Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, “Aralık ayının son haftasında engelli kardeşlerimizin kamu kurumlarına atanmasına dair bir kura töreni düzenleyeceğiz” dedi.
Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, “Erişilebilirlik” temalı 3 Aralık Dünya Engelliler Günü programına katıldı. Program, braille alfabesiyle Kur'an-ı Kerim okumayı öğrenen görme engelli Arda Yigit Eski'nin Kur'an tilaveti ve Gökkuşağı İlkokulu kaynaştırma öğrencilerinin de içinde olduğu koro gösterisiyle devam etti.
Burada bir konuşma yapan Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk, engellilerin sorunlarının çözüm noktasında Türkiye’de ilkleri başaran hükümet olduklarını belirterek şunları kaydetti:
"Hükümetlerimiz döneminde tarihimizde ilk defa engellilik alanında yaşanan sorunlara kapsamlı ve modern çözümler geliştirdik. 5378 sayılı engelliler hakkında kanunu çıkardık. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın riyasetinde, 2007 yılında Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesini imzalayan ilk ülkelerden biri olduk. Engellilerimize yönelik pozitif ayrımcılığı 2010 yılında anayasal güvence altına aldık. Engelli Hakları Sözleşmesini (EHİS) hayata geçirmek için önemli adımlar attık. Engelli Hakları İzleme ve Değerlendirme Kurulunu daha aktif hale getiriyoruz. Engelli haklarına dair ülkemizde ortak bakış açısını geliştirmek kurulların önemi büyük. Kurulun ve diğer tüm paydaşların katılımı ile hazırladığımız Engelli Vizyon Belgemize ve Engelli Hakları Eylem Planını yakında yayımlayacağız. Ayrıca engelli bireylere yönelik Ulusal Erken Müdahale Eylem Planını da hazırlıyoruz. 17 yılda ücretsiz seyahatten özel eğitime ve rehabilitasyon merkezlerine kadar birçok alanda engellilerimizin hayatını kolaylaştıracak adımlar attık. Kurumsal yatılı ve gündüzlü bakım hizmetleriyle beraber, evde bakım yardımı ve YADES gibi uygulamalarımızla bilhassa engellilerimizin aile yanında bakımı desteklemeye önem verdik. 2007 yılında başlattığımız evde bakım yardımı kapsamında; 2018’de yarım milyondan fazla engelli vatandaşımız için 7 milyar liraya yakın bir kaynak aktardık. Yaşamlarını kendi başlarına sürdüremeyen engelli kardeşlerimize ve ailelerine yatılı bakım hizmetlerimizi etkin bir şekilde sürdürmekteyiz. 354 bakım merkez var ve burada 27 bini aşkın engellimize hizmet sunmaktayız.”
Engelliler için gündüz bakım hizmetlerini 81 ile yaymak istediklerinin altını çizen Bakan Selçuk, “Engelli kardeşlerimiz için gündüzlü bakım hizmetlerini 52 ilde 68 merkezde sunuyoruz. 2020 yılının ilk çeyreğinde 81 ilimize yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Bakım Hizmetleri Kalite Standartlarını yayınlayıp kalite değerlendirmelerini yaparak, hizmet kalitemizi bir üst düzeye çıkarmayı da hedefliyoruz. Gündüzlü yaşam merkezlerini incelememizdeki temel sebeplerden birkaçı; biliyoruz ki aileleri yanında kalan engelli bireylerimizin gündüzlü bakım merkezlerimizde kaldıkları süre boyunca daha kaliteli zaman geçirebiliyorlar, sosyal hayata katılabiliyorlar. Çeşitli etkinliklere dahil olup hem becerilerini geliştirip hem de kaliteli vakit geçirebiliyorlar. Aileleri de bir nefes alarak günlük ihtiyaçlarını gözleri arkada kalmadan giderme imkanına kavuşuyor. Engelli haklarının iyileştirilmesi konusunda attığımız her adım, engelli hizmetlerinin daha yaygın ve nitelikli hale gelmesini de beraberinde getirdi. engelli çalıştırma zorunluluğu, engelli iş koçluğu, e-KPSS ile kamuda engelli memur ataması, girişimcilik desteği gibi uygulamalarımızla; engellilerimizin çalışma hayatına katılımları konusunda da büyük ilerlemeler kaydettik. Kamu dâhil, belli iş yerlerinde engelli çalıştırma zorunluluğunu getirdik. Kolaylaştırıcı, teşvik edici politikalar yoluyla, engelli kontenjanımızdaki orandan yılda doluluğu arttırarak yüzde 80’lere kadar çıkarmış durumda. Uyguladığımız istihdam politikaları neticesinde bugüne kadar 395 bin engelli kardeşimizi iş hayatında buluşturduk. İstihdam alanında engellilerimize yönelik onların iş becerilerine ilgilerine, yeteneklerine ve becerilerine uyumlu olarak yerleştirilmelerini önemsiyoruz. Engelli İş Koçluğu destekli modelimizin yaygınlaştırılması için uğraşmaktayız.2012 yılında merkezi sınav sistemi ile e-KPSS’yi başlattık. 2002 yılında kamuda çalışan engelli sayımız 5 bin iken, bugün 10 kat artarak 56 bine yükselmiş durumda. Bakanlığımız bünyesinde bin 563 engelli kardeşimizle beraber çalışmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Tabi ki bu rakamı yeterli görmüyoruz. İnşallah önümüzdeki dönem bu rakamı daha da arttırmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Atama bekleyen engelli vatandaşlara Aralık ayının son haftasında kura çekimi müjdesi veren Bakan Selçuk, "Buradan atama bekleyen engelli kardeşlerimize de bir müjde vermek isterim. Kamu kurum ve kuruluşlarımızdan topladığımız talepler çerçevesinde aralık ayının son haftasında engelli kardeşlerimizin kamu kurumlarına atanmasına dair bir kura töreni düzenleyeceğiz. Ayrıca, engelli kardeşlerimizin çalışma hayatı sosyal hayata katılımları kadar girişimciliklerini de desteklemeyi önemsiyoruz. 50 bin liraya kadar bir hibe desteğimiz de mevcut. Bu sene Engelli bireylerimizin el emeği ürünlerini e-ticaret uygulaması ile sanal pazarda sunulması amacıyla bir proje başlattık. Şunu gönül rahatlığıyla söylüyorum; Son 17 yılda devletimiz her daim engelli kardeşlerimizin yanında oldu, yanında olmaya da devam edeceğiz inşallah. Bu kapsamda, engellilere yönelik politikamız, her daim toplumsal hayata katılımlarını sağlamak yönünde oldu. Temel çıkış noktamız da özellikle uygulamadaki sorunları gidermek ve 'hak temelli' bir bakış açısı oluşturmak" dedi.
