Halkların Demokratik Partisi’nden milletvekili seçilen Av. Burcu Çelik Özkan, dün köy korucularına yönelik “Bu memleketten defolup gideceksiniz. Bize uzattığınız o keleşi size çevirmesini biz çok iyi biliyoruz” diye tehdit edici açıklamalarından dolayı özür diledi.
Muş Belediye meydanında yaptığı açıklama için HDP Muş Merkez İlçe Başkanlığında basın toplantısı düzenleyen Burcu Çelik Özkan, “50 gündür Muş’ta hiçbir ayrım gözetmeksizin her köye, her ilçeye, her sokağa girdik. HDP'nin mücadelesini herkese anlatmaya çalıştık. Bu noktada tüm Türkiye genelinde bunu başardığımızı düşünüyoruz. Almış olduğumuz başarı çerçevesinde yapmış olduğumuz kutlamalar neticesinde yapmış olduğum konuşmanın ne yazık ki yanlış anlaşıldığını, yanlış ifade edildiğini, bu noktada şahsımın adına yanlış cümleler kullanıldığını belirterek konuşmama başlamak istiyorum” dedi.
Koruculuk sisteminin zarar verdiğini savunan Özkan, şunları söyledi: “Biz, beyannamemiz de açıkladığımız üzere koruculuk sisteminin bu topraklara vermiş olduğu zararlardan dolayı ve bu halkın kendi korucularından bu mağduriyeti birlikte yaşamış olmalarından kaynaklı olarak artık bu sistemi bu topraklardan, Türkiye’den tamamen kaldırılması yönünde amaçladığımız konuşma tamamen farklı anlaşılmıştır. Sungu ve Karaağaç beldelerinde şahsıma yapılan saldırılar, kalaşnikof ile tehdit ve darp edilmem neticesinde büründüğüm duygusal bir tepki sonucu ne yazık ki benimde daha sonra üzüldüğüm bu açıklama gerçekleşmiştir. Bu topraklar üzerinde altını çizerek söylüyorum, hem şahsım adına hem de bugüne kadar çalışma yürüttüğüm iki arkadaşım adına ben tüm halkımızdan bu yanlış anlaşılma adına özür diliyorum. Bugüne kadar tüm halklar neticesinde yapmış olduğumuz çalışmamızı, hiçbir ayrım gözetmeksizin çalışmamızı yine bu topraklarda kalıcı barışı esas alma adına yapmaya devam edeceğiz.”
HDP’den milletvekili seçilen Ahmet Yıldırım da, gelişen sonucun da bütün ülke için hayırlara vesile olacağına değindiğini belirterek sözlerini şöyle tamamladı: "Erzurum, Bingöl, Adana, Mersin ve Diyarbakır’da silahlı ve bombalı olmak üzere 140 saldırıya maruz kaldık. Bu saldırılar neticesinde 6 arkadaşımızı demokrasiye şehit verdik. Bu can kayıplarına rağmen benzer yönetimi kullanmamış bir parti geleneği olarak sadece bir tehdide karşı benzer yöntemle cevap vermemiz beklenemez.”