Erzurum'da 23 tane tabya var.
Bu tabyalar, tarihimizin tanığı.
Ama yıllardır kaderine terk edilmiş durumdaydı.
Ta ki Vali Mustafa Çiftçi, "Erzurum-Tarihin İzinde Ecdada Vefa Projesi"ni başlatana kadar.
Ne mi yaptı Vali bey?
23 tabyayı, 23 kuruma zimmetledi.
Dedi ki: "Haydi bakalım, bu tabyaları temizleyin, onarın, bakımını yapın."
Ve Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı, Şahap Paşa Tabyası'nı üstlendi.
Başsavcı Adem Aydemir ve ekibi kolları sıvadı.
Tabyayı baştan aşağı temizlediler.
Şimdi soruyorum:
Bu hareket, tarihe saygı değil de nedir?
Bu davranış, çevreye hizmet değil de nedir?
Bu eylem, millete vefa değil de nedir?
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'nı alkışlıyorum.
Vali Mustafa Çiftçi'ye teşekkür ediyorum.
Bu projeye destek veren herkese şapka çıkarıyorum.
Çünkü onlar, sadece bir tabya temizlemediler.
Tarihe can verdiler.
Geçmişle gelecek arasında köprü kurdular.
Ve bize, nasıl örnek olunur, gösterdiler.
Ey diğer kurumlar! Siz de örnek alın.
Ey vatandaşlar! Siz de sahip çıkın bu değerlere.
Çünkü tarih, sadece kitaplarda yazılı değildir.
Taşta, toprakta, tabyada da yazılıdır.
Ve biz, o tarihi yaşatmakla mükellefiz.
Erzurum'da başlayan bu hareket, tüm Türkiye'ye yayılsın.
Her şehrimizde, her kasabamızda, her köyümüzde...
Tarihimize sahip çıkalım.
Çünkü tarihine sahip çıkan, geleceğine de sahip çıkar.
Bu da böyle biline!