Engellilik konusunda çalışma hayatının önemli olduğunu ancak asıl önem verdikleri konunun "Erişilebilirlik" olduğunu bildiren Bakan Selçuk, "Erişilebilirlik engellilerimizin hayatını doğrudan etkileyen konuların başında geliyor. Ve toplumsal hayata katılımlarını birebir etkiliyor. Bu sebeple, erişilebilirlikle ilgili tüm mevzuat çalışmalarımızı ve bütün stratejimizi dört başlık altında yürütüyoruz. Binalar, açık alanlar, toplu taşıma araç ve sistemleri, bilgi ve iletişim teknolojileri. olarak biz 4 alanda erişilebilirliği önemsiyoruz. Gerek binalarımızın gerek açık alanlarımızın gerekse de toplu taşıma araçlarımızın erişilebilir hale gelmesi için de uğraşmaktayız. İlk defa 2012’de engelliler hakları kanununda yapılan önemli bir değişiklikle erişilebilirlik konusunda denetimlere başvurduk. Valiliklerimiz bünyesinde, Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyonları oluşturduk. İzleme ve denetlemeyi vatandaşlarımızın başvurularını da kapsayacak şekilde yürütmekteyiz. Böylece denetimlerde erişilebilir olduğu tespit edilen bina, açık alan ve toplu taşıma araçlarına 'Erişilebilirlik Belgesi' veriyoruz" diye konuştu.
Günümüze kadar 867 adet "Erişilebilirlik Belgesi" verdiklerini anımsatan Bakan Selçuk, şöyle konuştu:
"Biz istiyoruz ki; önümüzdeki dönemde erişilebilirlik belgesi sayısı daha da artsın. Birçok kurum harekete geçerek, erişilebilirlik uygulamalarına hız verdi. Bugün, erişilebilirliği arttırmak farkındalığı arttırmak için ilk kez Erişilebilirlik Ödülleri vereceğiz. Sağlık eğitim alanında konut ulaşım kamu hizmet binaları sosyal hayata katılım noktalarında erişilebilirlik ödüllerini vereceğiz ve her sene 3 Aralık’ta bu ödülleri vererek erişilebilirlik konusundaki bütün kamu kurum ve kuruluşlarımızın binalarımızın ulaşım araçlarımızın bu konuda ivme kazanmasına katkı sunmaya devam edeceğiz. Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz altında Erişebilirlik Dairesi Başkanlığını kurduk ki bu konudaki gelişmeleri yakinen takip edelim ve hizmetleri hızlandırabilelim. Biz bu konuda Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızla diğer bütün bakanlıklarımızla büyük bir koordinasyon içinde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Çalışmanın en önemli paydaşı sizlersiniz. Erişilebilirlikle ilgili toplumsal farkındalığın oluşturulması, hiç kuşkusuz en önemli adımlardan birisi olmalı. Toplumsal farkındalıkla buna hız kazandırabiliriz. Bu anlamda; biz eğitimler vermeye devam ediyoruz. 12 bin teknik personele ve yöneticiye erişilebilirlik eğitimi verdik. Yine bölgesel düzeydeki 'Erişilebilir Üniversiteler Seminerlerimiz ile de bilgi ve bilinç düzeyini yükseltmeyi hedefliyoruz. İstiyoruz ki; Türkiye’deki her ortam erişilebilir olsun. Hiçbir çocuk büyürken hiçbir ortamda geride kalmasın. Biz inanıyoruz ki biz beraber birlikte Türkiye’yiz. Ve erişilebilir bir Türkiye’de hiçbir vatandaşımızı geride bırakmadan ilerleyeceğimize inanıyoruz. Hep diyoruz ki hayaller engelsizdir. Hiç kimse geride kalmasın diyoruz."
Program, ödül töreni ve aile fotoğrafının çektirilmesinin ardından son buldu.