AHMET AKBUĞA-EMRAH AKKAYA
ERZURUM (İHA) - Kas hastalığı nedeniyle tekerlekli sandalyeye bağımlı olan 4'üncü sınıf öğrencisi 10 yaşındaki Yusufcan Aras, karla kaplı okul yolunu okul servislerin kendisini kabul etmemesi nedeniyle babasının yardımıyla tekerlekli sandalye ile gidip geliyor.
Palandöken ilçesindeki TOKİ konutlarında oturan Aras ailesinin iki çocuğundan en büyüğü olan Yusufcan, 2 yaşında yakalandığı kas erimesi hastalığı yüzünden yürüyemez oldu. Engeline karşın okuma isteğini kaybetmeyen Yusufcan'ı okutmak için ailesi uygun bir okul arayışına girdi. Koşulları uyduğu için de TOKİ İlköğretim Okulu'nu seçen aile, çocukları Yusufcan'ı buraya yazdırdı. Aras ailesi okul çevresinde de kiralık bir eve taşındı. Kas hastalığı nedeniyle tekerlekli sandalyeye bağımlı olan 4'üncü sınıf öğrencisi 10 yaşındaki Yusufcan Aras'ı, bu yüzden öğrenci taşıyan özel servisler kabul etmedi. TOKİ İlkokulu'na yakın olması için evini değiştiren Aras ailesi, karlara bata çıka Yusufcan'ı 700 metre uzaktaki okula götürüp getiriyor. Sevda-Necmettin Aras çifti, iki çocuğundan en büyüğü olan
TEDAVİSİ ZOR
Yusufcan'ın okuma arzusu yüzünden okul yolundaki çile dolu yolculuğa katlandıklarını söyledi. Hastalığı nedeniyle 50 kiloya ulaşan oğlu Yusufcan'ı yaklaşık 700 metre uzaklıktaki okuluna bel fıtığı olduğu için kucağında götüremediğini ifade eden Necmettin Aras şöyle konuştu:
“Yusufcan'ın tedavisi imkansız. Aile olarak bunu kabullendik. Artık bundan sonra onun için ne yapabiliriz bunu düşünüyoruz. Yusufcan okumayı çok seviyor. Oğlumuzun en büyük ve tek isteği bu. Ben de bir baba olarak bedensel engelli öğrencilerin gittiğinde rahat edebileceği okulları araştırdım. Bunlardan biri de tekerlekli sandalye yolu ve asansörü olması nedeniyle TOKİ ilköğretim okulu idi. Okulun yanındaki bir eve taşındık. Her şey çok güzel olacak derken karşımıza Yusufcan'ın yol problemi çıktı. Görüştüğümüz öğrenci servisleri Yusufcan'ın bedensel engelli olması nedeniyle taşımayı kabul etmedi. Oğlumu bir süre kucağımda götürüp getirdim. Ama bel fıtığım olduğu için buna daha fazla dayanamadım. Bulduğum bir tekerlekli sandalye ile eşim Sevda'nın da yardımı ile yaz-kış, kar-çamur, demeden götürüp getirmeye başladık. Başta belediyeler olmak üzere birçok kuruma dilekçe ile başvurdum. Okul yolundaki engellerin giderilmesini istedim. Hiç kimse cevap vermedi. Oğlum, öğlenci olduğu için geceleri çalışıyor ve okula götürüp getiriyorum. Tek isteğimiz ailece çektiğimiz çile dolu bu okul yolunun bitmesi.”
4. sınıf öğrencisi Yusufcan, en büyük hayalinin çocuk doktoru olup, kendisi gibi hasta çocukları tedavi etmek olduğunu söyledi. Yusufcan, “Annem ve babam bana, ben de onlara üzülüyorum. Annem ve babam beni okula getirip götürürken çok zorlanıyor. Umarım kısa sürede akülü arabam olur da onları bu çileden kurtarırım” dedi.