Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) aşı geliştirme alanında uygulamalı proje iş birliği çağrısını yayınladı.
TÜSEB tarafından yapılan açıklamada, “Günümüzde hastalıkların tanı ve tedavisinde pek çok gelişme olmasına rağmen, bulaşıcı hastalıklar dünyada meydana gelen ölümlerin önde gelen nedenleri arasındadır. Aşılar, bulaşıcı hastalıklara bağlı sakatlık ve ölümlerin azaltılması ve en önemlisi, uzun vadede hastalık etmeninin ortadan kaldırılması açısından insan ve toplum sağlığını korumada vazgeçilmez bir öneme sahiptir” denildi.
Son yıllarda biyoteknoloji alanındaki keşifler, halk sağlığını ve güvenliğini tehdit eden enfeksiyöz ajanlara yönelik yeni tanı, tedavi ve aşı geliştirilmesi çalışmalarında yol gösterici olduğu belirtilen açıklamada, “Özellikle yapısal biyoloji, moleküler immünoloji ve biyoinformatik gibi alanlardaki ilerlemeler ile hedeflenmesi zor olan patojenler için yeni immünojenler tasarlama konusunda büyük fırsatlar yaratılmıştır. Uygulanan bu yeni teknolojiler "yeni nesil" aşıların tasarlanması ve geliştirilmesine olanak sağlamaktadır.
Türkiye’de aşı üretimi için Ar-Ge çalışmalarının desteklenmesi, teknoloji transferinin gerçekleştirilmesi ve yatırım yapılarak tesis kurulması halk sağlığı ve sağlık ekonomisi açılarından önemlidir. Bu kapsamda yerli ve milli aşı üretimine destek sağlamak TÜSEB’in stratejik hedeflerinden biridir” denildi.
“Çağrı kapsamında Sağlık Bakanlığı Çocukluk Dönemi Aşı Takvimi’nde bulunan Hepatit A, Hepatit B, Bacille Calmette Guerin (BCG) Verem Aşısı, Beşli Karma Aşı (Difteri-Boğmaca-Tetanoz-Hib- Çocuk Felci), Üçlü Karma Aşı (Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak), Konjuge Pnömokok Aşısı (KPA), Çocuk Felci Aşısı (Polio), Su Çıçeğı Aşısı (Varisella Zoster), Hemofilus Influenza Tip-b (Hib) Aşısı ve Rotavirüs Aşısı başta olmak üzere diğer bakteriyel ve viral patojenlere de karşı tedavi ve korunma amaçlı geliştirilecek antijen/aşılara (kanser aşıları dahil) yönelik projeler desteklenecektir” ifadelerine yer verilen açıklamada:
“Önerilen projelerin; Ürüne yönelik olması, Hedeflenen etkene karşı aşı üretiminde kullanılabilecek suş ve antijenlerin oluşturulması, Yeni adjuvan veya aşılarda kullanılacak antijenlerin ve suşların uluslararası standartlara uygun kalitede üretilmesi, Aşı formülasyonlarının hazırlanması, in vitro ve in vivo deneylerin yapılması, Terapötik antikor/anti-serumların veya adjuvanların in vitro ve in vivo etkinliklerinin belirlenmesi, Adjuvanların, terapötik antikor/anti-serumların veya prototip aşıların üretilmesi ve klinik çalışmaların (Faz 1, Faz 2, Faz 3) gerçekleştirilmesi, Etkin ve güvenilir ürünlerin ruhsat aşamasına getirilmesi ve benzeri kapsamda sunulması beklenmektedir.”
Projeye devlet ve vakıf üniversiteleri, araştırma enstitüleri, kamu ve özel hastaneler, halk sağlığıyla ilgili birimler, sağlık alanında faaliyet gösteren özel kuruluşlar (ilaç endüstrisi, biyoteknoloji şirketleri, vb.) ve KOBİ’ler, Yurtdışında farklı kurum ve kuruluşlarda çalışan T.C. vatandaşı araştırmacılar ve Teknokent ve kuluçka merkezinde faaliyet gösteren firmaların başvuru yapabileceği açıklandı.