‘İnsani görevi yerine getirdim’

AHMET TOPAL
ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, emekli Orgeneral Ergin Saygun'un çalışma arkadaşı olduğunu vurgulayarak, "Bu bir insani görevdi. Bu insani görevi yerine getirdim. Herhangi bir beklentim söz konusu değil” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İmralı'daki görüşmelerle ilgili ise, “Bu hafta içinde olabilir. İlgili arkadaşlarım çalışmalarını yapıyorlar, bu hafta içinde olabilirse bu hafta içinde olmazsa önümüzdeki hafta içinde, ama olacak. Bu konuda Adalet Bakanlığımıza henüz bir müracaat söz konusu değil, o müracaatlar yapılacak. İlkelerimizi ortaya koyduk. O ilkelerimiz çerçevesi içinde uygun olanlardan 2 ya da 3 kişi adaya gönderilebilir” diye konuştu.
İNSANİ GÖREVİ YAPMIŞ OLMANIN MEMNUNİYETİ, MUTLULUĞU İÇİNDEYİM ALLAH ŞİFA VERSİN"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ergin Saygun'a gerçekleştirdiği ziyaretin insani bir görev olduğunu söyleyerek, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin kendilerine yönelik eleştirileri için "Yani milletin hepsi yüzde 50'si akılsız oldu, bunlar yüzde 12-13'le akıllı oldu. Böyle bir şey olabilir mi?" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendisini ziyaret eden engelli öğretmenlerle AK Parti Genel Merkezi önünde fotoğraf çektirdi. Fotoğraf çekiminin ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Erdoğan, grup toplantısında engelli öğretmenlere yönelik açıklamalarda bulunduğunu hatırlattı. "Bundan böyle Milli Eğitim Bakanlığı'nda istihdam edilecek engelli vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin sayısı her geçen gün artacak" diyen Başbakan Erdoğan, kamu kurumlarında çalışacak engelli oranının yüzde 3 olarak belirlendiğini ve hızla bunun adımlarını atacaklarını söyledi.
Engelli ve 65 yaş üzeri vatandaşlara yönelik toplu taşıma araçlarına ücretsiz binmeye yönelik attıkları adımları da hatırlatan Erdoğan, "Büyüklerimizin, emekli insanlarımın o çağa geldikleri zaman bir beklentileri var. Bu beklentiyi de bir sosyal devlet anlayışıyla gerçekleştirmek düşüncesindeyiz" dedi. Türkiye'nin ekonomik olarak güçlenmesini halka yansıtacaklarını ifade eden Erdoğan, kendisini ziyaret eden engelli öğretmenlerin içinde ise resim, müzik, edebiyat öğretmeni de bulunduğunu söyledi ve "Tabii içlerinde Udi var. İnşallah bize bir böyle bir bir araya gelip bir ut taksimi yaparlar" diye konuştu.
"ERGİN SAYGUN'U ZİYARETİM İNSANİ BİR GÖREVDİ"
Başbakan Erdoğan açıklamalarının ardından ise gündeme ilişkin soruları cevapladı. Erdoğan, Ergin Saygun'u ziyareti ile ilgili bir soru üzerine, "Bir defa tutuklu olanlarla ilgili, hükümlü olanlarla ilgili olanlar bu ülkedeki mevcut yasaların bir gereği, bir uygulamasıdır. Bunun dışında yine yapılan bir yasal düzenlemenin neticesi olarak gerek şu anda bir ertelemeyle tali edilmiş olan Sayın Saygun, benim beraber mesai yaptığım bir arkadaşım. Gerçi yaşça benden büyük. Kendisiyle ABD ziyaretim olmuştur, Bush döneminde meşhur bizim 5 kasım 2007 görüşmemizde Oval Ofis'te o ekibimin içerisinde olmuştur" diye konuştu.
Ziyarete ilişkin "Bu bir insani görevdi. Bu insani görevi yerine getirdim. Orada herhangi bir beklentim söz konusu değil" diyen Başbakan Erdoğan, Ergin Saygun'un daha önce de rahatsızlandığını ve kendisinin bunu yakından takip ederek sürekli Saygun Paşa'nın sağlık durumuyla ilgili bilgi aldığını söyledi. Erdoğan, "Şu an insani görevi yapmış olmanın memnuniyeti, mutluluğu içindeyim. Allah şifa versin" dedi.
"MİLLETİN YÜZDE 50'Sİ AKILSIZ OLDU, BUNLAR YÜZDE 12-13'LE AKILLI OLDU"
Başbakan Erdoğan, Ergin Saygun'u ziyaretiyle ilgili muhalefetten gelen tepkiler içinse, "Tabii Bahçeli'nin dünyasıyla bizim dünyamız çok farklı. Bir defa, önce Bahçeli samimiyet dilini öğrenmesi lazım. O samimiyet dilini öğrenmediği içindir ki, milletimizin verdiği ders ortadadır" şeklinde konuştu. Bahçeli'nin samimiyet dilini konusunu halletmesi gerektiğini söyleyen Erdoğan, kendisinin ise Bahçeli'nin kullandığı dili kullanmadığını ve kullanmayacağını belirtti.
Milletin takdirinin her şeyin üzerinde olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Acaba millet niçin AK Parti'ye niye yüzde 50 oy veriyor da bunlara yüzde 12-13 gibi bir oy veriyor? Yani milletin genelinin bu noktadaki takdirinin hiç mi değeri yok? Veya bunların söylediği mi doğru, bunları çok iyi değerlendirmek lazım. Eğer millet yüzde 50 ile AK Parti'ye ve liderine böyle bir onay veriyorsa ve 3 dönemdir arka arkaya yürü diyorsa, burada demek ki bir incelik var. Yani milletin hepsi yüzde 50'si akılsız oldu, bunlar yüzde 12-13'le akıllı oldu. Böyle bir şey olabilir mi? Mümkün değil. Dolayısıyla bize milletimizin verdiği bu göreve layık olmak için biz ahlak kuralları içerisinde, edep kuralları içerisinde görevimizi yapmaya devam edeceğiz. İstismarı değil, istişareyi öne alacağız. Ve istişareyle aldığımız kararları da uygulamaya geçireceğiz" diye konuştu.
