Merkez Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili adayı olan Metin Hacımustafaoğlu, genel seçimler sonrası yazılı bir açıklama yaparak seçim sürecini değerlendirdi ve Erzurumlulara teşekkür etti.
Hacımustafaoğlu, yaptığı açıklamada şunları kaydetti; “Değerli Erzurumlular, Saygı değer Dadaşlar, Sevgili Gençler Erzurum'u memleket edinmiş Tüm vatan evlatları 7 Haziran seçimleri, demokratik Cumhuriyet tarihinde en adaletsiz, en eşitsiz bir seçim olmuştur. Siyasi iktidar, siyasi etiği, demokratik kültürü inkar ederek, devletin maddi ve manevi gücünü kullanarak seçim kampanyası yürütmüş ama hamdolsun ki kaybetmiştir. Türkiye’nin “yeni oluşumuna sebep olacak” bir seçim yaşadığı ortaya çıkmıştır. Yeni oluşum diye özellikle belirtmek istiyorum. ilk seçim sonrası Türkiye’de siyaset yeniden kurulacak, şartlar yeniden oluşacak ve oyun yeniden kurulacak diye defalarca söyledim, nitekim öyle oldu. Artık Türkiye’de bir Ak Parti iktidarı yok; ya azınlık ya bir koalisyon iktidarı olacak ya da erken seçime gidilecektir. Artık Türkiye’de vehmedildiği gibi siyasette çok etkili cemaatler, gördüğü rüyalarla, dualarla iktidarı muhafaza ettiğini vehmedenlerin de kalmaması ve bunlara itibar edilmemesi gerekir. Kısaca artık Türkiye’de hayaller yok, gerçekler ve sıkıntılar var. Dikkatlerden kaçırılmaması gereken bir şey ise, Türkiye’nin uçlara savrulduğudur: Dini istismar eden Ak Parti İktidarı, devre dışı bırakıldığı gibi, yükselen Kürt Milliyetçiliği karşısında buna tepki olarak ister istemez Türk Milliyetçiliği de hareketlenmiştir. Ancak bu hareketlenmeyi sadece bir etki- tepki olarak görmeliyiz. Dolayısıyla Türkiye’de yeni oluşumlara özellikle merkezi oluşumlara, demokratik yapılara ihtiyaç vardır. Hayalden uzak, hikayelerden uzak, ayağı yere basan, insanları kandırmayan, reel politikalar üreten yapılara ihtiyaç vardır. Türkiye’de bundan sonra da yeni ciddi siyasi arayışlar olacaktır ve bu normaldir. Fakat muvaffak olacak olan arayışlar, ayağı yere basan, istikametli, kendine mahsus projeleri ve fikri olan arayışlardır, yoksa yeni yapılanmalar da savrulmaya mahkum olacaktır. Çok kısa bir süre önce, çok büyük zorluklara ve engellemelere rağmen kurulmuş olan ve teşkilatlanıp seçimlere giren, Merkez Parti’ ye gelince; öz eleştiri yapmak gerekirse Merkez Parti ayağını yere basmış, fakat arzu edilen miktarda oy alamamıştır. Üniversite’den başlayan bir adımla, hiç siyasi tecrübesi ve meşgalesi olmayan bir kişi ile başlayan bu hareket yirmi binlere varmıştır. Gönül arzu ederdi ki bu yüz binlere, milyonlara varsın. Fakat daha önce de söylemiştim, bu bizim için teşkilatını düzenleme zamanı, sesini duyurma zamanı, tohum ekme zamanıdır. Tohum zamanı hasat olmaz. Tohum zamanı; fırtınaya, kara, toza, buluta, yağmura rağmen sizin gücünüz yettikçe tohumunuzu ekme zamanıdır. Biz bu dönemde topluma hukuk tohumu, muhabbet tohumu, adalet tohumu, hürriyet tohumu ekmeye ve söylemeye çalıştık. Bence toplum, bizimle birlikte bu yönde söylenen mesajları almış ve kararını doğru vermiştir. Herkes bu seçimden kendine düşen dersini alacaktır. HDP’ ye gelince: HDP fikriyatı toplumda kırk yıldan beri filizlenmeye çalışan bir fikriyattır. Bu dönemde ise suni döllenmeler yapıldı. Ödünç oylar toplandı. İç ve dış basın despotik AKP’ den kurtulmak için HDP’ye yüklendi. Çaresizlikten bir çare üretildi. HDP, totaliter bir rejime gidişten kurtulmanın yolu olarak görüldü. Demokratik kitleler tarafından belirli ölçüde bilinçli olarak, siyasi iktidardan kurtulmak için desteklendi. Bu bir geçici pansumandır. Türkiye’de hala sıkıntılar ve kanserli bir hukuki ve siyasi yapı vardır. Bu sıkıntıyı ortadan kaldırmak ve bu yangını söndürmek istiyor isek, merkezî, sağlam, reel bir yapılanmaya ihtiyaç vardır. Herkes insaflı düşünmeli, şapkasını önüne koyarak yeniden karar vermelidir. Bu arada, zor imkanlarla çalışan ve olmayan imkanlarla bir şeyler yapmaya, sesini duyurmaya çalışan Türkiye’nin her yerindeki fedakar arkadaşlarıma, asla unutamayacağım gayretlerine, canhıraşhane çırpınışlarına ve seslerini duyurmak için, ayaklarını yere basmak için yaptıkları faaliyetlere binlerce kez teşekkür ederim. Ben bu işe başlarken söylemiştim. Yorulduğumuz ve düştüğümüz zaman yeniden Bismillah deyip tekrar kalkacağız diye. Şimdi geldiğimiz noktada çok dersler aldık, fakat yılmadık ve yorulmadık. Türkiye’de siyaseti ve kendimizi bu seçimde tam bir laboratuvara koyarak test ettik. Siyasetin nasıl, ne şekilde yapılacağını, insanların gönlünü almadan oyunu alamayacağımızı anladık. Şimdi bundan sonra eski bilgilerimiz ile yeni tecrübelerimizi birleştirip; samimi ve candan arkadaşlarımızla, yorulanlara teşekkür ederek ve yolda bize katkıdan ziyade arzu etmese de külfet olan arkadaşlarımıza da şimdiye kadarki katkılarından dolayı teşekkürlerimizi sunarak yolumuza devam edeceğiz. Herkesin söylediği gibi yakın bir zamanda Türkiye’de bir erken seçim vardır. Bundan sonra yine başımızı önümüze koyarak ve şimdiden çalışmalara başlayarak bir sonraki yarışa; Önce İnsan, hukukun üstünlüğü, çoğulcu katılımcı bir demokrasi için, inançlı olarak hazırlanacağız.”