2008-2009 eğitim öğretim sezonunun tamamlanmasına kısa bir süre kala Erzurum Rehberlik ve Araştırma Merkezi (RAM) aileleri karne konusunda uyardı. Merkezden hazırlanan broşürlerde ailelere ‘Karne Psikilojisi’ hakkında uyarıcı bilgiler verildi.
ERZURUMLU VELİLERE UYARI
12 Haziran Cuma günü çalacak ders ziliyle birlikte Erzurum’da yaklaşık 170 bin öğrenci yaz tatiline merhaba diyecek. Yaz tatili öncesinde yaşanan karne problemlerinin bu yıl tekrarlanmaması için Erzurum Rehberlik ve Araştırma Merkezi aileleri uyarıcı bir açıklama yaptı. Velilere hitaben hazırlanan ‘Karne Psikolojisi’ konulu açıklamada velilerin dikkat etmeleri gereken hususlara yer verildi.
KARNE OLAYINI BÜYÜTMEYİN
Öğrencilerin uzun bur çalışma döneminin meyvesi olarak gördükleri karnelerini alacaklarının belirtildiği açıklamada, “Karne bazı öğrenciler için tam mutluluk kaynağı olurken, bazı öğrencilerin için de korku kaynağı olabilmektedir. Hatta istenmeyen bazı durumlara da intihar, evden kaçma gibi olaylara da neden olabilmektedir.”denildi.
KARNE NİHAİ BİR BELGE DEĞİL
Karnenin çocuğun başarısını ve yeteneğini değerlendirmede nihai bir belge olamayacağını belirten açıklamada velilere şu uyarılar yapıldı:
“Karne notlarını çok fazla ciddiye alarak çocuğu yargılamak, onda tamiri mümkün olmayan yaralar açabilir. Oysa bu tatilde çocuğunuz dinlenip eğlenmeye zayıf derslerini görüp kendini toparlamaya ihtiyacı var. Onun daha keyifli ve verimli bir tatil geçirmesini sağlamak ise sizin elinizde. İster kırık notlarla, ister yıldızlı pekiyilerle dolu bir karne getirsin, anne-baba olarak ona sevgi ve şefkatinizi göstermeye devam etmelisiniz.”
KARNE, ÖĞRENCİ YANINDA AİLEYE DE VERİLİYOR
Öğrenciye verilen karnenin aynı zamanda aileler için de geçerli olduğunun bildirildiği RAM açıklamasında şunlar ifade edildi:
Aileler şunu asla unutmamalı ki karne, anne-baba olarak yapılan yanlışların da göstergesidir. Karne korkusunu; öğrencilerin karneyi aldıktan sonra nelerin olacağı konusundaki zihinsel tasarlaması olarak tanımlayabiliriz. Özellikle sert ve baskıcı ailelerin çocukları zayıf karne korkusunu diğer ailelerin çocuklarına göre daha fazla yaşamaktadır. Evden kaçma, intihar gibi istenmeyen davranışlar bu ailelerin çocuklarında daha fazla görülebilmektedir. Oysa ailelerin, çocuklarının karne korkusunu yenmelerinde ve başarılarındaki etkisi unutulmamalıdır.”
Rehberlik ve Araştırma Merkezi’nin açıklamasında, ailelerin en büyük sorumluluğunun, hayatı seven, insanları seven, sorumluluk almayı seven ve başarı peşinde koşan çocuk yetiştirmek olduğu belirtilerek, “Bu da onun cebine sadece harçlık koymakla değil, ona sevginizi hem sözlerinizle hem de davranışınızla göstermekle, ona güvenmekle, onunla sağlıklı iletişim kurmakla, kapasitesini kabul edip zorlamamakla olur. Yani koşulsuz sevmekle, onu her yönüyle kabul etmekle olur.”denildi.