"İMRALI'YA ZİYARET İÇİN ADALET BAKANLIĞIMIZA HENÜZ BİR MÜRACAAT SÖZ KONUSU DEĞİL"
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin İmralı'ya ikinci bir heyetin gidip gitmeyeceğini sorması üzerine, "Olabilir. Bu hafta içinde olabilir. İlgili arkadaşlarım çalışmalarını yapıyorlar" dedi. Ziyaretin bu hafta içinde olmazsa önümüzdeki hafta içinde olabileceğini belirten Erdoğan, "Şimdi bu konuda işte Adalet Bakanlığımza henüz bir müracaat söz konusu değil. O müracaatlar yapılacak. İlkelerimizi ortaya koyduk, o ilkelerimiz çerçevesinde uygun olanlardan 2 veya 3 kişi adaya gönderilebilir" şeklinde konuştu.
"HEDEF TÜRKİYE'Yİ BU İŞE BULAŞTIRMAK"
Başbakan Erdoğan, Cilvegözü'ndeki patlamalarla ilgili de açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Çok değişik şeyler var. Şu anda yapacağımız açıklamalar erken olabilir" diyerek, MİT'in, İçişleri Bakanlığı'nın ve emniyet istihbaratının müşterek bir çalışma yürüttüklerini ifade etti. Patlama yerinde kameralara takılanlar olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Temennimiz odur ki, en kısa zamanda bu sonuçlandırılır ve ona göre de resmi açıklamayı yaparız" dedi.
Başbakan Erdoğan, "Bir kişinin gözaltına alındığı söyleniyor" sorusu üzerine ise "Daha fazla gözaltılar da var canım. Alınıyor, tutanaklar vesaire bir kısmı bırakılıyor. Şu anda son şeyi almış değiliz" cevabını verdi.
Erdoğan, patlamanın hedefinde Suriye Ulusal Konseyi Başkanı'nın olup olmadığı sorusu üzerine ise, bu iddiaları bugünkü gazetelerde okuduğunu söyleyerek, "Ne derece doğru olduğunu bilmiyorum" dedi.
Başbakan Erdoğan, hedefin Türkiye olup olmadığı sorusuna ise, "Bundan hiç şüphe yok. Eğer bu Türkiye sınırları içinde oluyorsa, Türkiye'yi bu işe bulaştırmak, tahrik etmek... Bundan endişe duymuyoruz. Ama istiyoruz ki her şeyi yerli yerine oturtalım. Atmamız gereken adımları da ondan sonra atalım. Ama şunu bilmenizi istiyorum, hiçbir şey karşılıksız kalmaz" değerlendirmesinde bulundu.
"4.YARGI PAKETİ'NDE TEKNİK ÇALIŞMA YAPILMASI GEREKİYOR"
Başbakan Erdoğan 4. Yargı Paketi ile ilgili olarak ise şunları söyledi:
"Dün çok çok verimli diyebileceğim bir 4. Yargı Paketi'yle ilgili çalışma yaptık. Ve bu yargı paketiyle ilgili çalışmamız hakikaten yaklaşık 20 civarında arkadaşımla ve bu arkadaşlarımın tamamına yakını gerek anayasacı, gerek cezacı, gerek siyaset bilimci olmak üzere bu çalışmayı kendileriyle yaptık. Ve 6-7 saat süren bir çalışmaydı. Sizler de zaten dışarıda takip ettiniz. Çalışmalar esnasında bazı yerlerde yeni bir düzenleme için teknik çalışma yapılması gerekiyor. Bugün o teknik çalışmayı arkadaşlarımız yapacak. Teknik çalışmayı yaptıktan sonra daha bir dar çerçeve, nihai bir değerlendirme yapacağız. O nihai değerlendirmeden sonra parlamentoda inşallah bu işi halledeceğiz."
28 ŞUBAT SORUŞTURMASI
Başbakan Erdoğan, "28 Şubat soruşturması kapsamında yeni gözaltılar olduğuna dair haberler var" hatırlatması üzerine ise şu değerlendirmelerde bulundu:
"Arkadaşlar, şu anda gerek yargı gerekse güvenlik her türlü çalışmayı yapıyor. Her zaman her şey olabilir. Çünkü biz bu ülkede geçmişte yaşanmış bazı olumsuzlukları yaşamak istemiyoruz. Eğer yaşamak istemiyorsak bunun gereğini de yerine getireceğiz. Yapılan çalışmalar bunun çalışmalarıdır. Yargı kendi görevini yapıyor. Biz yürütme olarak üzerimize düşeni yapıyoruz, yapacağız.
Yargının ve yürütmenin daha rahat çalışabilmesi için eğer yasal düzenlemeler gerekiyorsa da o zaman yasama üzerine düşeni yapacaktır. Yani yasamasıyla, yürütmesiyle, yargısıyla, inşallah milletimizin geleceğini daha aydınlık kılmak, daha huzurlu kılmak için, memleketimizin çok daha güçlü yarınları yakalayabilmesi için bu adımları atacağız."
Başbakan Erdoğan, açıklamalarının ardından ise, dün akşam gazetecilerin Başbakanlık Basın Müşaviri Lütfullah Göktaş ile akşam yemeğinde buluştuğu hatırlatılması üzerine, "Bana böyle bir davet yapmadınız" dedi.