Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi tarafından “16 Mart Öğretmen Okullarının 166. Kuruluş Yıl Dönümü” dolayısıyla bir etkinlik gerçekleştirildi.
YILDIRIM’IN SUNUMU
Etkinliğin açılışında konuşan KKEF Dekanı Prof. Dr. Ali Yıldırım, eğitimle asıl amaçlanan, insanı daha da insanlaştırmak; onun doğuştan sahip olduğu bazı yeteneklerini ortaya çıkarmak ve geliştirmek olduğunu ve bütün bunların gerçekleştirilebilmesi için de eğitimin işin ehli kimselerce, yani öğretmenler tarafından verilmesi şart olduğunu belirtti.
Yıldırım, “Her şeyden evvel öğretim, bireyin gelişim ve öğrenme özelliklerine göre düzenlenmeli ve uygulama sürecinde bu iş için özel eğitim görmüş öğretmenler görev almalıdır. Türk eğitim tarihi, öğretmen yetiştirme konusunda zengin bir birikime sahiptir” dedi.
DEĞİŞEN TOPLUM ŞARTLARI
Değişen toplum şartları ile birlikte eğitim kurumlarının da kendilerini yenilemeleri ve bazı yapısal değişikliklere gitmelerinin zorunlu olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Ali Yıldırım, “Bilgi birikiminin hızla artmakta, uzmanlaşma büyük önem kazanmaktadır. Bu doğrultu da gelişmiş toplumlarda, bireylerin belirli amaçlar doğrultusunda planlı bir şekilde yetişmesi gerekmektedir. Ancak bireyin yaşamı için gerekli tüm bilgileri, modem teknolojinin bu kadar geliştiği bir çağda bile yalnızca kitle iletişim araçlarından kazanması mümkün değildir” diye konuştu.
MUALLİM KELİMESİ MUKADDES BİR KELİMEDİR
Atatürk Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Sadi Çögenli ise konuşmasında, “İlimin dini ve dinsizi olmaz, öyle ise fen ilimleri de sosyal ilimleri de yani bütün bilimlerde hepsi dini bilimdir. Muallim kelimesi çok mukaddes bir kelimedir. Benim bildiğim dünyada iki zata muallim denilmiştir. Bunlardan birisi Aristo’dur… Bunun adı muallim-i evveldir. Yani birinci muallimdir. İkinci bir muallim vardır o da Farabi’dir. Orta Asyalı bir âlimdir. Atatürk, “Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir” diyor. Bir memlekette ilim varsa o memleket ilerler. Eğer o memlekette ilim yoksa o ülkenin ilerlemesi mümkün değildir. Hepinizi bu duygularla saygıyla selamlıyorum” dedi.
Programın sonunda ünlü müzik adamı Mehmet Çalmaşur, Orkestra şefi Taner Çalmaşur’a bir çiçek takdim etti.