Yol-İş Sendikası 2 Nolu Şube Başkanı Kıyas Daşkaya, 2005 yılında kapatılarak İl Özel İdarelerine devredilen Köy Hizmetleri işçilerinin büyük bir baskı altında olduğunu ileri sürdü. Yılın 6 ayını karla mücadele çalışmalarında geçiren işçilerin, takdir beklerken adeta psikolojik baskıyla karşı karşıya bırakıldıklarını söyleyen Kıyas Daşkaya, “Zor şartlarda gece gündüz çalışan, 6 ay kar mücadelesi yapan işçiler, takdir beklerken, Kurban Bayramı’nın Arife Günü, ilçeden ilçeye adeta sürgün edilmişlerdir.” dedi.
//TAM MANASIYLA SÜRGÜN VE ÇİLE
Hınıs’ta çalışan işçilerin İspir’e, İspir’de çalışanların Tekman’a, Horasan’da çalışanların Oltu’ya, Oltu’da çalışanların Çat’a sürgün edildiklerini dile getiren Daşkaya, diğer ilçelerde de, durumun bundan farksız olmadığını ifade etti. Bu sürgünlerin, birbirlerine tam ters istikametlerde bulunan ilçeler arasında ve özellikle de bayram günü yapılmasına bir anlam veremediklerini kaydeden Daşkaya, “Atölye ustası, elektrik ustası, inşaat ustası, kaporta ustası gibi kalifiye elemanları şantiyeye gönderip, boş oturtmanın neresinde iyi niyet aramalıyız? Bunların üretecekleri hizmet varken, bunları çalıştırmadan maaş ödemek ve yine bunların yapabilecekleri hizmetleri satın almak mı iyi niyet? İl Genel Sekreterliği’nin, bu iyi niyet kurallarına uymayan uygulaması, gerek işçilerde ve ailelerinde, gerekse kamuoyunda huzursuz bir ortam oluşturulmasına neden olmaktadır.” diye konuştu.
//DAŞKAYA: BASKILARA KARŞI DURACAK BİR YETKİLİ YOK MU?
Yol-İş Sendikası olarak, sorunları diyalog yoluyla çözmek için büyük çaba gösterdiklerini, ancak karşı taraftan tam tersi bir muameleye maruz bırakıldıklarını vurgulayan Kıyas Daşkaya, “Bu çerçevede her yıl bayram sonrasında işçi, işveren ve sendikanın katıldığı bayramlaşma töreni yapılmaktayken, bu yıl işveren vekilleri işçileri ile bayramlaşmamıştır. Bu da işçilere karşı takınılan olumsuz tavrın göstergesidir. Ülkemiz genelinde Özel İdarelere devredilen işçilere yapılan uygulamanın, Erzurum’da baskıya dönüşmesine bir anlam veremiyoruz.” ifadelerini kullandı.
//İŞÇİLERİN GÜNAHI NE?
Şehrin yöneticilerin, çalışanların sorunlarına sırt çevirdiklerini öne süren Daşkaya, Erzurum Valisi Sebahattin Öztürk’e de çağrıda bulunarak, işçiler üzerinde baskı kurulmasına göz yumulmamasını istedi. Birçok kamu kurum ve kuruluşunda iş verimini artırmak için çeşitli organizasyonlar yapılırken, İl Özel İdaresi’nde ise, işçi ile kavga etmek için bahaneler arandığını kaydeden Başkan Daşkaya, “Erzurum’un, işçilere baskı yapmaktan başka sorunu yok mu? Erzurum’da, diğer illerde olduğu şekliyle bu duruma dur diyebilecek birileri yok mu? İşçinin ekmeğiyle uğraşılsın istemiyoruz. Sorun çözmekle yetkili makamlar, işçilerle uğraşmak yerine, asıl işlerine bakıp, sorunları çözsünler. Yönetici konumunda olanlar da, bu tür haksızlıklara göz yummasınlar.” şeklinde konuştu.
İşçiler üzerindeki baskıların, iş verimini düşürdüğüne ve kazalara yol açtığına dikkati çeken Daşkaya, bu huzursuzlukları giderecek büyüklerin olduğuna inandıklarını ifade ederek, olayların yeniden değerlendirilmesi çağrısında bulundu.