TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Meclis Başkanlığı tezkeresiyle İsrail'in Refah saldırısı kınanırken, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, İsrail'in saldırılarına son verilmesi hususunda acilen toplanarak karar almaya davet edildi.
TBMM Genel Kurulunda TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un imzasını taşıyan "İsrail'in Refah Katliamlarına Karşı Bildiri" başlıklı tezkere okundu.
Uluslararası mahkemelerin tüm kararlarını hiçe saymaktan çekinmeyen, işgalciliği ve zalimliğiyle bilinen Netanyahu yönetimindeki İsrail'in, sivil yerleşim alanlarını hedef almayı sürdürdüğü ifade edilen tezkerede, Uluslararası Adalet Divanının operasyonların durdurulması kararına rağmen, siyonistlerin vahşetinin tüm dünyanın gözü önünde devam ettiği belirtildi.
Tezkerede, "insanlık cephesi karşısında yalnız kalmaya mahkum İsrail'in Gazzelilere uyguladığı baskı ve zulüm politikalarının" tüm Filistin'i yaşanmaz hale getirdiğine işaret edildi.
İşgalci İsrail yönetiminin Gazzelilerin, güvenli alan olarak gösterilen, Refah'taki çadırlarını dahi yakıcı silahlarla bombalayarak yüzlerce masumun kanına girdiği vurgulanan tezkerede, şu ifadelere yer verildi: "Uluslararası antlaşmaları ve hukuk kurallarını hiçe sayan Netanyahu ve çetesi, bu cinayetlerle dünyada eşi benzeri olmayan bir ırkçılığı pervasızca sergilemektedir. Son Refah saldırısıyla insanlığa karşı suçların en rezil örneğini gerçekleştiren İsrail'in eylemleri, apartheid rejimi uygulamalarının da ötesine geçerek bir soykırıma dönüşmektedir. Bu katliamlara ve insanlık suçlarına sessiz kalmamak her bir ferdin ve insan haklarına değer veren her bir ülkenin boynuna borçtur.
Vicdanlı, adil halkların başını çektiği insanlık cephesi nasıl ki Holokost'u lanetlemekteyse, bugün de siyonist çetenin Holokost'un ardına sığınarak Gazzelilere yönelik gerçekleştirdiği bu katliamları ve İsrail yönetimini telin etmektedir. Uluslararası hukuku hiçe sayarak sivilleri hedef alan katliamları bir kez daha lanetliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti tüm kurumlarıyla tek ses olarak, İsrail'in durdurulması ve ateşkesin sağlanması yönündeki tavrını uluslararası camiada açıkça ilan etmektedir. Milletimizin kalbi de masum Gazze halkıyla birliktedir. Refah'tan gelen görüntüleri hiçbir zaman unutmayacak ve yaşanan katliamın faillerinin hak ettikleri cezaya çarptırılmaları için çaba sarf etmeye aralıksız devam edeceğiz."
"FİLİSTİN'E DESTEK SAĞLAMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Netanyahu ve çetesinin, insanlık vicdanında mahkum edildiği gibi uluslararası mahkemeler önünde de yaptıklarının hesabını vereceği vurgulanan tezkerede, İsrail'i durdurmak adına tüm dünya milletlerine ve meclislerine seslenildi.
Tezkerede, şunlar kaydedildi: "Uluslararası toplum ve devletler, Filistin'in tanınması gibi hakkaniyetli ve zorunlu adımları atmaya süratle devam etmeli ve İsrail yönetimi tamamen yalnızlaştırılmalı. Esas gaye Filistin halkının insan haysiyetine uygun bir hayata kavuşturulmasıdır. Bu sebeple, öncelikle katliamların derhal durdurulması için harekete geçilmeli. TBMM olarak ilgili tüm kurumlarımızla birlikte, hukuki süreci özenle takip ederek uluslararası camiada Filistin'e destek sağlamaya devam edeceğiz. Son Refah saldırılarının sorumluları da cezasız kalmayacaktır. Bu vesileyle, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini acilen toplanmaya ve İsrail'in saldırılarına son vermesi hususunda karar almaya davet ediyoruz. İnsanlık onuruna ve uluslararası hukuka saygı gösterilerek, masum insanların can güvenliği ivedilikle sağlanmalı." Tezkere, Genel Kurulda oy birliğiyle kabul edildi.