Erzurum Valisi Dr. Ahmet Altıparmak başkanlığında Platform üyeleriyle Müceldili Konağında düzenlenen toplantıda 9 Kasım’da ikincisi gerçekleştirilen Tabyalar yürüyüşünün değerlendirilmesi yapıldı.
ALTIPARMAK’IN SUNUMU
Toplantıda yaptığı konuşmada Platform üyelerinin gerçekten çok önemli bir görevi ifa ettiklerini belirten Vali Altıparmak, “9 Kasım’da sergilediğimiz çok hızlı mobilize olma kabiliyetimiz ve kapasitemiz tüm dünyaya çok ciddi bir mesajdır.” diye konuştu.
Geçen yıl olduğu gibi bekledikleri ilgiyi bu yılda gördüklerini söyleyen Vali Altıparmak, Aslolanın 9 Kasım’ın kurumsallaşması olduğunu belirtti. Şehrin bir aktivitesi milli ve manevi bir değeri olarak geçmişiyle gurur duyacağı bu olayın tekrar gündeme gelerek bunu sahiplenmemiz bunun kurumsal hale gelmesi noktasında ciddi bir adımdır. Eğer bunlar gerçekleşir ise 9 Kasım yürüyüşü daha iyi olur, daha organize olur dedi.
‘BİZ MİLLETİZ’
Erzurum Valisi Dr. Ahmet Altıparmak, “Farkında olmasak ta her şey dünya kamuoyunda da yer ediniyor. Bu gün Türkiye’de taş yerinden oynasa buradaki misyon şefleri her şeyi dışarıya taşıyor. Bu manada Erzurum’da yaşayan Alevi’siyle, Sünni’siyle, Kürt’üyle, Türk’üyle, herkesin 9 Kasım’da benim atalarım da orada şehit oldu diyen herkesin, bu yürüyüşe katılması dünyaya çok ciddi bir mesajdır. Dikkatli olun biz Türk Milletiyiz, Biz Milletiz. Günü geldiği zaman kadın, çoluk-çocuk demeden derhal toplanır üzerimize ne düşerse yaparız mesajıdır.” diye konuştu.
‘KİM VAR? : BEN VARIM’
9 Kasım Yürüyüşünün düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür eden Vali Altıparmak, 9 Kasım’ı gençlerimizin dayatma bir görevden ziyade vicdani ve milli bir görev olarak görmesi gerektiğini belirtti. “Gençlerin, bende orada olmalıyım, olmam lazım diyerek sahiplenmesi gerektiğini vurgulayan Vali Altıparmak, “Hani Üstâd Necip Fazıl’ın dediği gibi “Kim var!” diye seslenilince, sağına ve soluna bakılmadan fert fert “ben varım!” diyebilen, başkası kalkmış, kalkmamış bu işte varmış, yokmuş diyecek yerde, burada ben varım dolayısıyla “bu görev benim” diyecek bir nesil olmalı. O Neslin o algıyı yaşayabilmesi tadabilmesi o bilince ulaşabilmesi içinde mutlaka bu tür önemli tarihte yer etmiş olayların tekrar tekrar gündemde tutulması o neslin hafızasına kazınması gerekmektedir.” diye konuştu.