortaya çıkarıyorlar. Ermenistan'ın bir an önce bu gel - git durumlarından kurtulmak için gerçekleri görerek bu konuda çaba sarfetmesini tavsiye ediyoruz. Yönetecilerin artık Türkiye'yi bırakıp halk için çaba sarfetmesi daha doğru olur" diye konuştu.
Yrd. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, Türkiye Cumhuriyeti Devleti yetkililerinin zaman kaybetmeden Ermenistan Devlet Başkanı Sarkisyan'ı açıklamalarından dolayı özüre davet etmesi ve protesto etmesi gerektiğini, en azından gösterilecek tepkinin boyutlarının bu konudaki hasassiyeti de ortaya koyabilecek güçte olması gerektiğini belirtti.