Hayvancılık sektörü destek bekliyor
Erzurum Ticaret Borsası Başkanı Hakkı Hınıslıoğlu, 2007-2008 hububat hasat sezonunda hayvan beslemede kullanılan hammaddeler açısından olağanüstü kritik bir durum yaşandığını bildirdi.Hakkı Hanıslıoğlu, “Geçtiğimiz 10 ayda 245 YTL/Ton'dan 420 YTL/Ton'a çıkan arpa ve genelde yüzde 40, bazı kalemlerde ise yüzde 150'ye varan hububat ve yem hammaddelerindeki fiyat artışı, besicilikle uğraşan çiftçilerimizi endişelendiriyor. Besleme maliyetlerinde yüzde 50'ye varan artışa rağmen nihai üründe ette ve sütte artışın olmaması halinde besici ve süt üreticileri, büyük zararlara uğrayacakları için hayvanlarını kesime gönderecekler. Yemdeki fiyat artışı ve hayvanların kesilmesi ise arzı azaltarak, mamullerin fiyat artışına neden olacak ve bu da enflasyonla mücadeleyi olumsuz etkileyecektir.” dedi.
KARMA YEM’E DESTEK VERİLMELİ
Hakkı Hınıslıoğlu, olumsuz gelişmeler karşısında hayvancılık sektöründe girdi maliyetlerinin yüzde 75'ini teşkil eden karma yem alımlarında geçmiş yıllarda olduğu gibi karma yem alımlarında destek pirimi uygulanmasına ihtiyaç olduğunu ayrıca KDV'nin düşürülerek üreticilerin maliyet artışından da korunması gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Yem sektörü ile hayvancılık sektörü için mağduriyet, aciliyet ve olağanüstü durum yılı olan 2007 ve 2008 yıllarında destekleme adına alınacak kararlar bir an önce belirlenerek hayata geçirilmelidir. Geçen yıllarda olduğu gibi hayvancılık işletmelerinin en önemli girdisi olan karma yeme yüzde bazında destek verilmesi en mantıklı çözümdür. AB ve Dünya'da kullanılan alternatif yem hammaddeleri ithalinin kolaylaştırılması ile tüm yem hammaddelerinin ithalatında uygulanan gümrük vergisi oranlarının tekrar gözden geçirilerek uygun seviyelere indirilmesi, soruna çözüm getirmesi açısından büyük önem taşımaktadır.”.
KALİTELİ ÜRETİM, PAZAR PAYINI ARTIRIR
Üretmenin kaliteli üretme ile mümkün olacağını ifade eden Hakkı Hınıslıoğlu, “Tarım ve hayvancılık sektörleri kent açısından önemli sektörler. Rekabet, kaliteli üretimi ucuz fiyatla pazara sürmekle mümkündür. Kaliteli üreteceksek hayvansal ürünlerimizi, yaylada yaptığımız peyniri, semt pazarına bile süremeyiz. Bunun için hayvansal ürünlerimizi değerlendirecek, sıhhi ruhsatlı ve izinli tesisleri kurmamız lazım. Peynircilerimiz pazar bulamadıklarından şikayetçi. Bugünkü üretim şekilleri ile pazarın bulunması mümkün değildir. Ülkemizin ve girmek istediğimiz Avrupa Birliği'nin standartları belli. Bu belli standartta üretim yapmazsak, ürünlerimiz elimizde kalacaktır. Hayvancılığı da, hayvancılıktan elde edeceğimiz ürünleri de modern şartların gereklerine uygun bir şekilde yapmamız lazım. Bunun içinde hepimize görevler düşüyor.” dedi.