Terzilik, hazır giyime olan talebin artması ile unutulmaya yüz tuttu. Ayakta durmaya çalışan terziler ise artık sökük dikerek geçimini sağlıyor.
40 yıldır terzilik yapan Yusuf Berkli (50) 10 yaşından beri babasından öğrendiği mesleği, gelişen teknolojiye rağmen ayakta tutmaya çalışıyor. Daha önceleri konfeksiyonculuğa soyunan Berkli, babasının terzilik mesleğini devam ettirme isteği üzerine bu meslekte kalmış. Ancak terzilik mesleğinin şuan ki durumu göz önünde bulunduran Berkli, “Keşke o gün konfeksiyonculukta kalsaydım” dedi.
KOMUTAN KADAR DEĞERİM VARDI
Önceden mesleğin önemine vurgu yapan Rıfat Kılınç, “Önceden bu meslek çok önemliydi. Herkes size saygı duyardı. Çok para kazanırdık. Ben askerdeyken de terzilik yapardım. Komutanlarım bana saygı duyar, diğer askerlerde bir komutana karşı gibi benim önümde önlerini iliklerdiler. Herkes giyeceği elbiseleri diktirirlerdi. Ama şimdi kimse elbise diktirmeye gelmiyor.” dedi.
ARTIK ÇIRAK YETİŞTİRMEYE GEREK YOK
Kılınç, “ Şu ana kadar iki tane çırak yetiştirdim ama artık çırak yetiştirmeye gerek yok çünkü biz sadece tamir yapıyoruz. Yeni elbise yapma işi kalktı. Bu mesleği de fazla yapmak isteyen yok. Konfeksiyona girdiler şimdi insanlar. Eskisi gibi çıraklık yapmaya gelen de yok. Parasız bir iş yapmıyorlar bir yevmiye 100 liraya çıktı. Bir terzi zaten günde 50 lira alamıyor ki 100 lira çırağa versin.” sözlerini kullandı.
İŞİMİZ BİTTİ
Konfeksiyonun terzilik işini bitirdiğini vurgulayan Kılınç, “İşler ancak bayramlarda yoğun oluyor. Bir de ilçe pazarının olduğu cuma günleri 5-10 kuruş para kazanıyoruz. Şu ana kadar bu işi yaparak bağ, bahçe aldım, ev aldım yedik, içtik, evlendik ve çocuklar oldu. Onları da burayla büyüttük, onlar da evlendi ve çocukları var. Ama artık bu iş bir kişiye bile bakamaz hale geldi.” şeklinde konuştu